Bölüm:1 "Kaybolan hayatlar"

653 76 199
                                    

Eveeeeet. İlk bölümü sonunda yayımladım. O kadar heycanlıyım ki sanki ilk kez bölüm yayımlamış gibi hissediyorum kendimi. O kadar özlemişim ki...

Kendimi bazen bu dünyaya kitap yazmaya gelmişim gibi hissediyorum. Sanki kitap yazmak nefes almak, su içmek gibi olmazsa olmaz bir şey . Bir kabusun ortasında kitabından sonra uzun bir süre keşke daha uzun sürseydi demiştim. Şimdi ise yeni kitap için çok heycanliyim.

OY VERMEYİ VE BOL BOL YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN""""

Kitaba başladığınız tarihi bırakmayı unutmayın!!!!!

Kitaba başladığınız tarihi bırakmayı unutmayın!!!!!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bir, iki, üç...

Duvarlara çarparak yankılan sesin nerden geldiğini anlamak için birkaç saniyeliğine durdum. Tüm bedenim ağır bir astım krizi geçiren hasta gibi hızlı hızlı inip kalkıyor,bacaklarım dinlenmek için yalvarıyordu.

Elimle duvardan destek alarak yürümeye çalıştım. Küçük çakıl taşlarının ayağımın altındaki kesiklerden içeriye girdiğini hissedebiliyordum. Ayakalrım başta deli gibi acısa da şimdi uyuşmaya başlamıştı.

Bir,iki,üç...

Başımı çevirip etrafıma bakmaya çalıştım. Ses duvarlara çarpıyor yankılanarak kuklağıma ulaşıyordu. Buralarda bir yerde olduğunu biliyordum. Beni arıyordu.

Duvardan destek alarak kapıya doğru ilerledim. Özgürlüğümün kapısına. Kapıya ulaşınca elimi uzatıp kolu çektim. Aynı anda ensemde bir ağırlık hissettim. Gözlerim boşluğa kayarken gördüğüm son şey karanlık gökyüzüydü. Sonra her şey karanlığa gömüldü...

YEDİ AY ÖNCE...

Hayat sonsuzluğa giden uzun bir yolculuk gibi. Geçen her gün, atılan her adım, alınan her nefes bizi biraz daha sonsuzluğa yaklaştırıyor...

Her şeyi anlatmalı mıyım? Yoksa her gece uykularımı kaçıran bu kabusun sona ermesi için beklemeli miyim? Bilmiyorum. Fakat bildiğim bir şey var. Burdan gitmem gerekiyor. Hem de hemen.

Hazırladığım çantama son kez göz atıp elime aldım. Bu gece kabus sona erecekti.

Üzerindeki yer yer yırtılmış küçük çizgiler ve solmuş rengiyle modası geçmiş eski ceketi üzerime geçirdim. Gitme vakti gelmişti.

Kapıya doğru yaklaşıp son kez geride bıraktığım bu küçük ve eski odaya baktım. Duvarları küf ve rutubet tutmuş bu odada uzun zaman geçirmiştim.

Telefonumu alıp kapıyı açtım. Günlerdir yaptığım kaçma planını uygularken hiç bu kadar heycanlanacağımı tahmin etmemiştim. Kalbim deli gibi çarpıyordu.

Cehenneme HoşgeldinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin