Cehenneme Hoşgeldin

Bölüm :26 " Ben Senim"

Herkese tekrar Merhaba. Şu aralar yoğun olduğumu biliyorsunuz. Ama bu sadece birkaç aylık bir süreç. Umuyorum ki yazın tekrar aktif bir şekilde burada olacağım. Fazla vaktinizi almayacağım. Keyifli okumalar....

Bölüm: 26 "Ben senim"

"Dün pek eğlenceli geçmemiş."

"Jacques olanları anlattı mı?"

"Kayıp eşya dükkanında kilitli kaldığınızı ve yaşlı bir kadından kortuğunuzu mu? " Javier başını salladı. "Sanırım hepsini anlattı."

"Ahhh bu çocuğun ağzında bakla ıslanmıyor. " diye söylendi Başkomiser.

"Gerçekten yaşlı bir kadından mı korktunuz?" Javier gülmemek için dudaklarını ısırdı.

"Sıradan yaşlı bir kadın değildi o." dedi Başkomiser yaşlı kadını anımsarken. "İçine ruh falan girmişti."

"Ruh mu?" Javier sonunda kahkahalarını tutamadı. "Blair Cadısındaki gibi mi?"

"Komik değil Javi. Kadını görmeliydin. Pencerede aniden belirdi. Sonra da bir anda yok oldu."

Başkomiser ciddileşmişti. Bu ciddilik Javier'ın gülmeyi kesip Başkomiser'e dönmesine neden oldu.

"Ayrıca tek gariplik o da değildi. İçerisi tuhaftı. Yıllar önce dünya çapında yasaklanan kart oyunları buldum. Bu oyunların satılması da bulundurulması da yasaktı. Fakat günümüzde hala var olan bir tane var."

"Oraya neden gittiniz."

"O kısım daha da karışık." dedi Başkomiser geriye yaslanarak. "Jacques bir ihabardan bahsetti. Kimliği belirsiz bir şahıs o dükkanda bir dolap dolusu ölü köpek gördüğünü söylemiş. Ama orası yıllardır kapalı gibi görünüyordu. Biz de içeriyi kontrol etmeye gittik. Köpek falan yoktu. Ama tuhaf bir şey bulduk."

Telefonunu cebinden çıkarıp dün fotoğrafını çektiği kağıt parçasını açtı. "İhbarı yapan kişinin bahsettiği dolabı bulduk. Ama dolaptan sadece bu çıktı."

"Cehenneme Hoşgeldin..."

Javier bir kaç saniye aynı fotoğrafa baktı. Oldukça sıradan bir yazıyla yazılmış olan iki kelime Javeir'a fazla tanıdık gelmişti.

Cehenneme Hoşgeldin... 7. yol girişinde ipucu aramaya gittiğinde bulduğu yüzüğün içinde yazan yazıydı bu. O gün yüzüğü kaybetmiş ve bunu o kadar da umursamamıştı. Ne de olsa o yüzük herkese ait olabilirdi. Fakat şimdiki durum her şeyden çok farklıydı. Yüzüğü katil düşürdüyse kayıp eşya dükkanıyla katilin bir bağlantısı olabilirdi.

"Lanet olsun"

"Bir şey mi oldu?"

"7. Yol girişinde bulunan cesedi hatırlıyor musunuz? Şu kareokede kaçırılan çocuklardan birinin cesedini bulduğumuz yer." dedi Javier. "O gece etrafı araştırmak için gittiğimde cesetten elli metre kadar uzakta bir yüzük buldum. Parlak değerli bir yüzüktü..."

Javier bir kaç saniyeliğine sustu. Söyleyecekleri Başkomiser üzerinde nasıl bir şok etkisi yaratacaktı tahmin edebiliyordu. Ve yüzüğü kaybettiğini söylediğünde ne kadar sinirleneceğini. Bu yüzden sözlerine devam ederken olabildiğince sakin konuşmaya çalıştı.

"Bulduğum yüzüğün içinde de Cehenneme Hoşgeldin yazıyordu."

"Ne ?" Başkomiserin dudaklarından çıkan bu kısacık kelime her ikisi içinde kısa bir sessizliğe neden oldu. Başkomiser duyduğu şeyi doğru anlamadığından şüphe ederek Javier'a baktı. "Bunu neden daha önce söylemedin."