Alarmımın sesini duyduğumu sanıyordum ama üç saniye içerisinde kapanınca tekrar gözlerimi kapattım.
Tekrar uyandığımda sırtımda bir ağırlık hissettim. Gözlerimi araladığımda yanımda Kaan'ı görünce sırtımdakinin onun eli olabileceğini düşündüm.
Telefonumun nerede olduğunu görebilmek için doğrulduğum sırada Kaan'ın eli soluma düştü. Birden belimden tutup kendine çekince tuhaf hissetsemde bunu boşverip masanın diğer tarafındaki telefonuma uzandım. Saatin 08.08 olduğunu görünce gülümsedim.
Telefonu kapattıktan sonra masaya bırakıp elimi Kaan'ın göğsüne koyup uzaklaşmaya çalıştım. Ben uzaklaşmak için çabaladıkça o kendisine çekiyordu. İttirmeyi bırakıp telefonumu aldım. Alarmı bir dakika sonrasına ayarlayıp telefonumu Kaan'ın kulağına yaklaştırdım. Bir dakika sonra alarm çalınca Kaan'ın tepkisini gördüğümde gülmeye başladım.
"Ya Alin... Söveceğim olmayacak. Kızım manyak mısın sen?"
"Sarıldın bırakmadın ama ben ne yapayım. Ama böyle bir yapışmak yok." dedim gülüşümün arasında.
"10 yaşında kardeşim var, o bile böyle yapmıyor ya. Nasıl bir uyandırma şeklidir bu."
"Uzatma ama işte ya. Neyse. Kalk bir toparlanalım. 5-10 dakikaya kadar okul kapılarını açarlar."
Elini belimden çekip ayaklanırken bende toparlanıp yerimden kalktım. Telefonunun kamerasını açıp selfie moduna getirdi. Başıyla aynı hizada tutup saçlarını düzeltirken ben de telefonumun kamerasını açmış onu çekiyordum. Ama başımın hizasında tuttuğum için o kendime bakıyorum sanıyordu.
Videoyu durdurup telefonu bir kenara bıraktım. Saçlarımı düzeltip kıyafetlerime çekidüzen verdim.
Yerime oturup telefonumu tekrar elime aldım. Şifresini açtıktan sonra rehbere girdim. Duru'nun numarasını bulup aradım. Yine yeniden çaldı ama açmadı. Sohbete girdiğimde hâlâ tek tik olduğunu görünce yüzüm düştü.
Bir süre sonra önce okul kapısının açılma sesi sonra da adım sesleri okul içinde yankılanınca Kaan yanıma geldi. Bu hareketinin nedeni bir şey olması hâlinde koruyabilmekti sanırım. Ama ben kendimi koruyabilirdim. Hatta gerekirse onu da koruyabilirdim.
Sesler kesilince saate baktım. Dersin başlamasına 10 dakikadan daha az bir süre vardı. Ayağa kalkıp dışarı baktım. Öğrenciler yine sıra oluyordu.
"Kaan biz de aşağı inelim mi?"
"Çantanı al inelim."
Dediğini yapıp çantamı aldıktan sonra kapıda beni bekleyen Kaan'ın yanına gittim. O önde ben arkada hızlı adımlarla aşağı inip sıraya girdik. Herkes sıraya geçince müdür sırayala içeri geçebileceğimizi söyledi.
Sınıfa girdikten sonra kafamı masaya, telefonumu da başımın yanına koyduktan sonra gözlerimi kapattım. Elim hâlâ telefonun üzerindeydi. Ece gelip alırdı birazdan.
•°○•°○•°○•°○
BİR AY SONRA
Saçlarımı kuruturken aklıma Duru ile olan konuşmamız geldi.
"Bir ay Alin. Bir ay sonra yokum."
Bugün tam bir ay oldu. Bense son konuşmamızdan sonra Duru'ya ulaşamadım veya ondan bir haber alamadım. Her gün en az 10 kere aramama ve sayısız mesaj göndermeme rağmen ne aramalarımı açmış ne de mesajlarıma bakmıştı. Hatta mesajlarım tek tik olarak kalmıştı.
O bana bir ay sonra yokum dedi. Ama üzerinden bir saat bile geçmeden beni bırakıp gitti. O gün onu durdurup konuşmaya devam etmediğim için çok pişman oldum. Ama her şey için çok geçti.
Saçlarımın kuruduğundan emin olduktan sonra saç kurutma makinesini kapatıp yerine koydum.
Odama geçip telefonu elime aldığımda gördüğüm bildirimle enerjim yerine geldi. Hemen şifreyi açıp bildirime tıkladım.
Duru Güzellik: Hakkını helal et
Duru Güzellik: Gidiyoruz şimdi
Duru Güzellik: 5 dakikaya uçak kalkacak (16.55)
Siz: Nasıl yani
Siz: Bir veda bile yok mu
Duru Güzellik: Affet Alin
Duru Güzellik: Ama vedalaşamayız
Duru Güzellik: Çünkü vedalaşmaya kalkarsak birbirimizi bırakamayız
Siz: Birbirimizi bırakamazdık diye son görüşme fırsatımızı çöp ettiğinin farkındasın öyle değil mi
Duru Güzellik: Ne veda etmeyi severim
Duru Güzellik: Ne de veda etmeyi bilirim
Duru Güzellik: Ama sana Stabilin Lavanta şarkısını armağan edebilirim
Duru Güzellik: Kapatmam gerekiyor
Duru Güzellik: Uçak kalkacak şimdi
Duru Güzellik: Uyuma gelince anlatacaklarım var
Duru Güzellik: Bekle sadece
Siz: Seni de
Siz: Edeceğin vedayı da
Siz: Armağan edeceğin şarkıyı da
Siz: doğru düzgün bir vedayı bile çok gördün lan bana
Siz: Bu kadar yılın karşılığı bu muydu
Siz: Yarım kalan veda
•°○•°○•°○•°○
587 kelime
Selaammm
Naberrr
Şuraya bölümü atmayı unutan bir ben bırakıyorum GDOEBDODB
Hep güzel bölümler olacak diye bir kural yoktu değil mi
Bir sonraki bölümde bolca kaos var
Umarım beğenirsiniz
Öpüldünüzzz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bermuda
ChickLitTanrının meleklerin küllerinden yarattığı kız, beni tüm günahlarımdan arındırdı.
