İŞKENCE

413 41 28
                                    

Göz yaşlarım durmuyordu. Ben o adama söz vermiştim. Şimdi nasıl yüzüne bakıcaktım.

Elijah denen o yaratık görüntüleri dün bana verseydi belki o kızı bula bilirdim. Hepsi onun yüzünden!

Hızla evden çıkıp işe doğru yöneldim. Elijah bana bunun hesabını vericekti. Merkeze vardığımda odasına doğru yöneldim. Kapıyı sertçe açıp arkamdan çarptım. Elijah oturmuş bilgisayara bakıyordu. Beni görünce:

-Ne oluyor be? Kendini ahırda falan'mı zann ediyorsun??

-Kes sesini!-dedim sinirle.

Anlamaz bakışlarla yüzüme baktı. Konuşmaya devam etdim.

-Senin yüzünden bir çoçuk öldü anlıyormusun?! Bir cana kıyıldı hem de o daha küçücüktü.

Bana umursamaz bir bakış atdı. Daha da sinirlendim. Yakasına yapışıb duvara doğru itdim.

-Sen nasıl duyğusuz bir insansın?! Eğer görüntüleri bana verseydin belki bir şeyler bulurdum.

-Kendine hakim ol bayan Victoria! Benim bulamadığımı sen'mi bulucaktın?! Hem alış bu duruma bizim işimiz bu her ölenin arkasınca ağlasaydım ohoo!-dedi aşağlayıcı bakışlarla.

-Evet bula bilirdim belki ama sen o umudu bile bana vermedin! Ben şimdi o adamın yüzüne nasıl bakıcam ha?!

Tekrardan o alaycı ve soğuk sesiyle devam etdi:
-Sen öldürmedin ki, sen niye adamın yüzüne bakamıyorsun?

-Sen insan değilsin. Benim sana diyecek bir lafım yok. Frank komiserime bana kayıtları vermediğini söyleyeceğim! Artık ona hesap verirsin!

-İstediğini söyle odamı karıştırdığını da söylemeyi unutma-dedi sakince.

-Sen beni tehdid'mi ediyorsun?!

-Artık ne anladıysan-dedi ve sinsice güldü. Bu son damlaydı sinir krizi geçirdim. Adama bak ya hem suçlu hem güçlü.

-Git isteğini anlat senin yaptığın benim yağtığımdan bin kat daha beter-dedim ve odanın kapısını tekrardan çarpıp, Frank amcanın odasına yöneldim...

                        🌟🌟🌟
Öldürülen kız Kate'in adından....(Ölmeden önceki anıları)

"Bu gün çok mutluyum babam bana en sevdiğim pembe elbiseyi alıcak. Alış-veriş merkezine nihayet vardık. Babam bir arkadaşını gördü.

O sırada bir amcayı gördüm .Elinde kırmızı ve çok güzel bir balon vardı. Onu takip etmeye başladım, bunu fark edicek olucak ki, balonu bana uzatdı ve:

-Beğendiysen senin ola bilir-dedi.
-Teşekkür ederim.-dedim ve balonu aldım. Bu sırada cebinden renkli bir şekerleme çıkardı.

-Sen çok tatlı bir kızssın ya! Al bu şekeri benden sana hediyye olsun.

Tekrardan teşekkür edip, şekeri aldım. En sevdiyim şekerlemeyi vermişti bana. Hemen açtım ve yemeğe başladım. Biraz sonra kafam dönmeye başladı, gözlerim karaldı daha sonra yere düştüğümü hatırlıyorum...

Gözlerimi açtığımda kendimi karanlık bir yerde buldum. Kıpırdamaya çalıştım olmadı. Ellerim ve ayaklarım bağlanmıştı.
-Kimse varmı?-diye sordum ama ses yoktu.

Saatlerce kimse gelmedi. Ağlamaya başladım. Çok korkuyordum.

Babam beni terk'mi etmişdi annem gibi?!
Yoksa oda'mı bendem bıkmıştı?!

Hiç susmadan hıçkırarak ağlıyordum. Ağlıyarak uykuya dalmıştım.

Karnıma gelen tekmeyle uyandım. Çok acıtmışdı.

KORKUNUN ESİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin