2k olmuşuz... Çok teşekkür ederim çilekli keklerim🥰❤️🍓
Dianadan...
Bu gün Vikiyle görüşüceğiz. Akşam yemeğe restorona gidicez. Sabahı da ilk uçakla ben gidicektim.
Gün boyu mesaj atdım. Ama cevap vermedi. Yazmayınca merak etdim.Akşama doğru arabayla evine gitdim. Evine vardığımda o taksiyle bir yere gidiyordu. Merak edip, arkasınca gitdim.
Telefonunu aradım ama kapalıydı. Gecenin bu saati nereye gidiyordu. Frank komiserim belki bir görev verdi. Diye düşündüm. Hemen onu aradım.
- Alo, Merhaba komiserim. İyi akşamlar. Ben Dinana, Victorianın arkadaşı. Frank komiserim Viki artık bana'mı kalsa?
-İyi akşamlar kızım. Anlamadım Victoria eve gideli çok oldu.
-Komiserim peşindeyim bir yere gidiyor. Aradım telefonu kapalı. Nasıl yani siz görev vermedinizmi?
-Hayır kızım ne görevi bu saatde?! Nereye gidiyor? Konumu at hemen!
-Peki yarım saatdir gidiyoruz varmadık. Hala konumu atıyorum. Varıncada atarım olduğumuz yerin konumunu da.-At hemen geliyorum. Ne işler peşinde bu kız?!
Telefonu kapatıdım. Korkmaya başladım başına bir iş'mi açtı acaba?! Konumu atdım. Bir yarım saatin sonunda vardım. Karanlık ormanın içinde bir ambara geldim. Ben indiğimde Viki orda yoktu. İçeri girmişti galiba kapısı açıktı. Frank amcaya tekrardan konum atdım.
Arabadan indim ambarın kapısından baktığımda Vikini gördüm. Elinde silah bir adamla konuşuyordu. Sesimi çıkarmadan ne konuştuklarını duymaya çalıştım. Ama benden baya uzak olduklarından konuştuklarından bir şey anlamadım.
Adam Vikinin silahını elinden aldı ve Viki adamın arkasınca gitdi. Nefesimi tutup olayları izliyordum. Adama dikkatle baktım. Bana birisini hatırlatıyordu. Aniden kafama dank etdi. Bu adam haberlerde aranan adamdı.
Hemen ordan uzaklaşıp tekrardan Frank komiserimi aradım. Olayları anlatdım. Varmak üzere olduklarını kestirmeden geldiklerini söylediler. Ah Viki delirdinmi sen nasıl kimseye haber vermeden bir suçluyla görüşürsün?!
Kapıya doğru gitdim. Korkudan titriyordum. Ne yapa bilirdim ki?! Silahımda yoktu. Kim bilir şuan o manyak Vikiye ne yapıyordu. Cesaretimi topladım. Etrafa bakındım. Bir kürek buldum. Elime alıp , oraya girdim.
Çok korkuyordum. Ama biricik arkadaşımı yalnız bırakamazdım. Yavaş-yavaş ilerledim. İçerisi dumanlı ve işıklıydı. İnilti sesleri duydum. Vikinin sesiydi. Gözlerim doldu ve ağlamaya başladım. Ve bir sürü çocuk sesi geliyordu. Onlarda ağlıyordular. Seslere doğru yürüdüm. Tam sesler gelen odanın önündeydim.
Yere bir şey düştü sanki kulağımı kapıya diredim. Düşen o sesle çocuklar daha da ağlıyordu.
Sesleri duyunca kanım dondu. Manyak çocukları öldürüyordu. Bacaklarım titriyordu. İçeri bir türlü giremiyordum. Sesler kesildi biraz sonra. Sadece inilti duydum. Vikinin sesiydi. En son o kalmiştı.
Kendimi toparladım. Çocukları kurtaramadım ama belki Vikini kurtarırdım. Kendi canımı düşünmeden kapını açtım.
İçeri girdiğimde o manyak adam bıçağı Vikiye uzatmışdı.
-Yapma ! -diye bağırdım.Şaşkın-şaşkın bana bakarken üzerine atladım. Kürekle vurmaya çalıştım. Ama arkadan başka bir adam geldi. Ve birleşip elimden küreği aldılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKUNUN ESİRİ
Horror-Ne yapalım bu meraklı bücürleri? -Kafalarını kesip köpekleremi yem etsem? Yoksa derilerini diri-dirimi soysak? Aa buldum ,buldum ellerini ve ayaklarını masaya çivileyip , tüm organlarını tek-tek çıkaralım..-dedi Laura pis-pis sırıtıyordu. Adam yerd...