-13-

1K 78 18
                                    

.
.
.

Paragraf arası yorumlarınızı
bekliyor olucam:))

İstek sahne---->

Bol yorum ve oylarınız ile beni
mutlu ederseniz bende
erken bölümler ile
sizi mutlu edebilirim:)



"Mutlu yıllar canım kızım..."

Babam sandığım o lanet adamın sesi kulaklarımda çınlıyordu.

Gözlerimi bir kaç kere kırpıştırıp gördüklerimin gerçekliğini tarttım.
Bugün ayın kaçıydı ki? Hangi aydaydık?

Kalbimin ritmi değişirken Urazın sesini belli belirsiz duydum "A-abla be-ben bilmiyordum" bugün tarihi ilk defa unutmuştum oysaki...
Ama hatırlatmışlardı işte.

Bugün doğum günümdü...
Bugün o lanet gündü...

Elimdeki çanta yere düştüğünde bir iki adım geriledim. "Abla" diye fısıldadığını duydum Urazın ama cevap verebilecek bir durumda değildim.

Sağ gözümden bir damla yaş akarken devamının geleceğinin bilincindeydim lakin ne yazıkki bunun için şu an yapabilecegim hiçbir şey yoktu.

Kalbimin ritmi git gide hızlanırken geri geri adımlar atmaya başladım ve kapının eşiğine geldiğimde durdum. Arkama döndüm ve bir iki adımım normal olsada sonrasında koşabileceğim kadar hızlı koştum.

Daha dün gibi hatırladığım anılar zihnime bir film şeridi gibi dökülürken yanaklarımdan yaşlar izin dahi almadan süzülmeye başlamışlardı bile. Nereye koştuğumu bilmeden koştum.

Yorgunluktan koşamayacağım bir duruma geldiğimde ara sokaklardan birinde olduğumu farkettim ama nerede olduğumu umursamadan iki apartmanın arasındaki boş kısma girdim ve çöp tenekeleinden uzakta bir köşeye çöktüm.

Dizlerimi kendime çektiğimde ellerimide, dizlerime sarmam bir olmuştu.

Zihnindeki sahneler çoğaldıkça daha çok ağlıyordum. Ellerimi saçlarımdan geçirerek başıma koydum ve saçlarımı sertçe asıldım. Görüntüler gitmiyordu. Gözyaşlarım bitmiyordu.

Önümde bir silüet görür gibi olduğumda ciğerlerime sert, korku dolu bir nefes gönderdim. Kimse yoktu. Zihnim benimle dalga geçiyor olmalıydı!

Aleda

Birileri bana sesleniyordu ama biri değildi birileriydi. İsmim yankılanarak kulaklarıma geliyordu ve sanki etrafımda bir sürü kişi varmış gibiydi.

Sesler çoğaldıkça kafayı yiyecek gibi oluyordum ve delicesine saçlarımı çekiştirip kafamı duvara vuruyordum.

Ayağa kalkıp etraftaki bir kaç kutuyu devirdim ve duvarı yumruklayabildiğim kadar yumrukladım.

Çöpün kenarındaki cam parçasını görünce sebepsizce olduğum yerde durdum.

Al onu!

All, all

Sesler fısıltı şeklindeydi ve yankılanıyordu. Gidip camı elime aldım. Ne yaptığım veya nasıl
yaptığım hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Camdaki yansımamı görünce elimdeki camı birden yere fırlattım ve geri geri gidip sırtımı duvara yasladım. Kendimi yavaş yavaş yere doğru bıraktığımda zihnimdeki sesler hâla o camı almamda ısrarcıydı.

Olmayan HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin