SELAMLARRR
SİZLERDEN KİTABIMI OYLAMANIZI (YILDIZLAMANIZI) VE YORUM YAPMANIZI İSTİYORUM. SİZLERİN YAPACAĞI YORUMLAR, KİTAP HAKKINDAKİ OLAN DÜŞÜNCELERİNİZİ VS BENİM İÇİN GERÇEKTEN ÇOK ÖNEMLİ VE ÇOK DEĞERLİ 🖤✨
VAR OLAN YAZIM HATALARI İÇİN ŞİMDİDEN ÖZÜR DİLERİM. FIRSATINI BULDUĞUM AN BÜTÜN BÖLÜMLERDEKİ HATALARI DÜZELTECEĞİM ✨🖤
Beş yıl önce öyle söz vermiştim kendime. Ben Eliz Name Cankaya değil, Name Cankaya olacaktım ve olmuştum. Acıma duygum yoktu artık. Alışması çok zordu. Unutamıyordum, canım çok yanıyordu. Aklımı yitirmek üzereydim. Onu unutmam gerektiğini bile unutamıyordum ben. Çıkmıyordu bir saniye bile aklımdan. Benim hikâyem bitti diye düşünüyordum hep. Baktığım, gezdiğim, gördüğüm her yerde o vardı. Anılarımız vardı, geçmiş vardı ve geçmiş çok acı veriyordu. Sadece acı...
Sanki hiç ayrılmayacakmışız gibiydi herşey. Hiçbir şeyi umursamadan bir sürü anı biriktirmiştik ve ben onları silemiyordum aklımdan.
Sonunu bilmediğimiz bir kitabın sonunu yazmış gibiydik sanki...
Alaz o kitaba hâlâ bir şeyler yazmak için çabalarken ben çoktan kitabın kapağını kapatmış, yeni bir başlangıç için sayfa açmıştım.
Gözlerimi araladaığımda Yonca bana sesleniyordu. Kahvaltının hazır olduğunu söylüyordu. Ellerimi gözlerime yerleştirip ovuşturmaya başladım. Dün gece eski evden direk Yonca'ya gelmiştim. Sonrasında ise gerçekler ile yüzleşmiştim Yonca sayesinde.
Alya, Alaz'ın çocuğuydu. Ben gitmeden önce yanlış anlaşılma diyordu. Çocukta mı yanlış anlaşılmanın eseriydi?Dün gece sabahın altısında daldığım uykuda geçmişimi görmüştüm sanki rüyamda.
Her şey gelmişti gözümün önüne. Aldatıldığımı nasıl öğrendiğim, Alaz'ı düğün günü nasıl terk ettiğim, sonrasında neler yaşadığım. Geçmişim yine yaşadıklarımı unutturmamak için canlanıyordu gözlerimde.
Yonca tekrar seslenince yattığım yerden kalkıp banyoya gittim. Elimi, yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geçtim. Hazır olan sofraya oturdum ve kahvaltı yapmaya başladık.
"Eliz. Konuyu tekrar açarak seni üzmek istemiyorum ama-"
"Alıştım artık Yonca." deyip zeytin attım ağzıma. Çekirdeğini çıkardıktan sonra devam ettim konuşmaya. "Doğru düzgün tepki bile veremiyorum artık. Sadece dün gece, uzun bir aradan sonra ilk kez görünce sarsıldım. Üzülmem yani artık. Söyleyebilirsin dinliyorum seni"
"Ne yapmaya karar verdin Eliz?"
"Neyi ne yapmaya karar verdim mi Yonca?"
"Bundan sonrası için. Sonuçta ikinizde sürekli olarak karşılaşacaksınız. Aynı mahalle, birde çocuk var ortada. Üstelik senin öğrencin. Daha çok karşılaşacaksınız."
"Biliyorum" diyerek kahvaltımı yapmaya devam ettim.
"Bildiğini bende biliyorum Eliz. Ne yapacağını soruyorum sadece?"
"Hiçbir şey"
"Nasıl yani?"
"Ne yapmam gerekiyor ki Yonca? Aynı mahalledeyiz ve annelerimiz hâlâ görüşüyor. Anlayacağın Alaz ile olan tek ortak yanımız aynı mahallede oluşumuz.
Üstelik dediğin gibi Alya var. Tek ortak yanımızın aynı mahallede olması gibi, tek ilişkimiz de öğretmen ve veli ilişkisi. Ondan ilerisi da olamaz bu saatten sonra.""Artık sürekli okula gelecek. Biliyorsun değil mi?"
"Gelsin. Napabilirim ki? Çocuğunu almaya geliyor ne de olsa."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞİN YARASI
ChickLit"Keşke." dedim yine ve yeniden. "Keşke seninle hiç tanışmasaydık." dedim göğsüne bir kez vurarak geriye doğru sendelemesine sebep olurken. "Keşke sana bunca yılımı vermeseydim" ve bir kez daha vurdum göğsüne. Yine geriye doğru düştü adımları. İstese...