51.bölüm: Karanlığın Kendisi

23 5 3
                                    

51.bölüm  #karanlığınkendisi

Yonca'nın gözünden düşen yaşlar da takılı kaldı Meriç. Kemal'i olduğu yere bırakıp bir adım attı Yonca'ya. Ama Yonca onun bir adımına karşılık bir kaç adım geri gitti. Başını gelme der gibi sağa sola sallayıp Deniz'e koştu.

Yonca: Korkma birtanem. Hadi arabaya geç.

Yonca, Deniz'i arabaya bindirip kapıyı kapattı. Kendi yaşadıkları geliyordu aklına. O zaman bilmese de babası bir ajan olarak onu kışkırtan adamlara böyle saldırmıştı. Ve biliyordu ki etkisinden kolay kolay çıkılmıyordu. Arabanın kapısını kapattığında  ayağa kalkıp Meriç'in arkasında duran Kemal'e baktı. Kemal, Meriç'in omzuna dokunduğunda Meriç gözlerini Yonca'dan ayırıp Kemal'e döndü.

Kemal: Ben senin gibi değilim Meriç. Senin gibi suçsuz bir kızı kaçırıp onu esir tutacak değilim. Bu hikayenin suçlusu sensin. Uyuşturucu, mafyacılık, adam kaçırma, silah kaçakçılığı ve daha bir çok suç bunları sen işledin ben sadece seni uyarıyorum! Dikkat et adaletden kaçmış olman benden kaçabileceğin anlamına gelmiyor.

Gerçekleri bile bile söyledikleri Meriç'in gözününün kocaman olmasına sebep olmuştu. Saydığı suçların hepsi ona aitdi. Ama suçlusu Meriç mi olmuştu?!

Meriç: Ne diyorsun lan sen!

Meriç onun üstüne yürüdüğünde Yonca hızlı adımlarla yanlarına gelip Meriç'i itti.

Yonca: Yeter! Naptığınızı sanıyorsunuz siz?! Arabada küçük bir çocuk var! Amcasını bir adamın yüzünü dağıtırken gördü!

Meriç'in yüzü anında düşmüştü. Yonca bu sefer arkasını dönüp Kemal'e baktı.

Yonca: Sırf benden uzak dur diyip suçlarını yüzüne vuramak için mi geldin buraya sen?! Sırf bunun için mi?! Ben senin gibi değilim diyen adama bak ufacık bir çocuk varken koruma ordusunu alıp onu korkutuyor! Ben anlamadım şimdi senin tam olarak amacın ne?!

Yonca'nın öfkesi karşısında Kemal'de ne yapıcağını bilemedi. Beklediği tepki bu değildi. Amacı Meriç'i, Yonca'ya kötü gösterip Yonca ile iş birliği yapabilmekti Şimdi gülme sırası Meriç'deydi. Yonca'nın arkasında durmuş gülerek Kemal'in planının suya düşüşünü izliyordu.

Kemal: Ben... Benim niyetim kötü değildi.

Yonca: Sence bu şu an benim umrumda mı!

Kemal, Yonca'nın keskin gözlerine bakarken etkilenmişti. Bu kadar cesur birini yanında tutmak şarttı! Onun bu cesareti tebessüm ettirmişti. Aralarında ki mesafe de yüzünü incelemesine sebep oluyordu. Ki fazla bakamadan Meriç bakışlarını fark etmiş Yonca'yı kolundan tutup geri çekmişti. Kemal'in nefret dolu bakan bakışlarından, aniden buraya gelişinden anlıyordu bir planı olduğunu.

Meriç: Sana ayrılan sürenin sonuna geldik. Gidebilirsin.

Kemal'in işareti ile korumalar arabaya geçmişti. Kemal arkasını dönüp arabaya binecekken son kez Yonca'ya döndü.

Kemal: Kendine çok dikkat et Yonca. Senin de Meriç'in kurbanlarından olmanı istemem.

O arabaya binip giderken, ne düşüneceğini bilmeyen Yonca'ya döndü Meriç.

Meriç: Yonca.

Tek bir kelime dahi duymak istemiyordu. Hızlı, öfkeli adımlarla arabanın arka kapısını açıp Deniz'in yanına bindi. Uyku sersemi olan Deniz hemen dizlerine yatmıştı. Yonca o sırada Meriç'in önüne gelen her şeyi tekmelediğini gördü. Sinirini böyle çıkarıyordu demek ki. En son bir telefon konuşması yapıp arabaya bindi. Tek kelime dahi etmeden her şeyi orda bırakıp arabayı sürdü. Çok geçmeden hızlı bir şekilde Çiftliğe geldiler. Meriç arabadan inip uyuyan Deniz'i kucağına aldı. İçeri girip koltuğa yatırdığında Yonca üstünü örttü.

İntikam İle aşkın Ortasında Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin