Yonca: Deniz!
Meriç Yoncanın sesi ardından silah sesini duydu.
Yonca Deniz'in önüne atladığında kurşun tam karnına isabet etti. Silah sesiyle birlikte Deniz Yoncaya koşup dilinin kilidini açıp konuştu.
Deniz: Annee!
Meriç yere yığılan Yoncaya anne diye bağıran yiğenini bile unutup Yoncaya koştu. Yere çömelip Yonca'nın kafasını elleri arasına aldı.
Meriç: Yonca! Yonca bak bana!
Yonca açık tutmaya çalıştığı gözlerle Meriçe baktı. Meriç Yoncayı kucağına alıp arabaya bindirdiğinde Damlaya döndü.
Meriç: Denizi eve götür
Deniz: ben onunla gelicem!
Deniz yaşlı gözlerini silip koşarak Yoncanın yanına bindi. O sırada Nedim Fikreti adamlarla gönderip Meriçin yanına geldi.
Nedim: Deniz konuşuyor mu?! Y-yonca iyi mi?
Meriç: Bilmiyorum! Siz gidin
Nedim: Sen ne yapıcaksın kızın doktora gitmesi lazım.
Meriç: Halledicem!
Meriç arabaya bini arabayı çalıştırdığında aynadan arakada oturan Denizle Yoncaya baktı.
Yonca: K-korkma kurtulduk.
Deniz başını sallayıp Yonca'nın omuzuna koydu başını.
Meriç: Yonca dayan iyi olucaksın.
Meriç bir an direksiyonu bırakıp hemen ceketini çıkardı. Ceketi Denize verdi.
Meriç: Ateş parçası al bunu Yonca abla'nın karnına bastır.
Deniz ceketi Yonca'nın karnına bastırdı.
Deniz: Böyle mi?
Meriç: Evet
Yonca: S-sen konuştun konuştun mu?
Deniz başını sallarken Meriç de Yonca kadar şaşkındı. Yonca Denizin konuşamadığın nerden biliyor diye düşünürken aklına Elif geldi o söylemişti büyük ihtimalle. Meriç hızla geçtiği yolların sonunda bir dağ evinde durdu. İnip Yonca'yı kucağına aldı.
Meriç: Deniz hemen git kapıyı çal.
Yonca'nın gözleri tamamen kapanmıştı. Deniz kapıyı çalarken Meriç bahçe kapısından içeri girdi. Kapıyı Arif baba açtı.
Arif baba: Meriç!
Meriç: Baba yardım et!
Arif: İçeri gir!
Meriç içeri girip Yonca'yı koltuğa yatırırken Deniz de diğer koltukta onları izliyordu.
Arif: oğlum ne oldu bu kıza?
Meriç: Baba Yo-Yonca Vurdular baba.
Arif: kim vurdu?
Meriç: O aşağılık Fikret!
Arif: Al çocuğu odaya çıkar sonra gel buraya.
Meriç: Deniz gel benimle.
Deniz: Tamam
Meriç Denizi yukarı çıkarıp bir odaya koydu.
Meriç: Ne olursa olsun sakın burdan çıkma tamam mı?
Deniz: O iyleşicek mi?
Meriç: İyi olucak merak etme.
Meriç kapıyı kapatıp aşağı indiğinde Arif baba bir sürü bez ve bıçak getirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam İle aşkın Ortasında
AksiyonKaranlığa alışmış bir adam, kanatları kırılmış bir kadın. Kadın umuduna sarılmıştı. Adamınsa öfkesinden başka hiçbir şeyi yoktu. Birbirinden ayrı iki ruh, şimdi yan yanaydılar. İkisinin de vazgeçmeye niyeti yoktu. İkisde inatçıydı. Ama aşk daha inat...