25.bölüm. # yaolmasaydım
Yonca korkuyla yutkunurken arkasını dönemden yerinde kala kaldı.
OTEL
Mitat ve emre bi araya geldi arkalarında korumalarlaEmre: o adamı öldürmek istiyorum
Mitat: sakın emre! Onun yoncadan haberi bile olmayabilir ama eğer öğrenirse dışarda savunmasız olduğu için ona zarar verebilir. Sakın!
Emre sakinleşti. Bu da bir ihtimaldi. Ama şu an o adamdan daha çok şüpheleniyodu.
Emre: tamam. Sakinim. Şimdi Yonca sabah nereye gitti?
Mitat: buraya her geldiğimizde babasıyla gittiği bir yer vardı. Ama şimdi tek başına gitmek istedi. Sorun şu ki ben oranın neresi olduğunu bilmiyorum.
Emre: Nasıl? Bilmediğiniz bir yere ne kadar uzakta olduğunu ya da ne kadar tehlikeli olduğunu bilmediğiniz bir yere mi gönderdiniz yoncayı?!?!
Mitat: o sesini alçat! Karşında iş arkadaşım yok! Babası yoncayı tehlikeli olucak bir yere göndermez buraya da çok uzak değil kısa sürede geri dönebiliyorlardı.
Emre kıpkırmızı olmuştu. Sinir, stres ve korku şu an hepsini yaşıyodu. Ama aklına gelenle hemen mitata döndü.
Emre: Remzi dede o o biliyordu torununun nereye gidiceğini!
Mitat: biz bi arayalım yoncayı en olmadı son çare olarak ona haber vericez. Adam kalpten gider yoksa
Emre: tamam durmayalım o zaman biz orman tarafına gidiyoruz sizde dağılın.
Mitat: tamam
Mitat korumalarla dağılırken emre korumalarla orman tarafına ilerledi.
ORMAN
Yonca korkuyla bir kez daha yutkundu.
Yonca: kimsin sen ne istiyosun benden?!Hayri: ulaa! Karadenuz kızı hiç silahda korkar mi da?!
Yonca gözlerini kocaman açarken hızla arkasını döndü. Hayriyi görünce kaşlarını çattı.
Yonca: hayri amca!
Hayri: hayri amca ya... Gel buraya deli fişekHayri yoncaya sarılırken Yonca derin bir nefes aldı.
Hayri: uheyy ne ka özlemişim buraya kadar gelir ama beni görmezsin ha?!
Yonca Hayriye sarılmayı bırakıp gülümsedi.
Yonca: olur mu hiç? Görücektim de son olanları duymuşsundur sana yalnız gelmek varken o korumalarla gelmek istemedim.
Hayri: he duydum o kanı bozuk meriç midir nedur? Allah onü bildiği gibi etsun ne ister senden!
Yonca: boşver be
Hayri: sen ne dolaşırsın burda ha buraya gelse o adam ne edeceksun hani nereyedur o mitat bi kulağını çekeyim
Yonca: yok çekme kulağını ben anlatıcam sana nerde olduğumu
Hayri: iyi eh haydi yürü da
İkiside ormanın derinliklerinden çıkıp gitti. Uzakta bir kulube vardı. Oraya girdiler.
Hayri: gel kızım.
Yonca içeri girince hemen oturdu koltuğa.
Hayri: sıcak çay da vardı. Getireyim ben.
Yonca: ben koyarım şimdi sen otur
Hayri: e haydi o zaman
Yonca mutfağa ilerledi zaten küçük bir kulübe olduğundan mutfağı hemen buldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam İle aşkın Ortasında
AcciónKaranlığa alışmış bir adam, kanatları kırılmış bir kadın. Kadın umuduna sarılmıştı. Adamınsa öfkesinden başka hiçbir şeyi yoktu. Birbirinden ayrı iki ruh, şimdi yan yanaydılar. İkisinin de vazgeçmeye niyeti yoktu. İkisde inatçıydı. Ama aşk daha inat...