35.bölüm: Umut Işığı

34 6 0
                                    

35.bölüm.  #umutışığı

Nedim yoncayı meriçin istediği yere götürürken Meriç konağa doğru hızla gidyordu. Fikret karakuş... Baş düşmanlarından biriydi, Meriçi daha önce öldürmeye çalışsa da başaramamıştı. Yıllar sonra geri dönmüş üstelik bir zarf göndermişti. İşin kötüsü ziya Meriçi öldürmek istediklerini biliyordu. Meriç konağa gidene kadar abisinin sinir krizi yüzünden kendine ya da başkasına zarar vermesinden kokuyordu. Konağa vardığı gibi bahçe de ziyayı sakinleştirmeye çalışan elifi, yengesini, begüm ve cengeri görmüştü. Hatta abisi çok kötü olmalıydı ki tekerlekli sandalyesinde oturan murat da ordaydı. Meriç hızla arabadan indip abisine koştu.

Meriç: abi! Bak ben burdayım iyim!

Ziya: Me- m meriç g-g gel - geldin!

Meriç: geldim abi geldim!

Meriç hızla abisine sarılırken elif gözyaşlarını siliyordu. Begüm ablasını sakinleştirmeye çalışırken uzaktan onları izleyen deniz ve murat içeri girdiler. Murat odasına çıkarken deniz de oturma odasında korkudan saklanmıştı. Meriç ziyayı odasına yatırdı. Şeyma yanında kalırken Begüm ve Meriç aşağıya indi. Meriç koltuğa oturucakken denizi fark etti koltuğun arkasında saklanıyordu. Yanına gitti.

Meriç: deniz neden burdasın?

Sessizlik... Deniz yine susmuş amcasıyla konuşmamıştı. Meriç artık ne yapıcağını bilmiyordu. Ne yaparlarsa yapsınlar deniz konuşmuyordu.

Meriç: Begüm bizi yanlız bırak

Begüm bir şey demeden odasına çıktı. Meriç denizi kucağına alıp koltuğa oturttu.

Meriç: aysel! Sultan! Bakın buraya

Mutfaktan çıkıp gelen yardımcıları arkasından cengerde gelmişti.

Meriç: deniz yemek yedi mi?

Sultan: hazırladık. Ama yine yemedi.

Meriç: getirin yemeğini buraya.

Aysel: hemen

Aysel getirdiği tepsiyi denizin önüne koydu.

Meriç: gidebilirsiniz.

Aysel ve Sultan çekildikten sonra cenger Fikret karakuş' dan gelen zarfı masaya bırakıp gitti. Meriç zarfı alıp denize baktı.

Meriç: annen ve baban burda olsaydı yemediğin için çok üzülürdüler ateş parçası. Ben bu zarfı açmaya gidicem ve geldiğimde sen yiyor olucaksın. Anlaştık mı?

Deniz cevap vermeden Meriç kalkıp gitti. Ne de olsa deniz cevap vermiyordu. Odasına çıkıp çalışma masasına oturdu. Zarfı açtı. Zarfta şirketin gizli tuttuğu bilgiler vardı. Yatırımlar, alınan araziler, para miktarları, ve dahası. Zarfın içinden çıkan notu aldı eline.

" Sanırım bu bilgiler artık gizli değil meriç. Bu bilgilere nasıl ulaştıysam, sana ve ailene de o şekilde ulaşıcam. Sen fark etmeden. Önce elif, sonra deniz belki abin sonra diğerleri zayıf halkalardan başlamak daha eğlenceli olur öyle değil mi?"

Aynen böyle yazıyordu. Meriçin suratında tehlikeli bir gülüş yer aldı. Telefonunu çıkarıp Fikreti aradı.

Fikret: demek notum ulaştı ha meriç?

Meriç:ulaştı ulaştı. Şu an olması gereken yerde.

Fikret: ee napalım acaba bu bilgiler rakip firmanın eline mi geçse?

Meriç: valla bu bilgileri verirsen işime gelir Fikret. En nihayetinde bu bilgiler yanlış bilgiler. E rakiplerime yanlış bilgi vermen çok işime yarar öyle değil mi?

İntikam İle aşkın Ortasında Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin