DÜNYA AŞKI(TÜRK KIZI KORE PRENSESİ OLURSA?)

2.bölüm

YAZAR: ELİF ORAL

KONU:Romantik komedi,dram

KİŞİLER:

AYSU(Prenses),JI HOO(Prens)

YAĞIZ( Prensesin Türkiye deki aşık olduğu kişi.)

MİHRİBA(Türkiye deki en yakın arkadaşı-kuzeni-)

NOT:Arkadaşlar Prensesi Artvinli yapmamın sebebi ben Artvinliyim yani çok il dışın çıkmadım en iyi kendi kültürümü bildiğim için ve yazı gerçeklik kazansın diye yazdım. İlerki bölümler de Türkiye den bahsedeceğim.

Birde Prensesin Sağlık Meslek Lisesinde okuduğunu yazdım.Bende Sağlık

öğrencisiyim kısacası en iyi bildiğim meslek bu alan gerçekçi olsun istedim

UMARIM BEĞENİRSİNİZ

2.BÖLÜM(UYUZ)

Ji hoo gerçekten uyuyunca bir başka oluyordu ,bir bebek gibi.İşte bu yüzden mutlu olmasını istiyorum,bir çocuk gibi...Biraz daha yakınına yaklaştım istem dışı yatağının kenarına oturdum.Zaten bu hayattaki her şey benim için istem dışı gelişmişti.

Türkiye den,en küçük şehirlerinden biri olan Artvin den Kore'ye gelmiş buda yetmezmiş gibi ülkenin Prensiyle evlenmiştim

çok dramatik gerçekten...Kül kedisinden farklı hissetmiyorum kendimi-sonu hariç- .

Ji hoo ise elimi uzatırken uyanmıştı, ahh kurtul şimdi dilinden gördü bir kerede kaçamam ki.Gayet şirin bir şekilde yatağın kenarından kalkıp ellerimi birbirine bağlayarak,

''günaydın''dedim.

''günaydın ''dedi ardından da şaşırmış bir ifade yaparcasına-ki hiç beceremiyordu-

''Ne var''dedi. Aishh kim diyor Türk erkeklerine kaba bu sosyetik şaban daha kaba...Ne için geldiğimi unutup cevap vermeden edemedim.

''kaba prens(alaycı bir yüzle)saat kaç oldu yatıyorsun''

niye böyle demişti ki şimdi ne alaka yatması?

Alaycı ifadeyle yatakta doğruldu oturur pozisyonda bana laf yetiştiriyordu.

''Hanımefendi ben senin gibi yatağa girer girmez uyumadım,saat 3'e kadar çalıştım o yoğun halimle.Ayrıca saat 7 benim için ne kadar geçse senin içinde o kadar erken iyi ki kalkmışsın''dedi.

Alçak benim laflarımı bana satıyor yok yok bunun dili uzadı.Bir saniye benim direk uyuduğumu nereden biliyor?

''Sen benim hemen uyuduğumu nereden biliyorsun''dedim ve pişman oldum.

''Toplantı bittiğinde yüz ifaden kapasitenin yetmediğini belirtiyordu,bende senin yanına gelip en sade yalınsız bir şekilde anlatayım demiştim.''

Kızsam mı utansam mı? Biran önce siyaset lügatlı bir dersi almam lazım.Bu lafın altında kalamam.

''Sen ne için gelmiştin''

dediğini duyarak sayma işlemini yarıda bıraktı.

''şey..Ben senin yorgun olduğunu bilerek erken çıkmadan önce dünkü toplantıyı anlatmanı isteyecektim''.

Bir saniye deprem mi oluyor? Yumuşak bir yere çarptım ama omuzumun üstündeki şey acıtıyordu,başımı kaldırdığımda Ji hoo ile burun buruna geldik omuzumu da sıkıca eliyle tutmuştu kaçacağımı bildiği için.yaklaştı..yaklaştı ve kulağıma gelerek

''Bana aşık mısın?''dedi.

Ne?Tam cevabını verecektim ki bu defada,

''Haklısın bana karşı koymak zor ama mantıklı yalanlar uydurmalısın ve sesin titremesin benim dediğim bana satma..Her şey anlaşılıyor''.diyerek sırıtıyordu.