Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
HEV - 8. BöLüm
Zarinin sesini duymamla sustum kapıyı açamayacağından olduğum yerde fener görmüş tavşan gibi kapıya dönmüş kalmıştım. Kapıyı önce tıklamıştı. " Kozan ağabey? Uyanık mısın?"
Arkamda ki bakışlar önüme dönerken göz göze geldiğim kozanla fısıldadı. " Ne o...korktun?" Dedi sanki çok ilginç bir şeymiş gibi. Fakat ben fısıltısı duymasından bile korkarken. Korkulu heyecandan hızla nasıl da sıyırmıştı beni! Öyle mi der gibi bakarken arkamı dönmemle koluma kapandı.
" Tamam!" Dedi hızla. " En cesur sensin anladık!"
Sözleri beni hayrete düşürürken önce kolumu elinden kopardım, " Cesurluk? " Diye fısıldadım. " Benim burda olmam cesurluk öyle mi? " Diye cevap bekler gibi gözlerine bakıp devam edip düzelttim " Aptallık! Cesurluk falan değil! " Tekrar arkamı döndüğümde kapıya yöneldiğimde koluma kapandı elini ağzıma yaslayıp omzuna yasladı beni ve kapıyı açtı.
" Zarin?" Zarin duymasın diye ağzımı da kapatmıştı. Bağıracak halim yoktu ya fakat onun dilinden de kurtulamazdım biliyordum bu yüzden hem sessiz hem hareketsiz kaldım. " Ha Kozan Ağabey...şey diyecektim Elektirikler gitti de benimle şartale bakmaya gelir misin diyecektim... "
" Ha...öyle mi? Hava soğuk sen geç içeri ben hallederim..."
" Tamam o zaman iyi geceler..."
" İyi geceler hadi.." deyip kapının kapandığını duymamla onun ardından kapıyı kapatması bir olmuştu. Elimi ağzından kurtarmaya çalışırken elini ağzımdan çekince sırtım duvara döndü ve biliyordum ki duvarla aramızda pekte mesafe yoktu. " Ağzımı niye kapatıyorsun!" Dedim öfkeyle gözlerine bakarken buna gerek yoktu.Gözlerime hiçbir şey demeden öylece bakıyordu. " Bağıracak halim yok ya! " Yine cevap vermeden öylece bakakalmıştı. " Sana diyorum cevap-"
" Bak saat!" Deyip bileğine baktı " 12... nerdeyse bak 12 diyorum bu da kafa! ,Sen hiç susmaz mısın? "
Sen hiç gördün mü, bu da kalpti! diye geçirdim içimden öfkeyle.
" Susmam! " Dedim ve bana ait olan tüm repliklerin sonuna gelmiş gibi kalakalmıştım. " Susarım! Sen de anla şunu sinirle söyledim! Eğer gidip başka birine anlatırsan! "
" Ne yaparsın? Çok merak ettim! Kurşuna mı dizersin? O silahı da ulu orta yerde çıkarmaya kalkma! "
Arada ki kısa süre sessizliği bozup " Silah belimde hâlâ! " Dedim gözlerine bakarken gözlerime baka kaldı.Karnımda kelebekler uçuşuyordu bu kadar yakınlık fazlaydı.
