HEV( ASKIDA)

HEV12

Gece Yolcuları - Unut Beni

Uyuyorum, uyuyorum
Günler çabuk geçsin diye
Kadehlere koyuyorum
Acımı dindirsin diye

Duramıyordum odamın duvarları üstüme üstüme geliyordu sanki  bakışlarım duvarlara  kayarken  kalbimde ki sıkıntı boğuculuk o duvarı paramparça eder gibiydi.

Daha yeni açtığım kapısını tekrar açtım ve odasına gittiğini bildiğimden bu sefer etrafa bakmadan odasına giden adımlarım kapısını açıp içeri daldım herkes odasına çekilmişti. Kapıyı açıp kapatmamla odanın ortasında sebepsizce duran o arkasını bir anda bana döndü. Bakışları beni bulduğu gibi bedeni bana dönene kadar yanında bitmemle dudaklarına kapanmıştım.Üstümde olan tişört oyalanmak için girdiğim arayışta en aptalca kaçıncı şeydi bilemedim.

Hızla attığım adımlara yenileri eklenmiş gibi heyecanla geri çekilirken ellerim tutunduğum yanaklarından gözlerine bakamazken   ellerim omuzlarına düştü. Ben geri çekilirken beni bir anda kendine yaslamasıyla gözlerim gözlerine kaydı. Ağır ağır sokuldu bana nefesi dudaklarıma çarparken gözlerimi ikinciye yummuştum. Dudaklarımda hissettiğim yumuşak baskıyla başım geri yatarken eli yanağıma kapandı.
Onun bu dakikadan önce kimi öptüğünü bilmezdim fakat benim ilk kez duyduğum bir duyguydu.

Alnını alnıma yaslarken nefesim hain gibi boğuyordu sanki. Onun da benden bir şarkı olmadığını dudaklarıma çarpan nefesinden anlıyordum. Adımı söyledi efsunlu sesiyle fakat ben tek kelime bile edebileceğimi sanmıyordum. Başım sabit kalırken gözlerine baktığımda 
dudakları alnıma dokundu, bu his kalbimi bir tüğ gibi okşadı sanki.
S

onra kolları sarındı öyle bir sıcaktı ki kalbimde ki buzlar erirdi...

Bir anda irkilmemle olduğum yerde uyandım terasta uyuya kalmıştım. Hissettiğim soğuğu şimdi anlarken gördüğümün bir rüya oluşunu hızla kavramıştı heryer karanlıktı benim ne işim vardı burda kimse de uyandırmamıştı.Olduğum yerden doğrulurken kucağıma sıkı sıkı sarındığım yastık yere düşmüştü. Yastığı alıp geri yerine koydum ona diye yastığa sarsılmıştım demek. Kollarım ve bacaklarım biraz uyuşmuştu da üstelik uykulu bedenimle ağır ağır odama ilerlerken kapınım önüne geldiğimde elimi kapının kulbuna attım gıcırdayan kapı dilini yutmuştu sanki.

Kapıyı açıp kapatırken üstümde ki hırkayı çıkarıp yatağın diğer tarafına attım ve emekleye emekleye yatakta yastığa ulaştım. Ben niye bu kadar ince gecelikler giyiyordum diye sorguladım kendimi uykuya geçmeden yorganın altına girmek binbir eziyet gibi gelse de yatakta debelene debelene yorganın altına girdim.Yorgana ısınmak için sarılırken içinin sıcak olması odanın sıcak olmasına bağladım. Saçlarıma takılı olan toka başıma batınca başımı yastığa gömüp ellerimi saçımı bozup at kuyruğu yaptığım tokaya kaydı.Tokayı küçük bir uğraşla çıkarıp elimi yasladığım baş ucuma bıraktım.Gözlerim uykuya giderken o sırada tirtir titreyen bedenim bir sıcaklığı daha hissetti fakat aldırmadan uykuya daldım

...
Sabah beni uyandıran şey komidinin  alarmdı. Durmadan sürekli aynı melodi çalıyordu ve sinir bozucuydu ben uykudan kendimi ayıramazken kalkıp telefona sesin geldiği yöne uzandım tekini açtığım gözümle telefonun güç tuşuna basıp sustururken ertelediğim. Bu yüzden 10 dakika içinde kalkmalıydım, bir an aklım benim bu alarmı neden kurduğumda gezinirken bana tuhaf gelen ise üstümde ki ağırlıktı daha çok belime sarınan deseydim daha doğru olurdu. Ki doğru alarm çaldığında biri huysuzca mırıldanmıştı ki ben alarm kurmazdım. Gözlerimi açarken aklım tanıdık gelen kokunun varlığını sorguladı.