vıı

4K 134 14
                                    

"Bu küçük fahişe, babamdan sonra sevgilimin de altına yatmaya çalıştı! Sense sırf bana gıcık olduğun için o keş fahişeyi mi savunacaksın?" dedi o kız. Birbirlerini tanımalarını es geçtim.

"Ben babanın altına yatmadım!"
Ben şokla onun yüzüne bakarken şimdi hatırlamıştım bir çok şeyi. Aklıma dolan anılarla gözlerimden akacak olan yaşlar artık yerinde durmuyordu. Yaşlar gözümden bir bir akarken sıramdan kalktım, "Senin baban bana saldırdı!"Tuna'yı itip geçtim ve hızla dışarı fırladım.

"Yalancı, kaşar!"

"Ben sana o fahişenin yanına oturmamanı söylemiştim. Tek geceliğe hap için kendini satıyor, dikkat et de sıra senin babana gelmesin." Dışarı çıkmadan önce duyduğum son şeyde Ceren'in cümleleriydi.

Yangın merdivenlerine vardığımda bir köşeye geçip oturdum. Buraya genelde kimse uğramazdı bu yüzden rahat rahat ağlayabilirdim. Aklıma üşüşenleri bir an önce def etmek istiyordum çünkü hatırladıklarım bana ağır geliyordu. Dizlerim titremeye başlamıştı.

Aklıma gelenlerle birlikte vücudumu bir titreme sararken bu titremenin geçmesi için hemen kafamı farklı bir şeylere odaklamaya çalıştım. Yangın merdiveni binanın dış kısmında kaldığı için gökyüzü görünüyordu.

Kafamı kaldırıp kara bulutlara bakarken derin derin nefesler alıyordum. Gözlerim kapalıydı ancak akan yaşlar hala yanaklarımı ıslatıyordu. Ellerimi yumruk yapmış avuç içlerimi tırnaklarken kapının açılıp kapanma sesini duydum ancak gözümü açacak halim yoktu.

Yanımda hissettiğim öksürükle birlikte gözlerimi aralayıp yanımda oturan yeni çocuğa baktım.

"Ne var?" Sert sesime karşılık yüzüme boş boş bakıp cebinden çıkarttığı peçeteyi bana uzattı.

Boş boş peçeteye bakıp önüme döndüm. Hala bacaklarım ve ellerim titriyordu.

"Sümüğün akmış, al da sil." dediğiyle burnumu sertçe çekip peçeteyi aldım.

Burnumun akmadığını biliyodum ben de aldığım peçeteyle göz altlarımı temizledim. 

Bir süre sonra titremem durduğunda bu sefer üşümeye başlamıştım. Ancak aldırmadan öylece yüzüme rüzgarın çarpmasına izin verdim.

Yeni çocuk hâlâ yanımda durmaya devam ediyordu. Konuşmaması işine geliyordu ancak duyduklarından sonra hala beni aşağılamamış olması garibime gitmişti. Geçen seneden beri olayı öğrenen herkesin alay konusu olduğum yetmezmiş gibi o adamla ben yatmışım gibi lanse ettirilmişti.

Bu sessizlik beni rahatsız ederken ağzımı aralayıp kelimelerimi döktüm. "Neden öyle dediklerini sormayacak mısın?"

Ağzından onaylamaz bir ses çıktı. "Gayet anlaşılırdı aslında."

Gözümdeki yaşların son demlerini elimle hızlıca sildim. Kafamı onaylar bir biçimde sallayıp ona döndüm.

"Ha sen de onların dediklerine inanıyorsun." Önüme döndüm. "Pekâlâ bekliyorum, sen ne demeye geldin? Keş? Fahişe?"

Derin bir nefes alıp sakince bana döndü. Dizlerinin üzerinde duran kollarını boşlukta birleştirmiş bana bakıyordu. Bacaklarını kendine yakın bir basamağa koyup oturduğu için sırtını da öne doğru eğmişti.

GAZEL DADDY ISSUES TEXTİNG (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin