xxıx

2.4K 140 19
                                    

"Ne gerekiyorsa yapın." Nefretle konuştuğunda ses tonu beni korkutmuştu.

"Polis olmaz! Polise hiçbir şey anlatamam ben." Kafamı iki yana salladım. "Zaten merdivenlerden düştüm. Polislik bir şey yok bunda."

Eğer polise gidersem beni öldürmesinden korkmuyordum. Beni öldürmekten beter edeceğini biliyordum. Polis olmazdı.

"O zaman bana anlatacaksın, Gazel! Ne olduğunu bir bir anlatacaksın ki ben de gidip o yapanın-" Lafını kesen şey doktorun elini kaldırıp onu durdurmasıydı.

Yaşlı gözlerle, onun bana yaklaşmasını izledim. Polis istemiyordum, kimseyi istemiyordum.

"Gelme üstüme! Polis istemiyorum, hiçbirinizi istemiyorum!"

Üzerimde ki örtüyü ittirdim. Buradan gitmek istiyordum. Her şey üzerime geliyordu, boğuluyordum sanki buradan bir an önce gitmeliydim çünkü onlarla kalırsam bana kötülük yapacaklardı. Buradan gitmeliydim, bir an önce gitmeliydim.

Hızla ayağa kalktığım için başım döndü ama duramazdım. Eğer polis gelirse babam hastaneye geldiğimi öğrenirdi. Babam eğer burada olduğumu öğrenirse beni mahvederdi!

"Gazel, lütfen sakin ol." Elini sakince bana uzattı. "Hadi sakinleşelim." O kadının da elini ittirdim.

"Uzak dur! Sakın yaklaşma bana!" Onu itekleyip kapıya doğru hızla ilerledim. Canımın acısını umursamamaya çalıştım. Benim kurtulmam gerekiyordu. Arkamdan sarılan kollar gitmemi engelliyordu. "Bırakın beni dedim!"

"Sakinleş!" diye haykıran sese aldırmadım.

Ağzımdan kocaman bir çığlık koptu. Eş zamanlı olarak babamın sesi kulağıma dolduğunda dona kaldım.

"Küçük piç, seni ölmekten beter edeceğim!"

Daha sert çırpındım. Beni bırakmalıydı. Babam buradaydı kaçmam gerekiyordu. Tam pencerenin önünde duruyordu.

"Ağzından çıkanları duydum. Herkese söyledin demek, Gazel. Anneni sakat bıraktığım gibi bırakacağım seni de!"

"Ben kimseye bir şey söylemedim!" diye bağırdığımda Ilgaz'ın elleri gevşer gibi oldu. Tam kaçacakken daha sıkı tuttu beni.

"Karanlık oda seni bekliyor, Gazel."

"Kapatma beni oraya! Yemin ederim ben söylemedim." Ilgaz bırakmalıydı. Bırakırsa kaçabilirdim.

Ilgaz beni bırakmıyordu.

Ondan nefret ediyordum.

"O adam sırf sana dokundu diye, seni ıslak hortumla dövmüştüm, kızım. Şimdi elin herifi sana sarılıyor."

"Dokunma bana!" Ilgaz'ın kolunu tırnakladım. "Bırak beni!"

"Senin tüm kemiklerini kıracağım, Gazel."

"Ilgaz, n'olursun bırak! BIRAK!" Sanki mümkünmüş gibi daha sıkı sardı beni. "Ilgaz bırak, dövecek beni." Fısıldamıştım. Ona beni bıraksın diye yalvarabilirdim ancak onun, beni bırakmaya niyeti yok gibiydi. Kendi saçlarımı var gücümle çekiştirirken bileklerimi tek eliyle sabitledi.

GAZEL DADDY ISSUES TEXTİNG (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin