Bölüm 25
Kimleri istersin yanında, kimi dilersin uzağında?
Hepsi kolay, sen yeter ki tut elimiHer zaman göğsünüzün ortasını rahatsız eden bir his vardır. Bazılarını daha çok rahatsız eder bazıları umursamaz ama hep oradadır, sizinledir ne yaparsanız yapın geçmez. Boğazınızı düğümleyen, göğsümün ortasında bir ağırlık var ve ben kendimi bildim bileli orada. Ne yapsam geçmez, benimle kalır her zaman
Ve ne tuhaftır ki bu hissi oluşturan belli bir sebep de yoktur. Ne bir travma sonucu ne de depresyon ardından ortaya çıkan bu iç gıdıklayıcı hissin oluşması için hiçbir sebep yoktur aslında. Belki de sorun hiçbir şeyin olmayışıdır.
Varlığı mı daha çok acı verir yokluğumu mu sorusu geliyor aklıma buradan bakınca. Canım olmayan bir şey için bu kadar acır mı ya da neyin yokluğu bu kadar acıtır? İşte yanımda uzun süre taşıdığım bu hissin nedenini yeni keşfetmiştim ben. Hayatımda hiçbir şey yoktu ki, bazen yokluk acıtıyormuş. Olmayanı bile özler olabiliyormuşsunuz. Teşekkür ederim sevgilim senin sayende öğrendim senin yokluğun acı veriyormuş bana.
Ama şimdi buradasın, nazikçe bakıyorsun bana o kadar naziksin ki özünde bana karşı bakışların bile bunu bana hissettiriyor. Yokluğun artık bana acı vermiyor varlığın da bir gün acı vermeye başlamaz değil mi?
Sabah habersiz aldığımız mesajlardan sonra benim biraz acele ettirmemle hyunjinin evinden çıkabilmiştik. Ona kalsa akşama kadar anca gider hatta chan buraya gelmeden gitmezdi bu yüzden tüm iş bana kalmıştı. Neler olduğunu görmemiz gerekiyordu ayrıca sürekli mesajla beni taciz eden felixten anladığım kadarıyla bizi orada istiyorlardı.
Dün minhoların arabayı buraya bırakması işimize gelmişti açıkçası. Araba kullanan hyunjini izlemiş radyodan ortak beğendiğimiz şarkıları dinlemiştik beraber. Ne olursa olsun hyunjin sakin gözüküyordu ve bu istemsizce gerilmemem sebep oluyordu. Arabada geçen hızlı bir yolculukla felixin attığı konumdan hastaneye varmıştık.
"Neredelermiş biliyor musun?" Hyunjinin sorusuyla kafamı hayır der gibi salladım ve rehberden minhonun adını bulup onu aradım. "Biz geldik evet, otoparktayız hyunjinle beraberim evet. Tamam bekliyoruz."
telefonu kapadıktan sonra sevgilime dönüp gülümsedim arkadan gelen seungminin bağırışını duydukça içimden gülmek geliyordu. "Minholar geliyormuş şimdi gel şuraya geçelim." elimi hyunjinin eline kenetlediğimde tek kaşını kaldırıp bana baktı.
"Neye eğlendin iki saniyede bakayım sen?" gülüşüme gülümsemiş benden yanıt bekliyordu. "Az sonra anlayacaksın bekle gelsinler." diye yanıtladığımda elimi daha sıkı kavradı ve gülümsedi.
Önceleri uzaktan kantin masasını izlediğim, her daim ifadesiz suratıyla bile insanları mest eden kişiyle şimdi bana baktığı her saniye yüzünde tatlı bir tebessüm beliren kişi aynıydı. Tek değişen şey zaman, birazcık da hislerimizdi.
Ona baktığımda düğümlenen midemdi mesela değişen, bana bakarken gözlerinin kısılmasıydı mesela değişen. Bazı değişimler beni korkutur ama her değişimin onunla daha güzel bir geleceğe evrilecekse en yakın dostumdu artık değişimler.
Açık mavi gökyüzünü seyrederken duydum hyunjinin sesini "sence hava yarın nasıl olacak kır çiçeğim?" sorusuyla gözlerimi ona çevirirken iki hafta öncesine gitti aklım bir anda
"bilmiyorum bunu genelde seninle değil bay ölemezsinle konuşurdum. çok severim de kendisini" dedim kıkırdayarak o da oyunuma hemen ayak uydurdu. "o zaman bu bay ölemezsin mükemmel biri olmalı onunla konuşmayı sevdiğine göre."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
another day maybe never ✓
Short StoryJisung intihar etmek istiyordu. Artık katlanamadığı noktada beklemediği şey gelen anonim mesajlardı. 53x xxx xx xx: O elindeki jiletleri bana verir misin? Söz veriyorum tüm acını geçireceğim By aşure Başlama tarihi: 07/22 Bitiş tarihi : 03/23 2912...