I.N'DEN
Sabah jeongin'in beni uyandırması ile uyanmıştım. Saate baktığımda 06.00 olduğunu görünce sinirin beynime çıkması bir olmuştu.
"jeongin sakat mısın saat sabahın 6'sı ne bokum yere kaldırıyorsun"
"okula gideceksin aptal"
"ya ne okulu ben okulu bıraktım"
"tekrar kaydettirdim. Geleceğin için okuyacaksın. Kalk ve giyin"
"gelecekmiş kıçım. Gördük geleceği"
"hadi I.n okul için uygun kıyafetleri koydum oraya kalk giyin"
O kahvaltı hazırlarken zorla da olsa kalkıp giyinmiştim. Bok vardı da okula gidiyorduk. Bok vardı da matematik öğreniyorduk. Bok vardı da sabahın 6'sında daha güneş çıkmamışken Ders işliyorduk.
"kahvaltı hazır hadi gel" diyerek beni çağıran jeongin'e karşılık sadece onaylayan sesler çıkartarak masaya oturmuştum.
"abi ne geleceği ya uyuyalım işte"
"saçmalama I.n hem havan değişir. Okulda daha rahat sevgili değiştirirsin."
"ha ha çok komikmiş bir daha olmasın"
"ne? Yalan mı? Benim donumadan çok sevgilin değişiyor. Hızına yetişemiyorum"
"yavaşsan bu Benim sorunum değil"
Kahvaltı ettikten sonra Allahın oramanının ortasında taş devrinden kalma okula gelmiştik. Hiçbir bok bilmiyordum. En son 4. Sınıfa gidiyordum şimdi ise jeongin beni nasıl torpille ünüversiteye getirdiğini anlamaya çalışıyordum.
"eee nasıl sevdin mi?"
"taş devri çağına göre güzel"
"dalga geçme I.n"
"pardon da aptal mısın? Allahın ormanına okul mu yapılır? Zaten yıkıldı yıkılacak gibi duruyo"
"burası çok medeni bir kere sen ne anlarsın zaten"
Derken biri ile çarpışmam bir olmuştu. Kız sanki araba çarpmış gibi avazı çıktığı kadar bağırınca iğernici bakışlarımı ona yollamıştım. Aynen çok medeni.
"özür dilerim, anırmana gerek yoktu"
"ah şu ukalaya bak hem çarpıyor hem de hakaret ediyor"
"çok pardon ben onun adına özür dilerim. Burada yeni de alışamadı daha"
"çabuk alışsa iyi olur" diyip gitmişti kız.
"ne diye özür diliyorsun. Benim suçum yoktu ki. O da bana çarptı"
"olm sen mal mısın? Bu kıza bir yanlışın olsun bitirir seni bitirir. Müdürün kızı. Aynı zamanda okulun popüler kızı. Ne söylese buradaki kişiler hemen inanıyor. İki 'beni taciz etti' dese hayatın kayar hayatın!"
"aman, eğer şu salak için kayacaksa lütfen kaysın hayatım. Sanki şuan dümdüz de"
Bana göz devirip okulu gezdirmişti.
_
Sonrasında onun ile aynı sınıfta olduğum için sınıftakilere beni tanıştırmıştı. Sınıftakilerin tek söylediği şey "çOk bEnZiYoRsUnUz" diyişleriydi. Hadi ya öyle mi olmuş? Sence ikiz olduğumuz için olabilir mi? Bunu söylemlerinden nefret ediyordum. Jeongin ile yarışma içerisindeydik ve bizi benzetmeleri çok gıcığıma gidiyordu.
_
"peki buraya gelmeden önce nerde yaşıyordun?"
Sınıfa girdiğim gibi flörtleşebileceğim kişileri gözüme kestirmiştim. Bu kızda onlardan biriydi. Soru sorup hem beni tanıyor hem de benimle flört ediyordu. Ama atladığı bir şey vardı. Aldığı cevapların %78'i yalandı. Niye yeni tanıdığım birine güveneyim ki?"amerikadaydım. Çok olmadı geleli"
Yalandı. Ben kim Amerika kim? Haritadan bile bakamazdım. Şurada İngilizce konuş dese mal gibi kalacaktım ama işte salaktı bunu akıl edememişti.
_
Son teneffüs lavaboya gitmiştim. Tam çıkacaktım ki birinin beni tuvaletin içine çekene kadar
_
Tutmuyor Allahın cezası şey
ŞİMDİ OKUDUĞUN
şerefsiz ikizim ı.n/jeongin
RandomKüçüklüklerinden beri yarış içerisinde olan ikiz kardeşler I.n ve jeongin kardeşler birbirlerinden nefret eder. Küçücük bir konuda bile kardeşiyle kendini yarıştıran ı.n'in evinde sorun çıkar ve jeongin yanına taşınmak zorunda kalır. Her ne kadar ı...