FELİX'DEN
son bir kez toprağa bakmıştım. Ağlamayacaktım. Jeongin sevdiği kişilerin ağlamasından nefret ederdi. Ağlayamazdım. En azından son kez onu mutlu etmeliydim.
Herkez mezarlığı terk ederken ben orada öylece durmuş toprağa bakıyordum. Hala inanamıyordum jeongin'in öldüğüne. Ben o gözlerindeki yaşama isteğini görüyordum şimdi ise toprağın altındaydı.
"jeongin"
Titrek sesim ağlamamak için kendimi bastırdığımı oldukça belli ediyordu.
Toprağın başına eğilip oturmuştum. Zorlukla titreyen elimi toprağına uzatmıştım.
"seni özledim jeongin... Şimdiden"
Diyerek acı bir şekilde gülmüştüm. Yapabileceğim tek şey üzülmemekti fakat ben onu bile yapamıyordum.
"sesini özledim jeongin. Kokunu özledim. Gülümsemeni özledim."
Yutkunmuştum.
"seni özledim jeongin. Kendin oluşunu özledim. Şakalarını özledim."
Gözümden bir yaş aktığında küfür savurmuştum.
"sikeyim. Gözyaşlarımı bile tutamıyorum. Tek yapabileceğim bu ama onu bile yapamıyorum"
Diyerek başındaki tahtaya dokundum.
"öldüğünde hemen mermer taş taktırmak istediğini söylemiştin"
Gülmüştüm. Bu kadar saçma bir konuyu bile konuşmuştuk biz. Gerisini siz düşünün.
"bak senin tulumunu giydim"
Diyerek tulumu göstermiştim.
"eğer bir gün giymeme izin verirsen özel anlar veya kişiler için giymemi söylemiştin. Benim için en özel kişi sensin jeongin"
Tulumunu dizine baktığımda jeongin'in toprağından kirlenmişti. Pardon renk kazanmıştı. Gördüğüm benim için harika olan şey ile gülümsemiştim.
"bak senden bir anı daha oldu"
Demiş ve çamur yeri göstermiştim. Sonrasında mezarı için getirdiğim çiçekler gelmişti aklıma.
"ah az kalsın unutuyordum. Çiçek getirdim. En sevdiğin çiçek sterliçya"
Bana önceden anlamını çok sevdiğini söylemişti. (anlamı: sıcak sevgi)
"ben de kendi sevdiğim birkaç çiçeği getirdim. lilyum ve frezya. Anlamları benim sana karşı şu an hissettiğim şeyleri anlatıyor. "
(anlamları = lilyum: güven
frezya: suçluluk)Çiçekleri elime alıp toprağına dikmiş ve sulamıştım.
"Çok yakıştılar."
Diyerek güzelliklerine bakmıştım.
" güzele ne yakışmaz ki? "
Demiş ve gülmüştüm.
" özür dilerim jeongin "
Diyerek gülüşümü soldurmuştum.
"böyle olsun istememiştim. Seni koruyabilirim sanmıştım. Aptalın tekiyim."
Yerdeki gözlerimi tekrar toprağa çıkarmıştım. Göz göze gelmeyi beklerken bir toprakla karşılaşınca nasıl da afallıyor insan.
"ı.n ile konuşmadım. Konuşamadım. Gönlüm el vermedi sevdiğim kişinin katili ile konuşmaya. Ama konuşacağım. Gerçekleri yüzüne vuracağım. Canının yanması nasılmış bir de o baksın tadına. Güzel miymiş yoksa asla istemeyeceği birşeymiymiş."
Kin ile sinirlenmiştim. Sevdiğim kişiyi almıştı o benden. Tabi ki sinirlenecektim.
" eğlenceli mi değil mi bir de o yaşasın. Özür dileyerek geçiyor muymuş bir de o görsün"
Cenaze boyunca sürekli özür dilemişti. Can sıkıcıydı bu. Yaşarken neden yapmamıştı da şimdi yapıyordu. Vicdanı özür dileyince rahatlayacak mı sanıyordu? Zavallının tekiydi. Kardeşini öldürecek kadar zavallı.
Belki 1 belki 2 saat konuşmuştum orada. Sıkılmadan konuşmuştum. Hiç sıkılmamıştım. Fakat artık gitmem gerekiyordu. Daha fazla kalırsam kafayı yiyecektim. Ben de jeongin'in yanına gidecektim.
"görüşürüz sevgilim sensiz iğrenç geçecek bir hayat var. Onu yaşamalıyım. Doğanın kanunu bu."
Ne kadar istemesem de, Her bir adımda ayaklarım geri gitmek istese bile eve gitmiştim. Gitmiş ve ağlamıştım.
._.
LİX BEBEĞİM İÇİN ÇOK ÜZÜLÜYORUM AMK YA
ŞİMDİ OKUDUĞUN
şerefsiz ikizim ı.n/jeongin
RandomKüçüklüklerinden beri yarış içerisinde olan ikiz kardeşler I.n ve jeongin kardeşler birbirlerinden nefret eder. Küçücük bir konuda bile kardeşiyle kendini yarıştıran ı.n'in evinde sorun çıkar ve jeongin yanına taşınmak zorunda kalır. Her ne kadar ı...