52.bölüm

10.3K 846 147
                                    

Ezgi'den

Alaz benim isteğimi kıramamış, yardım edeceğine dair söz vermişti.
Şimdi ise Efe ve Sude'nin gelmesini bekliyorduk.
Onlar gelmeden kendi aramızda biraz konuşup planı kurmuştuk bile.

Alaz'dan oscarlık performans bekliyordum.
Az önce gözleri dolduğunda nasıl da inanmıştım ona.
Vatan haini...

Çok geçmeden kapının açılması ile Alaz'da olan bakışlarımı çekmiş, boş gözlerle bakmaya başlamıştım etrafa.
Ben de az değildim ya, ama oh olsundu Efe'ye. Hastaneye getirene kadar mahvetmişti beni.

Efe ve Sude ile beraber doktorun da içeri girmesi ile gerilsem de çaktırmamıştım.
Bir şekilde doktora da rol olduğunu anlaması için kaş göz yapacaktım, başka çaresi yoktu.

Efe endişeli bir surat ifadesi ile bana doğru yaklaşmış, ben de ondan korktuğumu sansın diye ürkerek bakmıştım ona.
İçimden kahkaha atmak gelse de kendimi tutmuş, surat ifademi sabit tutmaya çalışıyordum.

Efe'nin bakışları küçük emrah gibiydi.
Yemin ederim kıyamayıp oyunu falan boşverecektim şimdi, çok tatlıydı.

Doktor yanıma yaklaşıp gözüme fener tutmuş, ben ise gözlerim ışığa karşı dirayetsiz olduğu için gözlerimi kırpıştırıp duruyordum.
Doktor daha fazla dayanamamış olacak ki,

- Ezgi hanım, gözleriniz hassas anlıyorum ama bana biraz yardımcı olabilir misiniz?

- Tabi doktor bey, kusura bakmayın.

Doktorun dediğini ikiletmeden onun işine engel olmamış, işini hemen halletmesi için yardımcı olmuştum.

Son olarak benden tekrardan kan alması ile odadan çıkmaya yeltenmiş, bense çaktırmadan önlüğünü tutmuştum.
Doktorun bana doğru dönmesi ile ona kaş göz yapmış, doktor bana anlamsızca bakınca ise göz kırpmıştım.

Hiçbir şeyi görmeyen Efe'nin göz kırpmamı görmesi ile tam olarak sıçtığımı fark etmiş, sonrasında ise benden beklenmeyen bir şey yapıp doktora çapkınca gülümsemiştim.

Ulan nereye gidiyordu bu oyun anasını satayım.
Alaz birazdan herkesin ebesini belleyecekti.

Doktor ise olayı anlayacak kadar zeki olduğu için alttan alttan sırıtmış, odadan çıkmak için iki adım atmıştı ki Efe adeta kükremişti.

- LAN NE OLUYOR BU AŞAĞILIK YERDE AMINA KOYAYIM, EZGİ HAFIZANLA BERABER KARAKTERİNİ DE Mİ KAYBETTİN? SEVGİLİN VARKEN ELİN DOKTORUNA YAVŞIYORSUN!

Ben daha söze girmeden Alaz söze girmiş, benden önce konuşmuştu.

- Ne oluyor lan harbiden? Ezgi, sen benim sevgilimsin nasıl elin adamına göz kırparsın? Aşkımız unutulacak kadar basit miydi senin için, bana bunu nasıl yaparsın be güzelim?

Alaz'ın da kendini role kaptırması ile işler iyice boklaşıyordu.
Çünkü Alaz rol yapmıyordu şu an, göz kırpmamı kıskandığı için sinirlenmişti.
Nasıl da güzel kıskanıyordu benim bebeğim, kıskanırken bile bana güzel sözler söylüyordu.
Yerdim bu çocuğu.

Her ne kadar sırıtmak istesem de önce boğazımı temizlemiş, sonra ise herkesi susturan o cevabı vermiştim.

- Siz kimsiniz de bana karışıyorsunuz, derhal çıkın odamdan. Doktor bey, ben bu kişileri tanımıyorum.
Prosedür gereği bu kişileri odamdan çıkarmanız gerekmez mi?

Doktor da bu dediklerimi beklemiyor olacak ki şaşırmış, gülmemek için kendini zor tutuyordu.

Ulan Allah aşkına gülme, oyunumuz bozulmasın...

ASKER HATTI |TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin