Sera Savaş - Bulsan Beni[]
Almina: Piştttt hayırlı insan evladı
Almina: Akgün'e ne söyledin çok merak ediyorum?
Almina: Hayır yani, ne söylemiş olabilirsin de onu bu kadar küplere bindirdin???
Ali: NEE?
Ali: Kuru iftira ya
Ali: Senin sesini duyar duymaz o kıçları başları durmayan iki gerizekalıya küfür ettikten hemen sonra kapattım zaten
Ali: Daha sonrasında hiç konuşmadık
Ali: O yüzden sevgili best kankim lütfen bana iftira atma, ben masum bir koyunum.
Almina: Nasıl yani?
Almina: En son balkona çıkıp seninle konuşacağını söylemişti
Almina: Aklım karıştı
Ali: Yani, bilemedim ki şimdi
Almina: Neden durup dururken bana yalan söyledi ki şimdi?
Almina: Alicik içime çok pis bir kurt düştü?
Almina: Delice bir şey yapmamam için bana bir şeyler önersen?????
Ali: AY SAKIN LAN GÖTÜNÜN ÜSTÜNDE OTUR, RAHAT DUR.
Ali: LÜFEN SEN BİR ŞEY SÖYLEME
Almina: Noluyor be
Almina: Niye yükseldin şimdi sen bakayım?
Ali: Hep mantığını dinlemeyip sakince düşünememenden kaynaklı olabilir mi sence?
Ali: Öfkeyle kalkan zararla oturur oluyor hep senin hesabın
Ali: Sonra ben bunu söyleyince de bana patlıyorsun
Almina çevrimdışı, son görülme 12.30.
Öğle arasındaydık. Gerçi daha yeni zil çalmıştı, o sırada hocaya çaktırmamaya çalışarak sıranın altından gizlice Ali ile aklımdaki sorulara bir yanıt bulabilmek için konuşmayı düşünüyordum. Planım da o vardı. Tabii işin içine Akgün'ün yalan söylediğini dahil etmezsek.
Ali'nin dedikleri bende bir etki yaratmamıştı. Ama hadi tamam, belki özel bir konuyla alakalı olabilirdi. Yine de Ali'yi araya katıp yalan söylemesine lüzum yoktu. Hele ki dün beni öptükten sonra dediği cümleden sonra. Evet demiştim.
O evet kelimesi benim için hayatımın asıl dönem noktası olmuştu.
Şimdi ise, üstü kapalı bir şekilde belli etmeden beynimi altüst eden düşüncelerimden kurtulmak için ona ne konuştuklarını soracaktım. Hoca sınıftan çıkıp giderken elimde ki telefonu sıkıca tutup ayağa kalktım ve en arka sırada, açık olan kitabın kapağını kapatan Akgün gözüme çarptı.
Hızla ayrıldığım sıradan, ona doğru aceleci adımlarla yürüdüğüm de beni fark ederek başını kaldırdı. Hafif bir gülümseme suratını ele geçirdiğinde çoktan sırasına oturmuştum.
"Yakında bu sıraya yapışıp kaldığını düşünmeye başlayacağım?" dediğimde kendimi sahte bir gülüş atmaya zorladım. Başarmıştım da.
Sırıttı. "Beni yapışıp kaldığım yerden bir tek sen kurtarabilirsin. Fena bir fikir gibi gözükmüyor, ne dersin?"
Sana şuanda sinirliyken kalbimi bu kadar çabuk avucuna alıp onu heyecanlandırman böylesine basit olmamalı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalancı Nefret / Yarı Texting
Teen Fictionakgün.korall: Bilerek mi yapıyorsun tüm bunları yoksa hepsi birer tesadüf mü? akgün.korall: Neler çeviriyorsun bilmiyorum ama bir dahaki sefere bu kadar hoş karşılamayacağımı bil. alminaa_vural: Hoş karşıladığın tavrın bu mu? alminaa_vural: Eh soray...