Yılmaz

123 9 2
                                    

Yüsra Güneş Milan

Alçak herif! Beni gazlı bezle bayılttı, Yusufa ise arkadan kafasının alt kısımına vurarak bayılttı.

Ben gözümü açtığımda Yusuf hala baygındı. Bir oda da iki farklı köşedeydik. Beni sandalyeye Yusuf'u tekli bir koltuğa bağlamışlardı. Kocaman biri olduğu için sandalyeye sığdırmayı becerememişlerdir kesin. Ağızlarımızda bağlıydı ve ben bundan hiç hoşlanmam!

"Güzeller güzeli Güneşim!" Gevşek!

"Aç mısın bebeğim?"

Beni inceledi

"Çok hoşsun be kızım! Nasıl düşmesin insan peşine"

Açsana ağzımı!

"Heh, getirin onu yengenizi ellerimle beseleyeceğim"
Salak

Önüme oturdu. Tepsiyi eline alıp kucağın koydu

"Gel bakalım." Diyip ağzımı açtı

"Seni öldüreceğim!"

"Hadi yemek vakti"

"O pis ellerinle beni yediregilceğini mi zannediyorsun?"

"Yiyeceksin bebeğim. Seni bir ömür ellerimle yedireceğim"

Ağzımı açmadığım için eli ile yanaklarımdan bastırdı

"Bana dokunduğun her yer için ayrı hesap soracağım!"

O an ağzıma bir kaşık çorba tıktı ve yüzüne fışkırttım.

"Lan!" Diye hiddetlendi ve sinirle kalktı

"Yok lan sana yemek!" Dedi

Yusuf gözlerini açmış

"İyi misin?" Evet der gibi gözlerin kapattı

"Şerefsiz Yılmaz! Buraya gel! Senin derdim benimle değil mi? Onu neden alıyorsun?"

Elini yüzünü yıkayıp gelmiş pislik!

"Sen nasıl evlenirsin sen?!"

"Özür dilerim, nikah şahidi yapmak isterdim seni ama İstanbul uzak buraya!"

"Bekledim, seni bekledim ben!"

"Ya sen kimsin ki? Yaşımdan başından utan allah aşkına! Ben 24 yaşındayım! Sen 48! Ya kızın benden sadece 1 yaş küçük! Hiç mi utanma yok sende!"

"Bu hırçın hallerini çok seviyorum!"

Gözlerim Yusuf'taydı. Yılmaz'a bakıyordu.

"Oy senin eşin nerde?" Diyip ona döndü

"Onu bırak! Varsa bir derdin gel benimle hallet!"

"Senle olanı halledeceğim zaten." Dedi

"Onunla bir olayın yok!"

"Var, var da neyse sonra hallederiz" diyip çıktı. Başımızda adamları duruyordu

"Özür dilerim" dedim sessizce Yusuf'a tepki vermedi. Hala ağzı kapalıydı. Bana ne dese, ne kadar kızsa haklı!

Akşama doğru o herif yine geldi

"Aslında yemek getirecektim ama sabahki hatan yüzümden kaybettin" dedi

"Nasıl üzgünüm bir bilsen?" Dedim dudaklarımı büzerek

"Çok istersen yediririm" dedi

"Ben sana yedireceğim ama!"

"Yarın sabah, ikimiz beraber İstanbul'a uçuyoruz. Özel odamızı hazırlatıyorum. Benim kadınım olacaksın yarın."

"Yılmaz! Konuştukça ölümünü daha da zor hale getiriyorsun!"

AŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin