BÖLÜM 10 'GÖZYAŞLARINDA BOĞULMAK'

1.7K 59 10
                                    


S A D E C E

S E N


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm 10| 'Gözyaşlarında Boğulmak.'

🕯️


Bittiğini hissettim. Bunun bir adım sonrası olmadığını hissettim ve bu ölüm gibi geldi. Bedenimden yükselen endişenin kokusunu bir tek benim duymadığımı biliyordum ve o an, nefes almak bile zor gelir oldu. 

Kıvırcık saçlarından bir tutam sol gözünü kapatacak kadar yüzüne uçtuğunda o, donmuş gibi hareket etmeden öylece durmaya devam etti. Dudaklarının titrediğine şahitlik ettim, ateşim o kadar yükselmişti ki, utancın getirisi olarak kızarmadık yerimi bırakmamıştı. 

''Siz,'' diye fısıldadı ellerini titreyen dudaklarından çekerek. Omzundaki çantası yere düştüğünde gözlerini bile kırpmıyordu. ''Marta,'' dedi Hector durgun bir ses tonuyla. Sesinde gram pişmanlık taşımıyor oluşunu benim gibi Marta da fark etmişti. Gri, kabarık eteğini bir eliyle topladı ve yanımızda bittiği anda Hector'un yanağında patlayan tokadı kulaklarımın çınlamasını sağladı. Göz yaşlarım artık durduramayacağıma emin olduğum bir şekilde akmaya başladıklarında bu, Marta'nın koluma yapıştığı gibi beni peşinden çekiştirmesine engel olmadı. 

''Marta!'' dedim kısık bir bağırtıyla. Ağlayışlarım hıçkırıklara dönüşmüştü ve boğazımın ağrıdığını hissediyordum. ''Marta teyze yalvarırım dur!'' Beni dinlemeden çekiştirmeye devam ettiğinde gerimizde kalan herifin neden bir şey yapmadığını sorguluyordum bir yandan da. 

Marta bir anda durup hışımla bana çevirdi tüm bedenini, bu sırada kolumu da bırakmamıştı. ''Kes sesini!'' Gözlerinin dolduğunu gördüğümde boğazımdan derin bir hıçkırık kaçtı. ''Nasıl yaparsın, Mila? Bunu annene nasıl yaparsın?!'' Yaşların ıslattığı kıpkırmızı yüzümle konuşmadan ona bakmaya devam ettiğimde kolumu sımsıkı sarıp tüm bedenimi sarstı. ''Konuşsana! Kevaşeliğin annenin hayatından daha mı ön plandaydı?!''

Boştaki elim şokla dudaklarıma kapandığında, tüm zihnim söylediği cümleyi bas bas bağırıyordu. Hector, beni sımsıkı tutan kadının koluna elini koyup onu hafifçe geriye doğru çektiğinde yaşlar sonunda durmuştu ama çok büyük bir boşluk içinde hissediyordum kendimi. ''Kes şunu!'' diye konuştu Marta'nın kolunu sıkarken. ''Mila'yı bırak. Bu, burnunu sokabileceğin bir şey değil!'' 

Marta'nın kaşları hayretle havalanırken, gözlerim ikisi arasında gidip geliyordu. ''Aptal yerine koyduğunuz kadın benim kız kardeşim! Seninse karın ve bu çocuğun da annesi!'' Sürekli aklımda olan gerçeği bu kez de o dile getirdiğinde gözlerim yeniden dolmaya başlıyordu. ''Marta teyze yalvarırım,'' diye fısıldadım iki elimle kollarını tutarken. ''Lütfen anneme bir şey söyleme. O buna dayanamaz!'' 

SADECE SEN (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin