BÖLÜM 12 'KARANLIK ANLAR'

1.2K 68 7
                                    


S A D E C E 

S E N


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



BÖLÜM 12| 'Karanlık Anlar'

🕯️


Yansımamda, harlanan bir çift alev topu vardı. Mavi alev topları, puslu aynaya yansıyan suratımı tam olarak göremese de, dudaklarıma yerleşen o gülümsemeyi çok net hissedebiliyordu. Avuç içim yüzümü görebileceğim şekilde buğuyu sildiğinde, aralık banyo kapısına değen irislerim, odamdan içeri giren kişinin varlığından haberdar oldu. 

Göğsüme sardığım havluyu sol elimle tutup bulunduğum yerden ayrıldığım sırada, annemin şu anda kocasının evde olduğundan haberdar olup olmadığını düşündüm; muhtemelen değildi çünkü birkaç dakika sonra kızının banyodan çıkacağını bildiğinden, her ne kadar o adama güveniyor da olsa beni yalnız bırakmazdı. Kısacası, kocasının eve geldiğinden habersiz, atlarının yanındaydı. 

Odamın kapısına yaklaşıp elimi pervaza yasladığımda, kurumuş bir buket gülün önünde durup elindeki kağıda bakan adam görüş açıma girdi. 

Bir hafta olmuştu; bir haftadır ne Damian'ın verdiği çiçeğin yeri, ne de içerisine beni iki gün boyunca gülümsetecek bir cümle yazdığı kağıdın yeri değişmişti. Ve dün, dün beni Samira teyze aracılığıyla, annemden aldığı küçük bir izinle bir baloya davet etmişti. Hector'un haberi yoktu. Henüz. Ve tabii ki de gidecektim, yatağımın üzerindeki elbisenin başka açıklaması olamazdı zaten. 

''Bu ne amına koyayım?'' 

Sert sesini duyduğum an, daldığım yerden çektiğim bakışlarımı bana sırtı dönük olan adama çevirdim. Geniş omuzları gerginleşmişti ve muhtemelen kaşları çatılmıştı. 

Nemli saçlarımı, tarak olarak kullandığım parmaklarımın arasından bir kere geçirip gerginleşmiş yüzümü elimle yumuşatmaya ve suratıma kazınan sinsiliğin ardına sert bir ifade yerleştirmeye çalıştım. 

En sonunda, ''Odamda ne işin var?!'' diye sordum bir haftadır yanıma yaklaştırmadığım ona karşı. Anında bana döndüğünde, sertleşmiş çehresi ve parmak boğumlarının beyazlamasına neden olacak kadar sıktığı yumruğu dikkatimi çekti. Hızla ona yaklaşıp yumruk yaptığı elini açmaya çalıştım ve başarılı olduğum an buruşmuş kağıt parçası bakış açıma girdi. 

''Nasıl cüret edersin buna? Eşyalarıma ne hakla dokunursun?!'' 

Sesim fazla yüksekti. Sesim, benim istediğim şekilde yüksekti. 

SADECE SEN (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin