Yıllardır aldığı eğitimlere bir numara Tanem sonunda kendi ekibiyle bir göreve atanacaktır. Ansızın grubuna katılan üç oğlanı hesaba katmayı unutmasaydı tabii.. Tesisin en iyi ajanı Tanem ve patronun gizemli göz bebeği Kış... İlk görevde oluşan beli...
Canımın sıkıldığını belli ederek sordum. "Peki adınız ne?"
Kış'ın beni kaldırdığı danstan sonra zaten hoşnutsuz olan adamın giderek huzursuzlandığını görebiliyordum. Kafamda bu gece için kurduğum planlar olmasa onunla eğlenip, flört edebilirdim. Ama şimdi onu sadece oyunumdan önce biraz oyalanmak için kullanıyordum.
Git gide sabırsızlanmama rağmen bir yandan adını da merak ediyordum. Özgür Vural'ın bir adamı olmadığını çoktan anlamıştım ama yine de böyle bir davete girebildiği için kim olduğu bende gitgide merak uyandırıyordu.
Adam sonunda yeniden şansını denemeye karar vermiş olacak ki yüzüne yapmacık bir gülümse koyup sorumu yanıtladı. "Yusuf ve lütfen bana sen diye hitap et." Gereksiz samimiyeti hoşuma gitmemişti. Şarap kadehini yavaşça dudağımda gezdirdim. Kibirle dilimi damağımda şaklattım. "Kiraz ve lütfen bana siz diye hitap et." Bu sefer fena bozulduğunun farkındaydım.
Onun suçu yoktu ama ben dengesizdim. "Nasıl isterseniz." Cevap vermedim. Masada oluşan garip sessizliğe aldırmadan başımı Zeynep'e çevirdim. Kış ona planını hemen yetiştirmişti. Ne de olsa adam kontrol manyağı Tanem. Ne bekliyordun ki? Zeynep Özgür Vural ve adamlarının yanına sızmıştı ama pasif bir şekilde bekliyordu. Çünkü yüce baklagilin isteği bu yönde. (!)
Gözlerimi Kış'a çevirdim. Dışarıya sakladığımız silahları içeri sokması için Ateş'e işaret etti. Aslında işaret bile denilemeyecek kadar belirsizdi. Sadece iki parmağıyla boynunu sıvazlamıştı. Bunu görüp Ateş'in de aynısını yaptığını fark ettiğimde bir işaret olduğunu anlamıştım. Dışarıdan bir gözün anlaması neredeyse imkansızdı. Ateş hızla yanındaki kadından ayrıldı.
"Çantan." Kayıtsızca yanımdaki adama döndüm. "Çantan titreşti de. Birisi aramıştır diye söyledim." Adamın iğneleyici tonundan çok sıkılmıştım. "Teşekkürler Yusuf. Sıkıldım. Kendimi masama dönsem daha iyi." Açık sözlülüğüm karşısında afalladığını görebiliyordum. Masadaki gülün tek bir yaprağını koparıp yere attım. "İyi geceler." Davranışlarıma tamamıyla ters düşen sıcakkanlı ses tonum onu iyice şaşırtmıştı. Gülümseyerek hala titreşen çantama uzandım ve kendi masama ilerledim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sakince sandalyeye yerleştiğimde çantamın içinden telefonumu çıkarıp son mesajlarıma baktım. "Görev grubundan 1 yeni mesajınız var." İlk iş bu grubun ismini değiştirmeliyim. Gruba girdim.
"GÖREV"
Emir: Hedef harekete geçti.
Başımı telefondan kaldırıp Özgür'ün biraz önce olduğu tarafa döndüm. Kış'ın da dediği gibi Özgür kıpırdamamıştı ama etrafındaki adamlar azalmıştı. Hızlıca salonu taradım. En üst merdivende gördüğüm siyah takım elbiseli adam dikkatimi çekti. Kış kimlerin ayrılacağını bana söylememişti ama Ateş ve Emir biliyor olmalılardı. Ateş salonda olmadığından Emir'e döndüm. Bir kaç saniye önce merdivenlerde gördüğüm adamın durduğu yere bakıyordu.
