Aniden gelen ses ile arkama baktım. Elimdeki bulaşıkları bırakıp saçlarımı serçe parmaklarımı tek kullanarak geriye attıktan sonra; " Ay ne bağırıyorsun yine ne oldu!?" diye karşılık vermiştim. Hyunjin hızla yanıma gelip saçma sapan bir ruh halinde telefonu uzatmıştı.
" Bak şuna, valla ben öldürürüm bunu!"
Hemencecik havluyu alıp kurutmuş, sonrasında telefonu elinden aldığım sırada atılan hikayeye bakmıştım.
@christopher97: 14 saat önce:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~ Güzel gülümsemen hayatın boyunca yüzünü hiç terk etmesin miniğim. ⭐~
Telefonu daha fazla bakmama izin vermez gibi aldığı sırada ona baktım.
" Ee?"
" Ne hakla?"
" Hyunjin.."
" Hayır ya! Yapamaz böyle bir şey Yewon bizim kızımız tamam mı?! Bizim!"
" İstediğin kadar kabullenme, babası sonuç olarak. "
" Hayır. "
Masaya oturduğu sırada gözlerini devirdi. Hiç sevmiyor şu durumları.
" Ne oldu dün?. Ne dedi?"
" Bilmiyorsun sanki!"
" Biliyorum tabi ki salak mısın? Sadece söyle... Değişmiş değil mi?"
" Yani görünürde evet.. fakat bilmiyorum Hyunjin. "
" Ne istiyorsan onu yap bu sefer ses etmeyeceğim. "
" Ay çok sağol ya!"
" Ne demek, rica ederim. "
Gülerek omzuna vurduğum sırada bana sarıldı.
" Hadi Yewonu dışarı çıkaralım ne zamandır alışveriş yapmıyoruz."
" Çok yorgunum başka zaman.."
" Hayır! Bugün!!!"
" Tamam bağırma döverim seni. Nerede Yewon?"
" Ha içeride oturuyor."
" Tek mi bıraktın kızı?!"
" Yeni mi fark ettin cidden alışsın ayrıca? Ayaklarının üstünde durması lazım."
Hızla içeri kaçtığım sırada kahkaha atarak arkamdan geldi. Yewon koltukta uzanıyor, elindeki bebekle oynuyordu.
