Ep 4 - " Çıt kırıldım."

3.2K 341 604
                                    

-Seung-

Sabahın köründe, bildiğiniz köründe! çalan alarm üzerine hızla kalkıp dakikalar içerisinde hazırlandım. Bunlar gerçekten sadece dakikalarımı alsa da şimdiden aşırı yorgun hissediyorum. Dünkü olay sonrası...biraz garibim de? Haha.

Aynadan son kez kendime bakmış ve odadan öyle çıkmıştım. Anna'nın seslenişi üzerine aşağı inip iki günde ezberlediğim kuralları tekrar okudum ve kahvesini alıp yine yukarı çıktım. Ne yoğun bir hayat lan bu böyle! Üstelik dün gece Hyunjin'e olayı anlatıp dert yanacağım diye adam akıllı uyuyamadım.

Odasının önünde beklerken sonunda! Sonunda çıktı paşamız. Kahveyi elimden almış ve bir şey demeden ilerlemeye başlamıştı. Bir adımı benim iki adımıma eşitken hızlı hızlı yürüyüp arayı kapatmaya çalışıyordum.

" Ah bay Chris, günaydınlar!"

Düne rağmen hâlâ güler yüzlü bir şekilde konuşmak zorunda olmak beni çok sıkıyor cidden!

" Sanada.."

Aynı donuk ifade ile aşağı inerken onu takip ettim. Dünde böyleydi, hayır nasıl? Nasıl öyle zevk dolu bir anın içersinde bile hiç istifini bozmazsın be adam! Neyse neyse daha fazla dünle ilgili konuşmak asla istemiyorum!

Sehun yanımıza geldiği sırada ben ne dediklerini asla anlamazken konuşmaya başladı! E benim işim ne o zaman!?

" Bay Chris... Öncelikle günaydın, programı Seungmin'e atıyorum, size anlatacaktır. Gelen mallar için depoya gidiyoruz."

" İyi, gidin.. sorun çıkarsa haberim olsun. Seungmin?"

Sonunda adımı duymam ile hızla ona baktım, spor salonuna girmeden hemen önce bana döndü " Gel benimle ve programı anlat. Sehun sen gidebilirsin..."

Sehun önünde saygıyla eğilmiş ardından hemencecik gitmişti. Onunla birlikte spor salonunda girdiğim anda elimdeki kocaman tableti açmış ve bana yeni yeni gelen o acayip programı okumaya başlamıştım.

Kendisi de bu sırada kahvesini bırakmış  ve spora başlamıştı. Of şuan nasıl görünüyor bir bilseniz!

" Spordan ve atıştan sonra kahvaltı dışarda bay Lee ile yapılacak. Önemli bir mevzu olduğu için sizinle yemek istediğini söylemiş...
Şirketlerin genel durumu kontrol edilecek..
Olası bir durumda görülmeye gidilecek.
Yıllık sözleşme ve senetler gözden geçirilecek, gereken neyse yapılacak.
Gelen malların kontrolü bildirilecek.
Yeni silahlar teslim edilecek..
Geçen sefer sonraya bırakılan Yohan işi halledilecek."

Sonuncusu başta olmak üzere hiçbirinden hiçbir bok anlamadım. Bu nasıl program böyle, hayır yani yediğini içtiğini yazmışlar. Tuvalet saatlerini de belirleyip o sırada dışarı çıkaralım isterseniz?! Bu ne böyle. Kesinlikle kendisi hazırlamış.

Ona baktığım sırada çektiği şınavı bırakmış" Telefonumu getir." diye resmen emretmişti. Ah ah... Şu emir kipleri.

Masaya bıraktığı telefonu alıp hızla yanına geldiğimde elimden almış bir iki işlem sonrasında tekrar bana vermişti.
Ekranda gördüğüm " Lee Min." yazısı kim olduğunu anlamamda yardımcı oldu. Teşekkürler.

Birkaç saniye sonra açılan telefonun ardından onlar bir süre konuştu. Ay o ne canice planlardı onlar... Beyefendi Yohan işini yarına bırakmak istediğini bugün adam öldürecek modda olmadığını söyledi? NE BİDE BUNLARI KEYFİNE GÖRE Mİ YAPIYORSUN CANİ!

Atış yapmaya giderken benim de gitmem zorunluymuş! Silah seslerine kulağım dayanır herhalde ya...
Arabadan indiğimiz sırada peşinden koşma anım tekrar başladı... Bir dur be adam! Bir arkana bak bu çocuk öldü mü kaldı mı!

ARES - °ChanMin° Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin