Her Zaman Sen -YİZHAN

WANG Aİ

Dört ay sonra...

"O nerede?"

Tekrar acılı bir tıslama geldi ve eşine bakarken Yibo'nun soğuk, altın rengi gözleri siyah endişe havuzlarına dönüştü.

"Bekle havai fişek. Geliyor. Bir dakika daha."

Zhan başını salladı ve Yibo, Zhan'ın elini sımsıkı tutarak, eşinin başındaki teri sildi. Zhan tekrar acı içinde haykırdı ve Lan üyeleri, Alfalarının gırtlağından çıkan tüyler ürpertici hırıltı karşısında irkiliyordu.

"Lan bölgesinden dışarı adım atmayacağı açıktı. O NEDEN BURADA DEĞİL?"

"Yi...Yibo, sakin ol", diye ısrar etti Zhan ve Yibo, gülümsemeye çalışarak eşinin alnına bir öpücük kondurdu.

"Sakinim havai fişek. Kahrolsun ki sakinim! Eğer öyle olmasaydım, evin içindeki bu pisliklerin kanları ve kırık kemikleri her yerde olurdu. Ben inanılmaz bir şekilde  sakinim!!!"

"Hayır. Değilsin ve senin paniğe kapıldığını görmek Zhan için iyi değil, Yibo."

Zhan tekrardan acıyla inlerken Haikuan ve Yibo'nun gözleri korkuyla açıldı. Ağzından özürler dökülüyordu, Zhan'a baktı ve eşine güvence vermek için gülümsemeye çalıştı.

"Sakin olacağım. Üzgünüm. Çok üzgünüm bebeğim."

Zhan'ın gözleri sımsıkı kapandı ve acı tekrar boğazına saplandı, o kadar yüksekti ki Yibo tamamen kendini kaybetti.

"Li Xiao'yu buraya getirmezseniz hepinizi tek tek öldürürüm. Lanet parça-"

"BURADAYIM!!!!" diye bağırdı Li Xiao odaya girerek.

Yibo'nun kızını dünyaya getirmek için bu adama ihtiyacı olmasaydı, Yibo herifin gırtlağını sökerdi.  Doktor, öldürücü bakışları görmezden
geldi ve ona yöneltilen gözlere kaşlarını çattı. Ardından Zi Yi ve diğer meslektaşlarından biri olan Chu Yan, onu kontrol etmek için Zhan'ın yatağının başına geldi.

"Kahretsin! Acıyor!",diye tısladi Zhan ve Yibo, eşi acı çekerken ona göre hiçbir şey yapmayan doktorlara dik dik baktı.

Zi Yi, Zhan'ın hayati organlarını kontrol etti ve kararı vermek için başını salladı.
"Zamanı geldi. Ben her şeyi hazırlayacağım A-Xiao. A-Yan, sen de antiemetikleri ve spinal bloğu al. Yibo, ummm... dışarı çıkman gerek."

Yibo'nun boğazından bir hırıltı koparken  Xuan ve Haikuan, Yibo öfkesini kaybetmeden hemen önce kollarıyla onu sardı.

"Eşim acı çekiyor ve onu bırakmamı mı istiyorsun?"

"Bırak işlerini yapsınlar Yibo. Dışarı çıkman en iyisi."

"KALIYORUM!"

"Yibo... Zhan'ın durumu kırılgan, bebeği normal şekilde doğurtamayız. Bir ameliyat yapmamız gerekecek. Zhan'ı acı içinde görmeye dayanamayacak kadar gerginsin ve Zhan'ın kanının kokusunu alırsan her şey daha da kotu hale gelecek. Bunu yapamayız. kaybetme riskine giremeyiz."

"Kalıyorum" dedi Lan Alpha tekrar, sözleri kesinlik ile çınladı.Zi Yi, arkalarından bir hırıltı geldiğinde Alfa ile konuşmak için tam da agzini açmıştı.

"Ya kalmasına izin verirsin ya da onu buradan atarsın,  ikisi de umurumda değil. Ama bana hemen şimdi yardım etmezsen, seni paramparça edeceğim."

Zhan'ın gözleri tehditle kehribar renginde parladı. Yibo havai fişeğinin sözlerini duyan doktorların onu dinleyeceğini biliyordu bu yüzden yerinde kıpırdamamayı seçti.Herkes işine koyuldu ve Yibo'nun yerinden kıpırdamayacağına karar veren diğerleri kalmasına izin verdi.