BİR ÇATIŞMA

119 16 17
                                    

"Tianyu'nun adamları bunu birkaç gün önce bir kulüpte duymuş. Daha öncekiyle aynı, yeni bir şey değil ama bilmen gerektiğini düşündüm. Bazı aptal salaklar Lan bölgesine saldırmayı bile önermişler", dedi Xuan ve Yibo yanıt olarak başını salladı.

"Anladım. Guo Cheng'e gruba göz hapsinde tutmasını söyle. Harekete geçen olursa bana haber ver. Kimsenin kapılardan geçmediğinden emin ol Xuan. Benim haberim olmadan kimse Lan bölgesine giremeyecek. Kim olursa olsun umrumda değil."

Baş Uygulayıcı, Alfa'sının gergin olduğunu bilerek başını salladı. Böyle bir zamanda Lan kurtlarının hiçbiri hata yapmayı göze alamazdı.

"Bir şey daha. Xie Yili, babasının birlikte sorun yaşadığımız Alfa sürüsünden bazılarıyla buluşmuş. Henüz tüm isimleri bilmiyorum ama Zheng'ler onlardan yana olabilir. Geri adım atacaklarını ummuştum ama görünüşe göre pumalar bizimle dövüşmeyi planlıyor Yibo."

Yibo'nun çenesi kasıldı ama ona bakan Haoxuan, Alfa'sının gözlerinde savaşmak istediğini anlamasına neden olan kötü niyetli bir parıltı gördü. Bu asla iyi bir şey değildi. Alfa'sı sadist ruh halindeyken hemde Yibo'nun acımasızlığının Lan'ların lehine olacağı zamanlardan biriyken. Durum çok kötü olurdu.

"Onları takip etmeye devam edin ve bana Xie Chong'un tarafını tutmayı planlayan Alfaların isimlerini getirin. Onlarla kendim konuşacağım. Ve bunların hiçbiri Zhan'ın kulaklarına ulaşmamalı. O zaten yeterince üzülüyor. Onun endişelenmesini istemiyorum. Anlaşıldı mı?"

"Anlaşıldı."

Uygulayıcı ofisten ayrıldı ve öfke kontrolünü ele
geçirirken Yibo'nun gözleri karardı ama kendini kaybetmek yerine sakinleşti.Geçen haftaki parti gününden sonra Yibo, söylentilerin bir rüzgar gibi esmeye başlamasının an meselesi olduğunu biliyordu. Alfalar, haydutları görünce bariz bir şekilde rahatsız olmuşlardı ve Yibo, adamların kendisine sorun çıkarmasını bekliyordu.

Haydut olan kurt sürülerinin insanlıklarını tamamen terk ettikleri ve yırtıcı olmayı seçtikleri iyi bilinen bir gerçekti. Avlanma ve öldürme her hayvanın içgüdüsünde vardı ama şekil değiştirenler için insan olan tarafları onları tam bir canavar olmaktan alıkoyuyordu.

Haydutlar acımasızca avlanmayı seçmişler daha önce hiçbir Alfa'yla işbirliği içine girmişlerdi ama Yibo ile olan durumları tam tersiydi. Yibo, tehlikeli olduğu için ün kazanmıştı ve bunun nedenlerinden biri, haydutları kendisine boyun eğdirmiş olmasıydı. Kimseye cevap vermeyen canavarlar, Yibo'ya bağlılık yemini etmişti üstelik Alfalar şimdi bunu bir tehdit olarak görüyordu.

Kimse Yibo'nun sürüsüne karşı çıkmaya cesaret edemiyordu çünkü Yibo'nun kurtlarının gaddar olduğu biliniyordu ve bu yeterli değilse, bile kendi emrinde haydutları vardı. Yani Yibo onları suçlayamazdı. Bu haydutlar güce karşılık verirdi ve Yibo'nun sürüsünün daha da güçlendiğini gören düşmanları sinirlendi.

Yibo'nun telefonu çalarken ekranda Xize'nin adının gören Yibo cevap verdi. Arama bağlanır bağlanmaz,
"Ne buldun?" diye sordu ve vampirin kıkırdadığını duydu.

"Nezaket için zaman yok, ha? Peki bende bir şeyler var. Xie Chong'un yemek yemeyi tercih ettiği bir yer var. Tüm karanlık işlerini hallettiği sessiz bir yer. Sana adresi göndereceğim."

Yibo sesini yeniden duyana kadar vampir bir süre sessiz kaldı. Safkan,
"Onunla yüzleşmek istediğinden emin misin, Yibo?" diye sordu ve Yibo mırıldanarak yanıt verdi.

"Zhan'ı incitmesini beklemeyeceğim, onu hazırlıksız yakalamak istiyorum. Onu bizzat uyarmak için bunu yapmalıyım."

"Zhan bu konuda ne düşünüyor?" diye sordu Xize ve Yibo, Zhan ile birkaç gece öncebyaptıkları çirkin tartışmayı hatırlayınca yüzünü buruşturdu.

Her Zaman Sen -YİZHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin