GECENİN AY MAVİSİ

SAHİPLİK

Şarkılar:
Duncan Laurence-Arcade, Cem Adrian Derya Bedavacı-Viran, Erika Lundmoen-outro, Can Ozan Damla Eker-Öyle kolay âşık olmam, Lana Del Rey-West Coast

Duyguları olmayan bir adama duyguları hissettiriyorsun. Ama ya o adam senin duygularının yok olmasına neden olursa? Bu o adamın seçimine bağlıdır.

Alen ardına bile bakmadan giderken daha yeni yeni kendime gelmemi sağlıyordu çeneme doğru süzülen göz yaşım. "Alen!" Diye bağırarak koştuğumda o kadar hızlı koşmuştum ki Aldakar'ın birşey söylemesine bile fırsat bile vermemiştim.

Alen görüş açıma girdiğinde daha da hızlı koştum. "Alen!" Diye bağırdığımda yönünü bana döndü. Koştuğumu gördüğünde olduğu yerde durmuştu. Hızımı yavaşlatıp karşısında durduğumda kaşları çatık bir şekilde bana baktığını gördüm.

"Neden koşuyorsun? Ya düşsey-" sözünü yarıda kesti ve karşısında nefes nefese duran bana baktı. "Her neyse." Diyerek tekrardan yürümeye yeltendiğinde iki elimle bileğinden tuttum.

"Alen yemin ederim ki senin anladığın durumda bir şey değildi. Ben sadece senin neden böyle olduğunu merak etmiştim, sana sorsam cevap vermezdin ama belki abine sorarsam cevap verir diye düşündüm. Senin rahatsız olacağını düşünmedim. Özür dilerim."

Nefesler içinde söylediğim şeylere fiziksel olarak hiçbir tepki vermemişti. Gözlerimi bileğinden gözlerine çevirdiğimde bana önce ki günler gibi bakmıyordu. Hiçbir duygu yoktu gözlerinde, boşlardı sanki karşısında hiç tanımadığı bir insana bakıyor gibiydi o buz mavisi gözleri.

"Dediğim gibi, yanıt bulmak isteyen her yerde bulur sadece doğru yerlere bakması yeterliydi." Gözlerini iki elimle tuttuğu bileğine indirdi. "Sen sana söylemediğim her şey için ona gideceksen sana benim vereceğim bir yanıt yoktur." Bileğini ellerimin arasından çekti. "Bir dahakine ona değil de önce bana sorsan iyi olur," ben bileğini çektiği ellerime bakarken o devam etti. "Tabi bir daha bana, beni merak edeceğin kadar yaklaşmana izin verirsem." Dediği şeyle gözlerim anında yaşarırken bakışlarım bir anda ona çevrildi.

Duyduğum şeyler gerçek miydi? Sadece abisine onun hakkında birşey sordum diye benimle bir daha iletişime geçmeyecek miydi? Bir daha gece kızı ya da rüya güzeli demeyecek miydi? Peki ya o gece mavisi gözleri? Onları bir daha asla göremeyecek miydim?

"Ben," dedim duyduğum şeylere inanamayarak. "Ben sadece bir cevap-" sözümü bitirmeme izin vermedi ve bir anda kesti. "Buldun mu bir cevap? İstediğin cevabı verdi mi sana?" Gözleri bir anda öfke ile dolup taştı. Vereceğim cevabın ya da yapacağım açıklamanın hiçbir önemi yoktu şuan onun için çünkü çok öfkeliydi.

"Alen ben-" "Alen deme bana! Ne Aleni?!" Ellerini bir yere sığdıramıyormuş gibi hareket ettirdi. Tam benim başıma doğru hareket ettirdiğinde aniden durdu. Yaptığı hareket şaşkınlığıma eklenmişti.

Ellerini sertçe indirdi ve yüzüme doğru eğildi. "Artık hayatında bana Alen diyecek bir anın olmayacak." Başımı tekrardan iki yana salladım göz yaşlarımın eşliğinde. Birşey dememe izin vermeden arkasını döndüğünde sert adımlarla hastanenin binasına girdi.

Sadece abisine onun hakkında bir soru sorduğum için kendini hayatımdan tamamen çıkartmıştı. Canımı en çok acıtan ise bunu gözünü kırpmadan, tereddütsüz bir şekilde yapmıştı. Evet Alen bana hiçbir fiziksel zarar vermiyordu ama ruhen çektirdiği acıların haddi hesabı yoktu.

"Her yanıtın bir bedeli vardır yavru kız." Aldakar'ın arkamda ki varlığı ve sesi bile gözlerimi binaya girdiği kapıdan çekmemi sağlayamamıştı.