00900

108 15 6
                                    


*


"Arabamın hesabını soracağım sana, unuttum sanma." Dedi Taehyung aşkılettam müdürün odasından tin tin yürüyerek çıkarken. Unutsa şaşardım zaten. Aman iyi ki bir arabası var bunun da.. paşa paşa çizdiğimiz yerin parasını öderiz bizi iki çizikle mi korkutuyon sen Taehyung beyi..

Ayrıca 'biz' dediğim de kimsek artık, görüyor musunuz kişiliğimde çoğaldı.. bir tane Gguk bu dünyaya yetmiyordu bende çoğalmaya karar verdim artık ben değil, biz varız!

"Bunca şey yaşadık şu odanın içinde, bak şurada ya şurada yaşanılanlara saygın olsun be adam.. hiç mi vicdanın sızlamadı bana bunları söylerken, oysa ne çok şey yaşadık şu odada, insanlık ölmüş gerçekten.." odada yaşananlardan sonra hiçbir şey olmamış gibi bahçeye dönmeye çalışıyorduk, ailelerimiz gitmiş okul müdürü de çıkışını yapmıştı ve biz de müdür yardımcısından cezamızın ne olacağını öğrenip, iki saat ondan nasihat dinlemiştik.. cık cıklayarak arkasından yürürken söylediklerimle durup bana garip bakışlar attığı için önüne geçmiş bulundum. "Sen ne anlatıyon Gguk?"

"Kuşlar ne güzel öpüşüyor bak." Dedim camlı kapıdan görünen ağaçları ona göstererek, oysa kuş bile yoktu orada.. Koridorda onu beklemeden yürüyüp bahçeye çıkmak için bir adım attım, hayır beklesem akşama kadar dikilirdik herhalde orada, ay beklese miydim acaba? Belki derdim 'bak Taehyung aşkım kuşlar öpüşüyor hadi bizde öpüşelim' ama diyemedim.. Tam geri dönüp Taehyung'un yanına doğru yürüyecektim ki arkamı döndüğüm an ona çarpmam bir oldu. Bunu beklemediğim için bir an sendeledim ve gerçekten popomun üzerine düşüp en değerli varlığımı kaybedeceğimi düşündüm, yani popomu. Ama beklediğim gibi olmadı.

Neden olmadı?

Çünkü haşin erkeğim kaslı kollarıyla beni kendine yapıştırıp düşmemi engellemişti. ARKADAŞLAR DUYDUNUZ MU? HAŞİN ERKEĞİM BENİ KENDİNE YAPIŞTIRIP SARILDI BANA, DİYORUM İŞTE BANA AŞIK BU ÇOCUK.

O kadar yakın duruyorduk ki bir an yaklaşıp dudağına minik bir öpücük kondurmak istedim, aramızdaki mesafe sadece bir burun boşluğuydu, öyle yapıştırmıştı beni kendine. Ama sonra aklıma ilk kez Taehyung'u öpmeye çalıştığım zaman yaşadıklarım gelince vazgeçtim, bahanem bu aslında vazgeçmezdim yoksa..

"Yavaş.." dedi fısıltı şeklinde, beni kalpten götürür bu çocuk böyle konuşmaya devam ederse.. "özür dilerim.." dedim aynı onun gibi fısıldayarak, şu an zaten sesli bir şekilde konuşmak istesem bile sesim çıkmazdı öyle bir içimi eritmişti ki.. konuşmayı bırakın nefes almak bile aklıma gelmiyordu şu an.

"Hep böyle sakar mısın sen?" Dedi belimdeki kolları daha da sıkılaşarak, ne yapmaya çalıştığını gerçekten anlamıyordum şu son zamanlarda ama bu durumdan inanın bir gram şikayetçi değildim. "Hı hı." Dedim kocaman olmuş gözlerimi gözlerinden ayıramayarak. Kollarımın ikisi de aramızda onun göğsünün üzerinde sıkışıp kalmıştı ve bir çocuk gibi ona sığınmış şekilde duruyordum kolları arasında, dışarıdan bizi görsem düşüp bayılırdım bu arada. Ve emindim ki kollarının arasında kaybolmuştum şu an. Keşke Taehyung, keşke hep böyle sarıp sarmalasan beni..

"İyi misin sen?" Diye sordu bu kez, benden cevap alamadığı için biraz şaşırmış gibi duruyordu çünkü bilirsiniz ki dünya yansa ben saçma sapan espriler yapıp boş boş konuşmaya devam ederim.. ama şu an dilim tutulmuş gibi, konuşmayı unutmuşum gibi sadece Taehyung'u izliyorum, hem de kolları arasında..

"Gguk?" Israrla adımı söyleyip benden bir cevap bekledi ama tepki veremedim, far görmüş tavşan misali kalakalmıştım. Bana bir şey olduğunu düşünüp belimde sarılı olan kollarını ayırdı benden, öyle bir boşluğa düştüm ki o an.. sanki kolları oraya aitmiş gibi bir his oluştu içimde, sanki benim bedenimin sahibi onun kollarıymış gibi.  Sırtımdaki kollarını çektiği an bedenim ürperdi, sanki biri sırtımdaki kanatlarımı koparmış gibi..

"Hey!" Elini gözlerimin önüne çıkarıp sağa sola sallama başladı bu kez, "beni korkutuyorsun haberin olsun."

"İyiyim.." dedim öksürerek, "iyiyim, iyiyim çok iyiyim, ne diyordum en son ben.." arkamı dönüp bahçe kapısından çıkmak için bir adım attım öne. "Durur musun iki dakika sen." Çıkmama izin vermeyerek kolumdan kavradığı gibi kendine döndürdü beni Taehyung.

"Neydi o?" Diye sordu kolumdaki elini çekmeden, bir an bakışlarım eline kaymış olsa da nefesimi düzenleyerek kafamı ona çevirdim. Benden bir açıklama bekliyordu ve haklıydı da.. çocuğu yine korkuttum işte.. aptal gibi suratına konuşmadan bakarsan ne olacaktı ya, ne bekliyordun aptal Gguk.. senden nefret ediyordu zaten bir de şimdi seni deli sanacak..

"Ne neydi?" Anlamamış gibi yaparsam belki sormaktan vazgeçer diye düşünmüştüm ama çok işe yaramadı bu düşüncem.

"Az önceki." Dedi kısa ve öz bir şekilde soruyla karışık cümle kurarak. "Hiç." Dedim aptal gibi sırıtmaya başlayarak, zaten çocuk az önce benim deli olduğumu düşünmeye başladı şimdi de bu düşüncesini aptal davranışlarımla pekiştiriyorum.. aferin bana hani alkışım..

"Şeydi o, şey.." aklıma söyleyecek bir şey gelmeyince en iyi yaptığım şeye sığındım.. "şey oldu, bak söyleyeceğim ama bu aramızda kalacak tamam mı kimsenin öğrenmemesi lazım, özellikle de onun.." bunu derken sanki gizli bir şey söylüyormuşum gibi hafiften ona yaklaşıp elimin tersiyle ağzımın kenarını kapattım, bide bakışlarımı gökyüzüne çevirip sanki biri beni dinliyormuş ve beni görüyormuş gibi hissetmesi için hareketler yapmaya başladım. Keşke bana nasıl bakışlar attığını görebilseydiniz.. "Bak ben paralel evren dediğimiz şu şey var ya orada da arada sırada bulunabiliyorum tamam mı? Evrenler arasında gezintiye çıkabilme özelliğim var benim, bir sürü hayat deneyimledim ben böyle böyle gizli güçlerim var yani benim.." ciddi ciddi durmuş şaşkınca beni dinliyordu şu an ve tam bir bebek gibi duruyordu önümde, öpmemek için içimde verdiğim savaşı bir görseniz her tarafıma madalya takardınız.. "az önce yaşanan o şey de evren değiştirdiğim içindi, bir kaç dakikalığına başka bir evrene geçiş yaptım o yüzden sana cevap veremedim, konuşamadım.."

ARKADAŞLAR ÖNÜMDE YAŞANAN ŞU KOMEDİYİ GÖRMENİZİ O KADAR ÇOK İSTERDİM Kİ.. Taehyung'un bana önce korku dolu gözlerle bakması, ardından ne saçmalıyor bu avanak bakışlarını takınması ve hemen ardından geri zekalı bir avel bu bakışları atması tam tamına on saniye sürdü.. o kadar komikti ki....

"Bende durmuş seni dinliyorum burada.. iki dakikamı geri ver lütfen bana Gguk hemen.." saçlarımı karıştırıp daha önce hiç görmediğim bir gülümseme yerleştirdi suratına.. BEN BİR KEZ DAHA AŞIK OLDUM.

"Doğruları söylüyordum neden inanmıyorsun?" Dedim odağımı dağıtmak için, ona biraz daha bakarsam kendimi kaybedebilirdim çünkü..

"Ben sana araba dedim, unuttuğumu sanma dedim.." beni kolunun altına sıkıştırdığı gibi bahçeye doğru yönlendirdi ve şu an yaşanan şeyi bir kez daha sorguladım. Ben benden nefret ettiğini düşünürken onun bana böyle yaklaşması şu son zamanlarda çok garipti.. kalbim her yerimde patır kütür atıyordu şu an ve elim ayağım tir tir titriyordu hâlâ. "Senin bana söylediğin şeylere bak.. farklı bir evrenmiş.. ben de var mıyım peki o diğer gezdiğin evrenlerde?" Diye sordu bana yukardan bakıp.

"Senin olmadığın bir evren benim için bir seçenek değil." Dedim bir anda boş bulunup. Ne dediğimi, düşündüğüm şeyi sesli söylediğimi söyledikten sonra fark etmem yine şaşkınlıkla dönüp kolunun altından ona bakmama neden olmuştu ama onun da bana şaşkınlıkla bakıyor olması ortamın daha da tuhaf bir hale bürünmesini sağlamıştı..

Ama doğruyu söylemiştim ve bunun için hiç ama hiç pişman değildim.. eğer evrenler arası dolaşabilme yeteneğim olsaydı gerçekten ki yok böyle bir yeteneğim.. olsaydı gittiğim tüm evrenlerde, gezdiğim tüm gezegenlerde yine onu bulur, yine onu seçerdim. Yine onu çok sever, yine ona aşık olmayı dilerdim. Benliğimi dahi yitirmiş olsam gittiğim yerlerde, hatırladığım tek şey o olurdu. Kendimi bile unutsam, unutmayacağım tek şey Taehyung'du..

BİR TAVŞAN VARMIŞ KAPLAN AVINA ÇIKMIŞ | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin