004600

40 4 0
                                    


*


Ay ben size neyi anlatmadım biliyor musunuz? 

Tahmin ettiniz mi? edemediyseniz söyleyeyim hemen, yormayın kendinizi. TETE'MLE KURABİYE YAPTIĞIMIZ GÜNÜ ANLATMADIM ARKADAŞLAR!!!! Nasıl unuturum bunu, durun hemen anlatacağım. 

En başından anlatacağım, okul çıkışından yani. Müdürle konuştuktan sonra iki dersimiz daha vardı, ayrı ve sıkıcı geçen iki dersin sonunda tüm derslerimiz bitmiş ve biz de birbirimize kavuşarak evin yolunu tutmuştuk. Ay o kadar güzel ki okul çıkışlarında el ele yürümek, biliyorsunuz ben daha ilk başlarda bu yolda tek başıma döne döne yürürken Taehyung beyimin arabasına çarpıp arabasını çizmiştim o da ısrarla yaptır arabamı deyip durmuştu.. ne bileyim ben o zaman bu çocuğun bana yanık olduğunu.. neyse merak etmeyin ben yaptırdım o zaman onun o sevimsiz arabasını, her neyse konumuz bu değil neden bunu söylediysem.. heh, şimdi de tek başıma yürüdüğüm o yolu sevgilimle el ele yürüyorum, bunu söyleyecektim.. Arabasıyla gelmiyoruz, yürümeyi tercih ediyoruz her sabah ve her akşam.. çünkü çok güzel oluyor onunla yürümek. 

"Kurabiye için malzememiz var mı bizim kurabiyem?" yolda yürürken aniden durup bana dönmesiyle ufak bir şaşırsam da ondan kısa olan boyumla karşısında düşünceli gözlerimi dikmiştim üzerine, -boy detayını verdim çünkü bence dışardan bizi gören biri için çok şirin gözüküyoruz- "bilmiyorum ki.." dedim mırıldanarak ki gerçekten de bilmiyordum.. "Sanırım bizim evde de yok güzelim.." minik tebessümüyle konuşup tüm kalbimi fethetti yine bakın.. 

"Annemi arayıp sorayım, belki bizim evde vardır." boştaki elimi arka cebime atarak telefonumu çıkarmak istemiştim ama Taehyung izin vermedi, "arama boş ver, gidip kendi malzemelerimizi kendimiz alalım." arka cebimde tuttuğum elimin üzerine kendi elini koyup telefonumu almamı engellemişti, yani dolaylı yoldan eli popomda duruyor şu an.. hayırlı işler Taehyung beyi.. 

"Alalım.. kendimiz.." dedim yutkunarak, elini oradan çekmesi gerekiyordu.. hayır çekmese de olur tabi, ama okulun önündeyiz, daha uzaklaşmadık.. etrafımızda insanlar falan var.. ayıp.. "hadi kendimiz alalım gidip markete.." kurduğum devrik cümle yüzünden arkamdan kıkırdadığını duymuştum, ondan uzaklaşıp yoluma devam etmek için bir adım attım, elinden kurtulup öne adımladığım sıra bu sefer parmaklarını telefonumun olmadığı diğer cebime sokarak geri çekti beni, bir an neye uğradığımı şaşırsam da dengemi sağlamak adına geri gittiğimde kendimi ona yapışık buldum, hem de eli arka cebime tamamen girmiş bir şekilde. 

"Taehyung.." zorla yutkunarak ona döndüğümde sırıtarak bana baktığını gördüm, benimle uğraşmayı çok seviyordu bu çocuk ki bende çok seviyordum zaten.. "Taehyung'un yesin seni.." dedi şapşal, kendiyle birlikte beni de yürütmeye başladığında yavaşça yürüdük o şekilde, eli popomda yürümek biraz garipti.. "Elin çok yanlış yerlerde şu an.." dedim çenesinin altından ona bakarak, birbirimize yapışık yürüyorduk ve çok tatlıydık. BU KESİNLİKLE AMA KESİNLİKLE TARTIŞMAYA KAPALI BİR KONU! bitmiştir. 

"Bence olması gereken en doğru yerde şu an." dedi sırıtarak, sırıtmanı yesinler senin çocuk. "Sen öyle diyorsan.." dedim ona karşılık, yavaştan ayak uydurmaya başlamıştım hareketlerine, utangaçlığı bir kenara bırakıp onunla yaşayabileceğim her şeyin tadını çıkarmak istiyordum. 

"Ne alacağımızı biliyor muyuz biz?" diye sordu çok güzel bir soru sorarak, kaldırımda yürümeye devam ederken kurabiye için hangi malzemelerin kullanılacağını düşünmeye başlamıştım, "ne alabiliriz ki Tete.. kurabiye bu, içine domates koyacak halimiz yok ya.." bence haklıyım, popomda hissettiğim parmaklardan anladığım kadarıyla da haklıyım herhalde.. cebimde eli rahat durmuyor ki, parmakları sürekli hareket halinde.. fesat düşünceleri aklınızda silin lütfen.. sadece, oyun oynuyor.. 

BİR TAVŞAN VARMIŞ KAPLAN AVINA ÇIKMIŞ | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin