0.1

12.3K 288 52
                                    

Arkadaşlar selam hepinize. Okumaya başlamadan burayı okursanız çok sevinirim. Hayatımda ilk defa bir kurgu yazıyorum eksiğim olan birçok yer olabilir. Bu yüzden şimdiden kusuruma bakmayın.

Ayrıca ben bu hikayeyi geçen sene yazmışım o zamanlar çok aile kurgusu okurdum. Bir ara wattpadi bırakmıştım ve taslaklarımda böyle bir hikaye olduğunu tamamen unutmuşum. Birkaç düzenleme yaparak arkadaşımın gazıyla hikayeyi yayınlıyorum. Hakarete girmediği sürece her türlü eleştirinize açığım.

Umarım beğenirsiniz. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum🫶🏻

Hilâl Sönmez

Şuan ne söylemem gerektiğini gerçekten bilmiyordum. Doktorun elinde tuttuğu kağıdı bir hışımla çektim. Titreyen ellerim ve yaşlı gözlerim yüzünden kendimi yanlış okuduğuma ikna etmiştim.

Ama kulaklarım öyle söylemiyordu. 16 senelik hayatım tamamen bir yalandan ibaretti. Karşımdaki adamla kadına baktım. Adam heralde gerçek babam oluyordu.

Bana normal bir ifadeyle bakıyordu ancak yanındaki kadın resmen nefretle bakıyordu. Harika! Sanki annemin yokluğu ve babamın soğukluğu yetmiyormuş gibi birde bu kadınla uğraşacaktım.

"İsterseniz hiç uzatmaya gerek yok, herkes kendi çocuğunu als-

"Ben kardeşimi kimseye vermem! Yaptığınız gerizekalılığın bedelini yıllarca kardeşim ödedi. Çok kolaymış gibi fikir sunuyorsun!" Hiddetle konuşan Can abime baktım.

Eğer o olmasaydı çoktan ölmüş olurdum. Bunca zaman ne yapsam hep arkamda durmuştu. Beni çok kısıtlardı, dışarı çıkmam tamamen yasaktı. Sadece Can abimle çıkabilirdim ama benim iyiliğim için yaptığını biliyordum.

"Ben babamı istiyorum. Yani gerçek olanı." Karıştırıldığım kız buydu sanırsam.

Kafamı kaldırıp ona baktığımda bana acıyarak bakıyordu. Aslında şu an gerçekten acınacak haldeydim. Bitmiş duruyordum ama o da acınıcak haldeydi. Aynı şeyleri ikimizde yaşıyorduk.

"Bence herkes kendi çocuğunu alsın ve kapansın konu. Can, oğlum sende boş yere zorluk çıkma, yapabileceğimiz bir şey yok." Babamdan tamda bu tepkiyi bekliyordum aslında. Ama yinede içimde bir şeyler kırılmıştı belki şimdi sevgisini görürdüm umudu vardı. Sonuç yine hüsrandı.

"Pekala, İrem görüşürüz kızım. Serhan uzun süre oldu görüşmeyeli umarım bir uzun süre daha görüşmeyiz." Diyerek ayağa kalktı yeni babam. Fazla hızlı kabullenmemiş miydi yoksa bana mı öyle geliyordu.

Yanındaki kadın hızla kızına sarıldı. Gözleri dolu doluydu. Demek ki annesi tarafından seviliyordu. Bende annem tarafından çok sevilirdim. Kader onu benden alana kadar.

"Abiciğim, bak bana. Seni kendi ailenle göndermek zorundayım. Ama eğer herhangi bir sıkıntı çıkarsa emin ol seni o şerefsizlerin eline bırakmam." Dediğinde gözlerim büyümüştü.

Nasıl beni onlara verecekti. O kadının bana karşı olan nefretini görmemiş miydi? Babamdan alışıktım aslında böyle şeylere. Ama onun ne yapabileceğini, neye sinirleneceğini biliyordum. Ama onlarınkini hayır.

Hem o evde abim beni her şekilde korurdu. Koruyamadığı günlerde çok sıkıntı değildi. Zaten elinden geleni yapıyordu benim için. Babam üstüme gelmesin diye çok uğraşırdı.

"Vedalaştıysanız, kızımı alıp gidebilir miyim?" Diyen biyolojik babama baktım. Kızım dedi bana?

"Pekala, sizinle özel olarak konuşsak olur mu?" Diye sordu abim babaya. Babam diyemezdim daha o adama.

Ne konuşacaklarını tahmin ediyordum. Benim Türkçe çok bilmiyor olmamı. Aslında biliyordum ama konuşmak konusunda çok zorlanıyordum. Ben 3 yaşımdan 14 yaşıma kadar annem ve abimle birlikte İtalya'da yaşıyordum. Babamın geçirdiği kaza sonucu gelmek zorunda kalmıştık. Oturduğumuz yerde aşırı zorbalık görünce azıcık olan türkçemi asla kullanmamaya başladım.

Bende belli bir süre sonra abim harici kimseyle Türkçe konuşmamıştım. Zaten arkadaşım yoktu o yüzden konuşamamak çok sıkıntı değildi. Abim benim konuşurken zorlandığımı bildiği için İtalyanca konuşurduk sürekli. Annemi kaybettiğim zamandan beridir dışarı abimsiz çıkmazdım. O yüzden konuşmaya ihtiyacim olmamıştı.

Şu an bu durum benim için o kadar zor olmuştu ki. Keşke hayatımın sonuna kadar abimle yaşamaya devam etseydim.

Gerçek babam abimle dışarı çıktığında annem olması gereken kadın, o kız ve babam gülüşerek konuşuyorlardı.

Belki ben yanlış anlamışımdır ama kadın evli olmasına rağmen babama aşırı yakın davranıyordu.

Babamın eli o kadının belindeydi ve resmen cilveleşiyorlardı. Günahlarını almak istemezdim ama daha beş dakika tanışıp böyle bir midesizlik nasıl yapılabilir anlamıyordum.

Benim dik bakışımı gördüklerinde alaylı bir şekilde anne-kız bana baktılar. Hiçbiriyle muhattap olmak istemediğim için kafamı hemen eğmiştim.

Gülüşme sesleri beni çok rahatsız etmişti. Kesin birkaç saniye sonra bana sataşıcaklardı. Babam normalde beni kesinlikle korurdu ama şu an hiç emin değildim. Eğer korumazsa hissedeceğim hayal kırıklığını şu an ben bile tahmin edemezdim. Daha fazla duymamak için direkt dışarıya çıktım.

Abim kötü olduğumu görünce direkt konuşmayı bırakıp yanıma geldi.

"Yavrum, bir şey mi dediler sana içeride." Dedi yüzümü avuçları içerisine alarak.

"Bir şey demelerini beklemeden çıktım. Siz konuşmaya devam edin, ben sessizce beklerim." Konuşmamı dinledikten sonra iç çekerek gerçek babamla konuşmaya devam etti.

••••••••••••

••••••••••••

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

emre kozlu

Bölüm düzenlendi. Kurguda büyük bir değişiklik yok ama baştan okursanız daha iyi olabilir.

•düzenlendi•

luna | aile Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin