3

4.8K 174 8
                                    

     Eve gidip duşumu alıp kendimi yatağa atmamla uyumam bir olmuştu. Telefon sesiyle uykudan uyanmak bu hayatta nefret ettiklerim sıralamasında ilk ona rahat girerdi ve ben genelde sürekli bu şekilde uyandırılıyordum. Çalan telefona kim olduğunu bile bakmadan cevap verdim, uykulu sesimin verdiği hafif sinirle alo dediğimde hiç sevmediğim iş arkadaşım Vedat'ın sesini duymam bir oldu.

    "Ne vardı vedat sen beni sebepsiz aramazsın hayırdır" sesimde ki gıcık tonu hissetmemesinin imkanı yoktu.
 

    Hafif sitemli bir şekilde gülüp " Kerem bende seni özledim nasılsın" demesi ile görmese de gözlerimi devirdim. Muhabbetin uzamaması en büyük dileğim haline gelmişti.
 

    " İyiydim Vedat telefon sesine uyanana kadar iyiydim hadi söyleyeceğini söyle uykuma devam etmek istiyorum" dediğimde oda konuyu uzatmayıp mevzuya girdi.

" Aslan beye bir hoşgeldin yemeği düzenlenecekmiş bu gece nöbeti olmayanların katılması şart başhekim emri bu yönde o yüzden akşama hazır olsan iyi olur."

Koskocaman bir of çektim bu sesime Vedat ın gülme sesi eşlik etti " Ben uyuyacaktım ama dediğinde Vedat'ın gülme sesi yükseldi "Şansına küs keremcim iş vakti "diyip telefonu kapattı. Oflayıp yerimden kalktım yatağım beni yanına çağırıyordu ama hazırlanmam için fazla vaktimin kalmadığını bilerek banyoya adımladım.
   
   
  Duşumu alıp banyodan çıktığımda işin en zor kısmı kalmıştı, kıyafet seçme kısmı benim için her zaman tam bir eziyete dönüşüyordu. Bu konuda oldukça kararsız kalmamın sebebi yığınla sürekli kıyafet alıyor olmuş olmam olabilir diye düşünüp iç geçirirken ,iş yemeği için uygun kıyafet aramaya başlamıştım bile. Üstüme düzgün usturuplu kıyafetler seçtiğimde neredeyse yarım saat dolabın önünde oyalandığımı fark ettim ,acele etmem gerektiğine karar verip hızlıca diğer işlerimi halledip evden çıkmıştım.
    
     
Mekanın önüne geldiğimde kendime son kez çeki düzen verip yavaşça içeri girdim. Ben biraz geç kalmıştım sanırım herkes buradaydı ve geç kalan olarak bir anda bütün gözler üzerime döndü ama benim gördüğüm tek şey Aslan'ın bana olan keskin bakışlarıydı.

Elim ayağım dolanmadan yürümem gerektiğini kendime telkin ederek masaya ulaşmayı başardım. Kafamı kaldırdığımda Aslan'ın bakışlarının hala bende olduğunu görmemle şok dalgası vücuduma yayıldı. Adam bana öyle düz öyle ifadesiz bakıyordu ki ne hissetmem gerektiğine karar veremiyordum.
    
     Ne şans ama adam benden kesin nefret ediyordu. İlk günden bu kadar bir insanın gözüne batılmazdı , resmen kör göze parmak sokarmış gibi bütün gün adamın tersine gidecek seyler yapmıştım. Yakında işten kovulursam hiç şaşırmayacağım kesindi yine de sakinliğimi koruyarak yemekte muhabbetlere eşlik etmeye başladım.
     

        Masada herkes kendini kaptırmış şekilde muhabbete devam ederken, benim gözüm Aslan' dan ayrılmıyordu sürekli bakıp dikkat çekmemeye çalışsam da , gözümü ondan alamayıp kaçamak bakışlarla onu izliyordum.

Oturunca bende olan bakışları sohbet boyunca bir daha asla beni bulmamıştı. Bu hafiften sinirlerimi bozmaya başlamıştı çok saçma bir sekilde bana bakmasını istiyordum . Adamın umurunda bile değildim etrafını leşçil kuşlar sarmıştı bile. Kadınların gözdesi olmasını anlardım boyu posu, kemikli suratı, donuk bakışlarıyla  herkesin dikkatini çekmesi normaldi.

   
İçimdeki kıskançlık damarlarını engelleyemiyordum. Bir erkek olarak hiç şansımın olmaması içimi kemiriyordu . Hem bunun yanında adam benden hiç hazetmemişti o donuk bakışlarından bana uyuz olmuşluğu seçebiliyordum.
    

Aslında zamanında tamamen düz adamları bile istediğimde elde etmişliğim vardı yatağa birini atmak konusunda iddialı bile sayılırdım ama bu durumda beni red ederse hem hastane de adımın çıkmasına hem işimden olmama sebep olabilirdi bu yüzden uslu durup bu yakışıklılığı uzaktan izlemek zorundaydım.  İhtimaller üzerinden adama yazılamazdım. Kendimi tehlikeye atmak en son istediğim şeydi ve ben uslu durmanın ne demek olduğunu öğrenmeliydim.

        Yemek ilerledikçe nikotin ihtiyacım artmaya başlamıştı. Aşırı sigara tüketmesem bile yemek sonrası içmeyi seviyordum. İzin isteyip masadan ayrıldım.

Kendimi mekanın önüne atıp sigaramdan uzun bir nefes çektim. Vücudum anında rahatlayıp gevşemişti . Sırtımı mekana dayayıp sigaramı içmeye devam ettim. Sigaramın sonlarına doğru yanıma adımlayan Aslan' ı fark ettim ,kalbim hızlanmaya başlamıştı. Bende ona karşı aşırı yüksek bir çekim vardı. Benim için bir insanın tipi bu kadar önemli olmamalıydı ama yüz güzelliğine de aşırı önem veriyordum.

     
Hiç bir sey demeden yanımda sigarasını ateşledi. Bir sey diyip şu gergin havayı dağıtmasını istiyordum ama adam resmen beni sallamıyordu, ben yokmuşum gibi sigarasını içmeye devam ediyordu.
    
" Sigaran bitti soğukta donmak gibi bir fantazin yoksa bakışlarını çekip içeri girmelisin" demesiyle kendime geldim. Yanaklarımın kızarmaması için içimden dualara başlamıştım bile.

      
"İş dışında da ne yapacağımıza karar vermeye mi başladınız istiyorsam burada durup donmayı tercih ederim ayrıca size bakmıyordum " diye cümlemi bittirdim ama bu söylediğime ben bile inanmıyordum salak değildi ya aleni gözlerimle adamı yemiştim. Salaklıklarıma bir kere daha içimden sayıp söverken yanımda derin bir nefes alıp ,kısa bir gülüş takındı.

      " Çok sivri dil baş yakar , umarım işinde de şu diline hakim olma konusunda başarısız olduğun kadar kötü değilsindir, yoksa seninle uğraşmaktan çekinmem."
      
Diyip anında içeri doğru adımladı. Yine beni göt gibi ortada bırakıp gitti. Yine o laflarınının altında boy boy ezildim. Salaklığım bu adamın yanında arşa çıkıyordu. Birde aptal  gibi adamı beğeniyordum. Gerçekten kafayı yemiştim siki tuttuğumu kabul edip bende içeriye adımladım.

YANILSAMA ( TAMAMLANDI.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin