YANILSAMA ( TAMAMLANDI.)

32

Yine her zaman ki yerimde Aslan' ın kapısının önündeydim. Kendime çeki düzen verip , kapısını tıklattım. İçeriden gel sesi gelmemişti. Tekrar kapısını çaldığımda,  yine ses yoktu.

" Birde odamda olacağım demişti. Yine kim bilir nerede sürtüyor pislik." Diye söylenmeye başlamıştım. Lan hastanede ne sürtmesi işi çıkmıştır diyen mantıklı iç sesimi susturup , sezgilerimle Aslan'a saydırıp sövmeye devam ettim.

Kapının önünde mal gibi kalmış , onu arayıp aramamayı düşünüyordum. Salak salak beklemek yerine geri dönüp daha sonra gelebilirdim ama o zaman da onu görme sürem uzayacaktı. Resmen adamı bir an önce görmek için can atıyordum.

Telefonu çıkarıp arama tuşuna bastığımda çoktan pişman olmuştum. Yine geri dönüşü olmayan şeyleri çok fazla düşünmeden yapıyordum.

Telefon bir kaç kere çalıp açıldığında Aslan' ın erkeksi ses tonunu duymuştum.

" Alo." Dediğinde...

Senin o alo diyen ses tellerinin olduğu o ağızı yerim ben yerim dememek için kendimi zor tutuyordum. Yine aşka gelmiştim resmen adamın sesi bile beni yükseltiyordu.

" Aslan neredesin sen ... benn geldim yoksun ,odanın kapısının önünde bekliyorum."

Küçük bir gülme eşliğinde " Bekle orada geliyorum." Demişti.

Sen şu emirleri bana yatakta versen ya bizim hiç bir  sorunumuz kalmaz aslında diyen iç sesime yine hak vermiştim.

Bir beş dakika bekledikten sonra endamına tutulduğum gelmişti.

" Ağaç oldum ya burada. Birde bütün gün odamdayım diyordun."

Aslan odasının kapısını açarken " Bana bir dır dır etmediğin kalmıştı." Demişti.

Bu lafı ikimizide gülümsetirken ortamdaki hava biraz yumuşamıştı.

Odaya girip bana yüzünü döndüğünde " Evet ne vardı Kerem bey." Dedi sesinde ki ima ve suratında ki gülümseme duruyordu.

Gülümsememi yüzümden hala silememiştim. Bu tarz anlar aramızda hiç olmadığı için duruma oldukça yabancıydım. Ama o istese bu duruma hemen adapte olurdum.

" Aslan neden geldiğimi sende çok iyi biliyorsun. Ama yine sen bilmediğini iddia etmeden ben duruma açıklık getireyim."

Derin bir nefes alıp

" Bugün yaptığın şey tam olarak neydi?"

" Ne yapmışım dedi." Yine beni şaşırtmayarak.

" Gerçekten oyun mu oynamak istiyorsun Aslan."

" Niye ne oldu sen sevmiyor muydun oyunları , iddiaları şimdi ben yapınca mı sorun oldu."

" Amacın ne? " dediğimde . Bana yaklaşıp iyice dibime girerek yüzünü yüzüme eğdi. Şuan nefesini nefesimde hissediyordum . Bu hareketi bana çok yapıyordu, bilerek yaptığını bilsem de yine de kalbimin hızlanmasına engel olamıyordum.

" Bir amacım yok, sen bunu istemiyor muydun? Bende senin istediğini veriyorum işte." Her söylediği kelimede gözlerim dudaklarına biraz daha daldı. Çok yakındı bu yakınlık beni mahvediyordu.

" Benimle oynuyorsun. " Diyebildim. Sesim kesinlikle götüme kaçmıştı.

Aslan kolunu Belime sarıp beni kendine yasladı. Şuan burada kalp krizinden ölebilirdim.

Kulağıma doğru yaslanıp fısıldayarak

" O zaman sende benimle oyna. " Dediğinde vücudum onun için yanmaya başlamıştı. Alt tarafımız birbirmize değiyordu. Aklım başımdan çoktan gitmişti nefesimi boynuna verdiğimde gülümseyip