YANILSAMA ( TAMAMLANDI.)

16

O gün Aslan' ın odasından sonra artık ne kadar kötü gözüküyorsam, herkes neyin var sorularıyla beni boğdu.

Özellikle Mehmet halimin iyi olmadığını, izin alıp eve gitmem gerektiği ile  ilgili tonlarca laf etti . Eve gitmek işime gelmezdi eve gitmem demek benim kafamda binlerce düşünce ve sorunla boğuşmam demekti . Eve girdiğim anda bütün gerçeklik üstüme çökecekti ve şuan istediğim tek şey gerçeklikten kaçabildiğim kadar kaçmaktı.

En çok canımı sıkan şey ise  Aslan' ın beni tehdit etmesi yada bana ibne demesi değil de benim onun için hiç bir zaman bir tercih konusu bile olamayacağını söylemesi olmuştu. 

Adam benim içimden geçmişti laflarıyla, ben hala bana yüz vermedi diye üzülüyordum.  Adam beni zarflamıştı resmen duygularımla oynamıştı , ve ben hala kafamda Aslan beni asla istemeyecek çığlıklarını duyuyordum.

Gerçekten böyle yüzsüz biri olmaya ne zaman başladım bilmiyordum . Yada belki de ben hep böyleydim de daha önce bu duruma düşmediğim için fark etmemiştim. Cevabı bende gerçekten bilmiyordum.

**********

1 hafta sonra

Bir haftadır gerçekten depresyondaydım. İşe gidip geliyordum , iş dışında resmen kimseyle konuşmuyordum.

Bir hafta önce yaşanan şeyler beni ciddi manada yıpratmıştı. Mehmet sürekli tepemdeydi ne olduğunu öğrenmeye çalışıyordu. Bir kaç kere sert bir şekilde yükselsemde, o hep alttan almıştı.

Onun haricinde Selim pek ortalıkta yoktu. Ona olanları anlattığımda buluşmamız gerektiğini söylemişti ama onu ekip duruyordum . Oda hiç çıkıp bana gelmemişti. Kızla işleri ilerletmişti sanırım , yada başka işleri vardı bilmiyorum.

Erkan' a gelirsek çocuk başlarda baya sık mesaj atıp neyim olduğunu sorup durmuştu . Ben neredeyse hiç bir mesajına cevap vermemiştim.  Çocukda en sonunda msj atmayı kesmişti. Ama şuan gerçekten kimseyle konuşabilecek gibi hissetmiyordum.

Ve asıl olay kahramanım Aslan beni bu olaydan önce asla görmeyen suratıma dahi bakmayan Adam , resmen beni gördüğünde sinsi bir gülümseme ile bana bakıyordu . Her fırsatı değerlendirip benimle göz göze gelmek için büyük bir çaba sarf ediyordu . Onun yanında kasıldığımın yada yüzüne bakamadığımın farkındaydı . Ve bu durumu fazlasıyla kullanıyordu.

Daha nöbetimin dördüncü Saatindeydim. Fazla hasta yoktu hasta varken yoruluyor olabilirdim ama kafam da dağılıyordu en azından. böyle boştayken hastanede çok sıkılıyordum. Gerçi çok kalabalık olunca da çok kalabalık diye şikayet ediyordum.

Telefonum çalıyordu. Arayan insanın Selim olduğunu görünce hemen açtım.

"Hayırsız kankim sen beni arar mıydın?" Diye klasik söylenmelerime başlamıştım.

" Kerem'im beni sürekli eken sensin biliyorsun  değil mi? "

" Selim sana ihtiyacım var çok kötü durumdayım. " Dediğimde

" Lan Kerem sen ciddi misin ? Oğlum sen hala düzelmedin mi? yalnız da bıraktım seni şuan a kadar kendine gelmen gerekiyordu . " Dediğinde  onun beni yalnız bırakma sebebini de anlamış oldum.

" Kötüyüm gerçekten seni görmem lazım her şeyi de tam anlatamadım zaten sende hiç gelmedin yanıma "

" Tamam bir saate orada olucam , nöbet saatinin bitmesine kadar dayanamayacaksın sen belli geliyorum seni kendine getiricem ben bu iş çok uzadı.  "

" Çabuk gel ..." deyip telefonu kapattım.

Kendime gelmem lazımdı bende farkındaydım ama bir türlü toparlanamıyordum.  Biraz kendimi iyi hissetsem Aslan' ın sözleri kulaklarımda çınlıyordu.

Bir kaç hasta bakmıştım. Tekrar bir hastaya bakarken telefonum çalıyordu . Selim gelmişti sanırım . Bir on dakika sonra hastayla işim bitmişti telefonu mu elime alıp Selim ' i geri aradım.

Telefonu açar açmaz " Geldim,  bahçedeyim hadi çık temiz hava alalım birlikte ." Dediğinde
" Tamam " deyip kendimi bahçeye attım.

Selim ' i görüp gerçekten içten bir şekilde sarıldım , gerçekten buna ihtiyacım olduğunu sarılınca daha iyi anladım.

" iyi ki geldin gerçekten iyi değilim Selim ."

" Kerem bu ne hal oğlum , gerçekten ben böyle kötü olduğunu bilseydim gelmez miydim? Açıkcası önemsememiştim. Senlik hareketler değil bunlar , neler oldu tam olarak baştan anlat bakayım sen bana ."

Bende olan biteni ayrıntılı şekilde anlattım,  anlattıkça gerçekten rahatladım . Birine olduğu gibi her şeyi anlatabilmenin önemini bir kez daha anladım  . Yargılanmamak , hor görülmemek  ,olduğun gibi kabul görmek dünyanın en önemli şeyiydi . Selim ' de bana bunları sağlıyordu.

Selim her ne kadar genelde geceler de eğlendiğim bir arkadaşım olsa da , genel olarak her şeyimi bilirdi . Çünkü cinsel kimliğimiz ortaydı geriyede saklanacak çok önemli şeyler kalmıyordu . Gevşek herifin tekiydi,  her şeyi dalgaya alırdı bu tavırları beni de rahatlatıyordu.

Selim beni sakince bölmeden dinledi en son cümlemi De kurup topu ona bıraktığımda , derin bir nefes aldı.

"Önce şunu  söylemem gerek ,sen Aslan'a tutulmuşsun.  Önce bunu kabul etmen lazım Kerem, bu anlaşılan basit bir hoşlantı değil. " Dediğinde bende kafamı sallayarak onu onayladım .

Bende bunu yavaştan kabul etmeye başlamıştım.  Aslan benim için basit bir hoşlantıdan öte olmuştu .

" İkincisine gelirsek , Aslan denilen adam baya oyuncu bir tip belli insanları yönetmeyi , yönlendirmeyide sevdiği de aşikar ."

" Evet bende tam olarak böyle düşünüyorum " dedim onu onaylayarak.

" Peki Kerem Bozyaka sen kim olduğunu nasıl unuttun ? Çünkü karşımda benim Tanıdığım Kerem yok , şu aciz halin hiç hoşuma gitmedi emin ol . Toparlanman için seni dövmem gerekiyorsa seve seve yaparım biliyorsun değil mi? Deyip gülümsedi .

" Nasıl yapacağımı bilmiyorum. " dedim çaresizce.

"Şimdi ilk yapman gereken şey sessizce özgüvenini toparlamaya başlaman , sonra ise bu kadınla Aslan' ın bir sırrı var belli bunu anlaman lazım .Kadın o günden sonra çok az geldi dedin dimi ."

"Evet birden elini ayağını çekti. "

" Sadece basıldıkları için bu tepki çok fazla hem senin çenenide bir şekilde kapattılar. Dışarıda da birbirlerine çok soğuk ve mesafeli davranıyorlar demiştin. Ortada başka bir durum var bunu ne yapıp ne edip öğrenmen lazım Aslan parçası.  " Dediğinde suratımı düşürdüm .

" Aslan parçası ne ama ya" deyip elimle yanaklarını çekiştirdim.

Ellerimi tutup ellerinin arasına aldı ." Sana yaptıklarını ödetmek zorundasın . Kimse seninle bu şekilde konuşamaz Kerem onu kendin için inlet oğlum yapabilirsin. " deyip göz kırptı .

Bu çocuk bana çok iyi geliyordu. İçimden resmen yeniden doğmuştum,  günler sonra yüzüm gerçekten gülmüştü. Dediklerini kendimde biliyordum ama dışarıdan duymak bambaşkaydı. Artık aptallığı bırakma vaktiydi .