I AM NOT - SASUNARU -

Bölüm-24-

Hey

*SASUKE*

Naruto'nun ilk başta çakra seviyesi normaldi, yüzüme çok hafif çarpıyordu ama sonradan giderek hızlanan bir artış gösterdi. Ne yaptığını merak ediyordum gerçekten.

Benimle ilgilenmesini geçtim, bu kadar yüksek seviyeli çakra kullanımı olan antrenmanları Akaimo'nun doğumundan sonra bir süre ara verdiğini sanıyordum.

Yarım saat boyunca kıpırdamadan oturdu sadece, ne el mührü yapıyor, ne de mimiklerini oynatıyordu. Ne tür bir antrenman yaptığı da belli olmuyordu.

En sonunda, Sharinganı açtığımda, bir değişiklik yakalamayı başardım. Çakra rezervi normalin tersi olarak yarısı kırmızı renkken diğer yarısı beyaz ve siyah olarak ayrılmıştı. İçimde oluşan kötü his ile ayağa kalkıp daha dikkatli bakmaya çalıştım ama daha fazlasını, yani Kurama'nın bulunduğu yeri görmeme izin vermiyordu.

Beyaz ve siyah çakra eş zamanlı olarak büyümeye başlarken; siyah olan vücuduna yayılıyor, beyaz olan vücudunun etrafında daire şeklinde bir koruma alanı oluşturuyordu. Bu koruma alanına dokunmanın ölümcül olduğu her halükarda belli oluyordu.

Bir anda patlama sesi yükseldi. Bu patlama siyah, beyaz ve kırmızı çakranın buluştuğu noktadan geliyordu ama hiçbir şekilde değişik bir şey yoktu. Ne bir hasar, ne de başka bir yara vardı.

Bu sesin ardından Akaimo ağlamaya başlamıştı. Kurduğumuz hamak benzeri salıncaktan onu kucağıma aldım ve arkamı döndüm. Bir sürü çakra buraya doğru yaklaşıyordu. Etrafa bakındım. Birileri daha var ama onu göremiyorum.

Bu sırada Naruto'nun etrafını sarmış olan çakrada siyah boşluklar oluşmuştu. İçimde oluşmuş olan o kötü his ise endişelenmeme yeterli oluyordu. Aniden Naruto'nun dört tane kopyası oluşmuş ve onu çevrelemişti. Ellerini öne uzattılar ve o beyaz çakrayı çekmeye başladılar.

Çakra çekilir çekilmez ortada Hotaru ve onun anbu grubu belirmişti. Savaşmaya hazır pozisyonda bekliyorlardı. Gamakichi üzerindeki ikizler ile başka bir kenara atladı. İkizler yanımda belirdi çok geçmeden.

Menma konuşmaya başlayacakken kopyalar yok oldu ve turuncu çakrası yavaşça gözden kaybolan Naruto göründü. Yaptığı mührü bozarak ellerini iki yana sarkıtıp gözlerini açtı. İlk önce karşısında duran anbu grubuna sonra da bize baktı.

"Eh? Niye buradasınız?"

Hotaru izin ister gibi başını eğdikten sonra bir adım öne çıktı.

"Bu taraftan patlama sesi duyuldu, Naruto-sama. Sizin çakranız da yüksek derecede etrafa yayılıyordu. Saldırı olduğunu zannederek buraya geldik."

"Anladım Hotaru, gidebilirsiniz. Gördüğünüz gibi sadece bir teknik üzerinde çalışıyorum."

"Hai!"

Anbu grubunun yerinde sadece toz bulutu kalmıştı. Naruto yavaşça ayağa kalktı ama dizleri titrediği için tam doğrulmadan dizlerini tutuyordu. Göz ucuyla buraya baktı.

"Sanırım Akaimo'yu ikizler yerine ben uyandırdım..."

Doğrulmaya çalışan Naruto'nun yanına gidip kolum yerine oluşan mor çakrayı beline sardım ve bana yaslanmasını sağladım. "Bize bir açıklama yapman gerekiyor... Bu hangi teknik?"

"Karingil de gelsin anlatırım. Yakındalar zaten."

Dediği gibi bir kaç dakika içinde Karin ve Kakashi'nin olduğu bir grup gelmişti. Karin endişeli ifadesi ile hızla yanımıza geldi.