Cosa Nostra

Episode 12: W*r is Over

Oy siniri +30
Yorum siniri +250

Bir kişi uğruna yapılabilecekler hem çok tehlikeli hem de bir o kadar sağdıklık göstergesidir. Bunlar küçük şeyler de olabilir, bunlar tehlike derecesinde şeyler de olurdu.

Peki ya küçük ama tehlikeliler hakkında ne söylenebilirdi? Onlar büyüye yol açacak küçük şeylerdi sadece. Ve Harry bunu hissetmişti.

Mavileri emin gözlerle karşıya bakarken, o ise şaşkınlığı ile ona bakıyordu. Tıpkı masada olan herkes gibi.

"Satıyorummm, satıyoruuum.. saaaa-tım!"

Alkış sesleri her yeri sararken Harry hiçbir şey duymuyordu. Sadece kendinden emin duran o adama kitlenmişti ve gözlerini çekebileceğinden şüpheliydi.

Micheal Louis'nin hareketine sırıtırken herkes gibi bir yandan alkışlıyordu. Tabii Zayn, Niall ve Mark'da bundan bihaberdi fakat onun için böyle bir hamle yapmasını beklemiyorlardı. Yaser ise henüz bir şeyleri çakmamıştı o yüzden çok üstünde durmamıştı.

Diğer bir ürün açık arttırmaya sunulurken Louis, hiçbir şey yapmamış gibi etrafı inceliyor ve Harry ile göz teması kurmuyordu. O da en sonunda pes ettiğinde Louis'ye bakmayı kesti ve açık arttırmaya odaklandı. Ama o da iki dakika içerisinde bitmişti.

Klasik bir müzik balo alanını sarıp sarmalarken herkes birbirini dansa kaldırıyordu. Harry öylesine etrafa baktığına Louis, nazikçe ayağa kalkmış ve Harry'nin sandalyesinin arkasına geçmişti. Ardından kulağına doğru fısıldadı,

"Bu dansı bana lütfeder misin?" ardından elini ona doğru uzattı. Harry daha ne kadar fazla şaşıracağını kestiremiyordu. Parlayan gözleriyle mavilere bakarken başını salladı ve uzatılan eli tuttu. Masadakiler de gülümseyerek onları izliyorlardı.

Harry'nin heyecanı beline sarılan el ile çığ gibi büyürken sağ elini geniş omuza, sol elini de onun sağ eli ile birleşti. Müziğe ayak uydurmaya başladıklarında Harry konuşmaya başladı.

"Az önce yaptığın neydi?" Louis bedenini ondan uzaklaştırıp tekrardan birleştirdiğinde "Senin için yaptım." dedi açıkça. Bu dürüstlüğü karşısında afallayan Harry, içten içe sevinçten ölüyordu.

Çünkü farkındaydı.. ona yavaş yavaş aşık oluyor ve bağlanıyordu. Kendine bunu yeni yeni itiraf etmeye başlarken bir de Louis'nin bu dürüstlüğü onu sevindirmişti. Belki de karşılıksız değildi.

"Neden?" diye sordu kendi etrafında dönerken. Louis'nin eli belinde sıkılaşırken nefesi kesilmişti. Şu an gözlerindeki şehveti içinde hissedebiliyordu.

"Çünkü..." dedi Harry'i koluna dayayıp yere eğerken. Yüzlerinin yakınlığı Harry'nin kalbini yok ederken onun bakışları tarafından da ezildiğini hissediyordu.

"Seni mutlu görmek istiyorum." ardından dudağına ufak bir öpücük kondurdu. Harry bir rüya aleminde olduğunu ve uyandırılmayı bekleyen biri gibiydi. Rezil olacağını bilmese kendini çimdiklerdi ama tabii ki bunu yapmayacaktı.

"Neden beni mutlu görmek senin için bu kadar önemli?" diye sordu doğrulurken. Hala dans ediyorlardı fakat Harry Louis'nin bu sözleri ile ayağının yerden kesildiğini hissediyordu.

"Çok soru soruyorsun, güzelim."

Harry bu durumun üstünde daha fazla durmazken müzik kesilmiş ve herkes yerlerine oturmuştu. Masaya geçtiklerinde karnındaki kelebekler ile geceye devam etti Harry.

⏳

"Bana bir şarkı söyle lütfen." açık arttırmada aldığı gitarı Harry'e uzatırken konuştu Louis. Eve geleli baya bi olmuştu ve seksin ardından salonda vakit geçiriyorlardı.