Cosa Nostra

Episode 15: Different Feelings

Harry, sabah güneşinin yüzüne çarpmasıyla uyandırıldığında, ağızının kuruluğu ile ağzını şapırdattı ve dudağını yaladı. Karnında duran eli gördüğünde yavaşça Louis'ye döndü ve onun kemikli yüzünü incelemeye başladı. Bir insan uyurken bile bu kadar seksi nasıl durabilirdi?

Ona yavaşça yaklaşıp dudağına bir öpücük kondurduğunda Louis, gözlerini zar zor açıp sıkıca kırpıştırdı ve neler olduğunu anlamaya çalıştı. Dudağında tekrardan bir baskı hissettiğinde ise sırıttı.

"Güzel bebeğim tarafından böyle uyandırılmak mı? Daha iyi bir sabah olamaz." Louis uykulu sesiyle konuştuğunda Harry onun bu iltifatına karşı dudağını kemirmeye başlamıştı. Bu hitap tarzına hala alışamamıştı ama hoşuna gitmiyor değildi. Sadece utanıyordu.

"Bugün dönmeyi düşünüyorum." dedi konuyu değiştirerek. "Gemma'yı özledim ve onu görmek istiyorum."

"Güzel fikir. Hazırlanıp çıkalım mı o zaman?"

Harry onu onaylayıp ayağa kalktığında lavaboya doğru adımladı ve yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladı. Louis'de o sırada üstünü değiştiriyordu.

Yarım saat sonra evden ayrıldıklarında, Louis uçağın hazırlanmasını talep etmiş, Harry'de arabasının Miami'ye gönderilmesini talep etmişti.

Uçak ile bir saatte Miami'ye ulaştıklarında Harry, hemen malikaneye geçip Gemma'yı kucaklamıştı. Kesinlikle iyi görünüyordu ve bu onun içini rahatlatmıştı.

Niall, annesi ve babası ile de biraz sohbet ettikten sonra, tam mutfaktan ayrılacaktı ki masada gözüne takılan şey ile duraksadı. Bir düğün davetiyesi olduğunu anladığında eline aldı ve incelemeye başladı.

MELİNDA & ANTHONY
—————💌—————
Düğünümüze siz de davetlisiniz! Bu güzel günümüzde sizi görmeyi çok isteriz!

Yer; Addison, 2E, Camino real, Boca Ratan, FL 33432

Gün & saat: 10.03.2023 - 20.00

Kuzeninin düğün davetiyesine göz gezdirdikten sonra "Anthony bence çok aceleci davranıyor." diyerek yorumunu belirtti. "Katılıyorum. Daha bir yıl bile olmadı birlikte olalı." Micheal kahvesini yudumlayıp ona cevap verdiğinde ekledi, "Tomlinson'larda davetli."

Harry'nin kaşları havaya kalkarken "Şaşırtıcı." dedi. Micheal ise başını iki yana salladı. "Ben hiç şaşırmadım doğrusu. Bilerek yaptığı çok belli. Can sıkmak istiyor."

"Neyse, ben yatıp dinleneceğim. Yarın erkenden holdingde olmam gerek işler birikti."

Harry odasına çıkıp kendini yatağa attığında tabii ki aklında sadece Louis vardı. Ona karşı olan duygularından emindi fakat ona kendini açma konusunda aynı şeyi söyleyemezdi. Bu aşama onun için zordu ama zamanla denemeye çalışacağını aklına kazımaya çalışıyordu.

Kapının çalınmasıyla düşüncelerinden sıyrıldı ve müsait olduğunu belirttiğinde ise kapı açıldı. Niall neşeli ve meraklı bir şekilde yatağa koşup zıpladığında gülmeye başladı.

"Çabuk anlat! Neler oldu, meraktan öleceğim."

Harry ona üstü kapalı ama biraz da detaylı bir şekilde yaşananları anlattıktan sonra, Niall'dan "Sizin birbirinize hala açılamamanızını anlayamıyorum. Sen seviyorsun, o seviyor. Eee? Sorun ne o zaman?" sorusunu aldı.