16. Bölüm

50 8 2
                                    

NINGRINA VE 2SHİN BÖLÜMÜ

KARİNA'DAN

2 gün geçmişti. O boktan partinin üstünden 2 koca gün geçmişti. Bu planı yapmak için o kadar çabalamıştım ki kendimi bile ayaklar altına almıştım. Şimdi ise acıdan başka hiçbirşey hissetmiyor olmam bir şeyleri ortaya çıkarıyordu.

Yuna haklıydı. Pişmandım. Köpekler gibi pişmandım. Ningning'i görsem peşinden koşacak kadar pişmandım. Ama göremiyordum. O gün o ifşadan sonra o akşam ne yaptığımın farkına varmıştım. Sonra da 2 gün boyunca okulda aramıştım onu. Onun o naif yüzünü. Tatlı gülümsemesini. Komik şakalarını. Giyim tarzını özlemiştim. Onu özlemiştim.

2 gündür okulda yoktu. Onun hakkında hiçbir şey duymamıştım. Tek duyduğum şey okuldaki kişiler tarafından yaptığım şey için tebrik almamdı. Bu insan denen varlıklar kim güçlüyse ona yanaşıyordu.

Bu gün bir karar almıştım. Ne olursa olsun, Giselle veya winter'dan dayak yiyecek bile olsam ningning'i soracaktım. Yapacaktım bunu.

._.

Kantinde morali bozuk ve bitik bir şekilde oturan winter'ı görmüştüm. Elindeki sodayı sallayıp duruyor fakat tek bir yudum bile almıyordu.

Gidip yanına oturduğumda ben daha konuşmadan konuşmuştu.

"ne hatle ningning'i sormaya gelirsin?"

Demişti yüzünü masadan ayırmadan.

Cevap verememiştim. Sahi ne diye ningning'i merak ediyordum? Daha 2 gün önce sevmediğini hatta nefret ettiğini söyleyip zorbalayan rina şimdi niye merak ediyordu ezik gördüğü kızı?

" ne kadar sefil olduğunun farkında mısın?"

Demişti Cevap bekleyerek. Ya da belki ben öyle algılamıştım bilmiyorum. Cevap vermemiştim. Veremezdim. Hakkım yoktu. Haddim yoktu.

"gururunu düşünecek kadar iğrençsin biliyor musun? Ancak senin gibi sefiller insanlara havalı gözükmek için birilerini aşalar."

Haklıydı. Dibine kadar haklıydı.

"pardon unutmuşum. Aşık olduğu kişiyi aşalar?"

Gözlerimin dolduğunu fark etmiştim. Ağzım aralanmıştı fakat söyleyecek bir şeyim olmadığını fark edip tekrar kapatmıştım.

"iğrençsin. Gülünçsün. Komiksin. Sefilsin ve ningning'i hak etmiyorsun. Hak etmiyorsun çünkü onun o sevgisinin karşılığı aşalanıp gurur için deliren biri için fazla."

"istemezdim"

Demiştim titrek sesimle. Belki de güçlü olmam gereken yerde ağlayıp sesimin titremesiydi her şeyi bozan. Ya da belki benim böyle saçma konuları suçlayıp kendimi kötü hisettmemi sağlamamdı.

"seni nasıl anlattığını biliyor musun? BİLİYOR MUSUN HA!?"

Diye bağırarak dolu gözleri ile yüzünü bana doğru kaldırmıştı.

"o gökyüzü kadar güzel. Bana kelebekmişim gibi hissettiriyor. Sanki uçuyormuşum gibi. Hep böyle kalabilir miyiz sence minjeong? Sence bana hep böyle davranır mı minjeong? Sence o da beni benim onu sevdiğim gibi seviyor mudur minjeong?"

ANLAYAMAZSIN / ningrina /yejisu/2shin (ryuna) /winselle Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin