Bende sizin kapıya verecek kız yok..
Beklenmedik hareket Mehmet'ten gelmiş ayağa kalkıp baba gidelim demişti..
Gamzeyi çok seviyordu ama anasının babasının onurunu, gururunu, çiğnetecek kadar hayırsız bir evlat değildi..
Ailesi üzerine düşen görevi layıkıyla yerine getirmişti ,şimdiden sonra Gamzenin bileceği işti.
Ya Mehmet'in uzattığı eli tutacak çekip koyup giderlerdi buralardan ,yoksa artık bu sevdanin kitabıni durecek sevdiği kızı kalbindeki mezara gomecekti.Remzi oğlunun dik duruşuyla gurur duymuştu ,Allah için elinden gelen herşeyi yapmıştı baba olarak vicdanı rahattı ama bu ciğeri peş para etmez herif insanlıktan nasibini almamışti
Ne halden anlıyor ,nede geri adım atıyordu hal böyle olunca iş çıkmaza girmişti.Bu saatten sonra eline ayağına kapanacak halı yoktu,Adam resmen kalkın gidin der gibi davranmisti.
"Davet" ettiniz icabet ettik
"Bu ne perhiz ne lahana tursusu"Bize "müsade Raşit carsin pazar ola bu saatten sonra bedava kızım gel götür desen bu işin oluru yok
Gamzenin dünyası başına yıkılmisti.
Babasi ne yapmaya çalışıyor anlam veremiyordu. Adamlardan ne istese almış hala bu nazlanma nedendi?
Gözlerindeki yaş yanaklarına çoktan yol almıştı, mutlu olacağını zannederken ablasının ahi yakasını birakirmiydi ..Perihan bu güne kadar gösteremediği cesareti göstermiş, Hafize kadından özür diliyordu . Kocasının yaptığı düze düz şerefsizlikti bunun mahcubiyetni iliklerine kadar hissediyordu.
"Kusurumuza "bakma Hafize Ana bende isterdim sizinle dünür olmayi işte ne edecen halden anlamayan birinin eline düşünce nasip olmuyormuş.
Gözleri dolmuştu zavallı kadının kızının bu oğlanı ne kadar çok sevdiğini biliyordu. Hiç birşeyi saklamazdi çimen gözlüsu, köy yerinde duyulur adı çıkar diye korksada, kızının sevdasına kiyamamis çoğu zaman idare edivermisti Mehmet ile buluşması için.
Dört kız evladı çıkmıştı bu kapıdan, gelin değil cenazeleriydi çıkan .
Hiç biriside mutlu değildi varsın bu kızı sevdiği ile mutlu olsun istiyordu.
Olmamış yine gücü yetmemisti zalım kocası yapmıştı yapacağını.Hafize ne diyebilirdiki karşısındaki biçare zavallı kadına..
"Estağfurullah" Perihan senin nasıl bir insan evladı olduğunu bilirizde, Kaderin işine akıl sır ermez ,bu insan olmayanla nasıl yolun keşişmis onu aklım almıyor.Raşit'in konuşmalar hoşuna gitmemişti . herkesin içinde karısını azarlamaya başladı.
"Ne" diyon lan sen ? ne kusuru istediler bende vermedim bunun kusurumu olurmuş, kız benim degilmi ,canım kimi isterse ona veririm.
Karısına vurmak için hamle yaptığında Mehmet araya girmiş adamin yukarı kalkan bileğini kavramisti.
Ne çok isterdi sıktığı yumruğu adamın suratının ortasına geçirmeyi"Lan" adamlık öyle olmaz böyle olur gücün bu zavallılarami yetiyor demeyi .
Babasiyla göz göze geldi, yaşlı adam birşeyleri hissetmiş olacakki başını sakın yapma der gibi salladi.
Mehmet Raşit'in tuttuğu yakasını sert bir şekilde bıraktı ,burada durursa elinden bir kaza çıkacaktı ,arkasına bakmadan bahçe kapısından hızlı bir çıkış yaptı..
Raşit olanları gururunu yedirememisti dünkü yeni yetme , yakasını toplamış onu bir kenara savurmustu, ileri geri konuşuyor bağırıp çağırıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cemile
General FictionKucağındaki kirki çıkmamış çocuğu beşiğine yatırdı . Kocası açık, açık eski sevdiğini kuma olarak üzerine getireceğini ima ediyordu.. Birde utanmadan helallik istiyor.. Hakkını" hellal et Cemil'e ben onu yarın alıp getireceğim.. Hangi kadın h...