Cemile

17 bölüm

Mehmet böyle birşeyi hiç beklemeyordu.
En fazla babası yüzüne tükürüp evden kovar diye hayal etmişti.
Babasının bedeni kollarının arasından kayıp gitmişti.

Eli ayağına dolaşıp ne yapacağını şaşırdı.
Annesinin telaşı, bağırması işi iyice çıkmaza sokmuştu.

"Yetişin" komşular Remzi'me bir haller oldu diyor dizlerini dövüyordu.
Belli ki annesinde korkmuş ne edeceğini bilmiyordu.

Annesinin sesine ilk gelen yengesi oldu konu komşu kapıya çıkmış herkes ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Avlu bir anda insanla dolmuş her kafadan bir ses çıkıyor herkes kendince birşeyler söylüyordu.

Mehmet'in kaybolan düşünme yetisi yavaş yavaş yerine geldi.
Asker'de sıhhiye yanında görev almış az buçuk birşeyler görüp öğrenmişti.
Babasının başında toplanan kalabalığı dağıttı gömleğin düğmelerini açıp rahat nefes almasını sağladı.

Içeri koşup camın kenarında bulunan kolanyayi alıp bolca eline döktü.
Koklamasi için babasının burnuna yaklaştırdı. Kendine gelmesi için yanaklarina hafif hafif vurdu.
Bileğini tutup nabzını yokladı.
Yasli adam acı tütün kokusunu genzinde hissetmiş hafif bir öksürükle gözlerini açmıştı.

Çok geceler geçirmişti acı çektiği.
Hic bir acı buna eş değer olamazdı babasının sebebi kendisi olsa vicdan azabından yaşayamazdı.
Elinin kolunun feri kesilmis ruhu bedenini sanki terk etmişti.
Kenara çekilip babasının kendine gelebilmesi için yüzüne serpilen suyu izledi.
Abileri babasının koluna girip divanın üzerine oturtdular.

Sanki yaramazlık yapmış suç üstü yakalanmış bir çocuk gibi hissediyor babasının yüzüne bile bakamiyordu.

Nasıl bu kadar vefasız olabilmisti
Babasi kendi için elinden geleni yapmışken onun ettiği neydi şimdi?

Nasıl o lafları etmiş babasına karşı durmuştu.Kendisi degilmiydi unutmak için söz veren unuttuğunu iddia eden.
Kendisini istemeyen bir kızı tekrar gördü diye yinemi başa sarmış düşünceleri çıkmaza girmişti.

Ah akılsız Mehmet sen bu kadar zavallimisin bir kızın elinde oyuncak olacak kadar .Kendi kendine kızıyor yaptığı aptalliga hayiflaniyordu.

Babasının kendine gelmesiyle konu komşu dağılmış avluda kendi ailesinden başka kimse kalmamıştı.
Abisi babasına kızıyordu....
"Artık" yaşlandın işten elimi ,ayağımı çekip köşeme cekiliyim demiyorsun.
Birgün bir köşede yığılıp kalsan ne olacak?

Babası hiç ses etmemis Mehmet'i ele vermemiş ona kızdığı için fenalastigini söylememiş sukutu tercih etmişti

Yusuf Hasan'larida alıp dünürünun evine gitmek için yola çıkti.
Bahçe kapısını açtıklarında bütün ailenin avluda oturduklarını görmüşlerdi.

Selam verip içeri girdiler. Remzi gelen misafiri karşılamak icin ayağa kalkmaya yeltenmis ama başı dönünce yerinde kalmayı tercih etti.

Allah'tan oglulari gelen misafirlere sıcak bir karşılama sunmuş durumu kurtarmıştı.
Gözleri istemsizce Mehmet'e gitti kalbi daralir gibi oldu. Bugün kendisine söylediği sözleri Yusuf'a söylerse işler iyiden çıkmaza girer kendi itibarindan önce o korpecik kızın hayatı mafolurdu.
Oğlunun sözüne itibar etmiş bu yola çıkmıştı öksüz kızın başını yakarsa
ömür boyu bu vebalin altında ezilir kalırdı.

Allah'tan korktuğu başına gelmemiş
oğlu büyük bir saygıyla kayınbabasini karşılayıp elini öpmek için uzanmıştı.

Remzi'nin daralan yüreği ferahlamis omuzlarına çöken bütün yük kalkmıştı.
En azından oğlu çekip gitmemiş misafiri yok saymamisti.
Remzi ayağa kalkıp gelen misafiri karşılamadığı için çok mahçup olmuştu.
Yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için bir açıklama yapma gereksinimi duydu.