Adel
Yaklaşıp yüzümü avuçlarının içine almıştı. "Adel.." ikimiz de birbirimizin dudaklarına bakıyorduk. "Şu an seni öpmek is-" O cümlesini bitirmeden alt dudağını kavradım. Geçen tüm günlerin intikamını alırcasına, sertçe emiyordum alt dudağını. Belinden tutup bana daha da yaklaşmasını sağladım. Bir yandan belini okşuyor, bir yandan öpüyordum. Dilini ısırıp çektiğim de ise fransız öpücüğü başlamıştı. Şu an kafamda olan tüm karmaşalar uçup gitmişti. Sonunda pembeleri benim olmuştu.
"Hey, siz! Ne yapıyorsunuz lan orada?!" İkimiz de öpmeyi bırakıp, sesin geldiği yöne baktık. "Hassiktir, devriye atan jandarmalardan olmalı bu. Cam seslerine geldiler büyük ihtimal.." Buket ellerini omuzlarıma koymuş 'ne yapıcaz?' der gibi bana bakıyordu. "Şimdi.." jandarma yaklaşıyordu. "3 dediğimde koşmaya başlıycaz. Tamam mı?" Kafasını sallamıştı. Bize doğru gelen jandarmanın arkasından diğerleri de gelmişti. "Bir.. İki..." jandarma bize bağırıyordu. "Sakın bir yere kıpırdamayın! Olduğunuz yerde kalın!!" Buket'in elini tutup bağırdım. "ÜÇ!!" Koşmaya başladım. Ellerimiz hâlâ birbirine kenetlenmiş duruyordu. Arkamdan güle güle koşuyordu. Arabaya yaklaştığımız da anahtarı çıkarıp, arabanın kilidini açtım. "Çabuk! Çabuk!" İkimiz de arabaya binince, kemerleri takar takmaz bastım gaza. Ormandan uzaklaştıktan sonra ikimiz de camlarımızı açıp derin bir nefes aldık. Birbirimize bakıp gülüyorduk sürekli. Buket'in elini tutup öptüm. Kızarmıştı. Öpüşmenin etkisi geçmemişti herhalde.
Kafasını camdan çıkarıp "BARAN'LAR SİKTİRSİN ULAAAN!!" diye bağırmıştı. Kafasını geri içeri sokunca güldüm. Bana bakıp o da gülümsedi. "Teşekkür ederim Adel." Elini tutup okşadım. "Teşekkürlük bir şey yok. Sevdiğim kadını mutlu etmek görevim, değil mi?" Utanıp kafasını aşağı indirmişti. Sağ elini yumruk yapmış, sımsıkı sıkıyordu. "Ayrılmış mı oldunuz şimdi?" Kafasını 'evet' anlamında salladı. Bizden bahsetmeyecektim. Daha yeni ayrılmıştı sevgilisinden, bu şerefsizlik olurdu. Bakalım gidişatımız nasıl olacak. Ona göre çıkma teklifi edecektim.
"Şimdii.. eve mi gitmek istersin yoksa gezmeyi mi tercih edersin?" Gülümsedi. "Annemlerin hiçbir şeyden haberi yok, eve gitsem daha iyi. Hem geç oldu saat. Uykulu uykulu sürme arabayı." İç çekip yönümü değiştirdim ve bastım gaza. "Pekii!"
Evinin önüne geldiğimiz de durdum. İkimiz de birbirimize bakıyorduk. Bana yaklaşmıştı. Yine birbirimizi vakumlayarak öpüşeceğimizi sanarken, dudak kenarıma küçük bir öpücük bırakıp arabadan inmiş ve koşarak gitmişti. ÖPÜCÜK! öpüCÜK!!!?!?! NEYDİ BU ŞİMDİ BE? KÜÇÜCÜK ŞEY PIT DİYE ÖPÜP ÇEKİLDİ RESMEN!! derin nefes alıp önüme döndüm ve eve gittim.
Annemle babam koltuğa yayılmış survivor izliyorlardı. Babamı odaya kışkışlayıp annemle yalnız kalmamızı sağladım ve olan biteni heyecanlı heyecanlı ona anlattım. Şaşkın şaşkın dinliyordu. "Ciddi misin? Senin adına çok mutlu oldumm!!" Sımsıkı sarıldım anneme. Kafamdan öpüp konuşmaya başladı. "Bak, ben sana dedim moralini bozma diye. Demek ki o da senden hoşlanıyormuş." Sarılmayı bırakıp ayağa kalktım ve zıplamaya başladım. "Ayy, evet! evet!!" Annem terliğini çıkarıp kıçıma 2-3 kez vurdu. "Dur kız, Eşek spası! Düşüceksin şimdi, kaşını gözünü yarıcaksın. Götün başın rahat dursun!" Gülerek ondan kaçtım ve hızlıca yukarı, odama çıktım. O sırada annem arkamdan "Dikkat et, düşeceksin!" diye bağırmıştı.
Olanları bizimkilere de anlatmıştım.
Çingeneler grubu
İpek: Helal bee!! Yengem var sonunda!!
Altuğ: tamam asko. İyi, guzel ama BİZ SİZİN YİYİSMENİZİ NE YAPALİM COK PARDON DA?!?!?
Adel: KISKANMA LAN
Yağmur: Aa deme öyle Adel'cim. Onun da flörtü var. Bu arada hayırlı olsun.
Adel: Sağ olun efenim.. sağ olun..
Altuğ: ee pacozlar yarin ne yapiyoruz?
İpek: Benim, canim cigerim, ask bocegim, hatunumla beraber piknik planlarim var. Siz de katilin isterseniz, hep beraber gidelim.(gelmeseniz daha iyi olur)
Altuğ: ıyy ask bocugu yesin seni👹
İpek: yesin yesin😻😻 bu arada flörtünü de getirebilirsin hayatim🤭
Altuğ: ay neden olmasinn! Hemen cagiriyimm..
Adel: Buket'e sorarım, kabul ederse gideriz.
Yağmur: tamamdır o zaman. İpek size gideceğimiz yerin konumunu atar. İyi geceleeer
Altuğ: iyi geceler canim.
İpek: iyi geceler hayatimin anlami...************
Altuğ: git ozel de konus bunlari pis sapik!!
Adel: bir daha yazarsaniz sizin ben taaa..******* **** ***** **
*Adel gruptan ayrıldı*
Sırf hemen istediniz diye 2-3 saat sonra yazacağım bölümü saat 12de yazmaya başladım. Aslında siz uyumadan yazıp atabilseydim daha iyi olurdu ama olsun. Geç de olsa atmış oldum. Bu saatte uyanık biri yoktur herhalde? Bir sonra ki bölüm hemen şimdi geliyoor!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘉𝘢𝘳𝘪𝘴𝘵𝘢 | gxg
RandomHetero olduğunu düşünen barista ve sürekli onun çalıştığı kahve dükkanına gelen lezbiyen müşterinin ilişkisini konu alıyor.