Baek Hyun, Sehun başında dikilirken yokluğunda biriken belgeleri inceleyip mühürlüyordu ve sıkılmaya başlamıştı. Bir ayda birikenler, bütün yıl uğraştıklarından daha fazlaymış gibi geliyordu.
"Neden senin mührün yetmiyor anlamıyorum."
"Zevher yok. Yöneten herkesin mührü gerekli. Dua et, sadece iki kişiyiz."
"Haklısın."
Baek Hyun sınırlarla ilgili belgeyi mühürlerken arkasına yaslandı.
"Başka ne var?"
"Onaylamadıklarıma da baktın, aynı fikirde olduğumuza göre... bitti."
"Sonunda."
"Nasıldı tersane?"
"Mükemmel. Denizde olmak inanılmazdı. İnsan karaya geri dönmek istemiyor."
"Kesinlikle."
Sehun belgeleri toparlayıp yerlerine koyarken Baek Hyun ayağa kalktı.
"Biraz dışarı çıkacağım."
"Daha dün gece geldin. Acelen ne?"
"Denizi sevdim ama şehrimi de özledim."
Sehun gülümsedi.
"Üzgünüm ama işlerin bitmedi."
"Daha ne var?"
"Karargâha gidip görünmen gerekiyor. Mümkünse Chan Yeol'le biraz çalışma yapman gerekiyor. Herkesin göreceği şekilde."
"Gösterişler Zevher'i mi olacağım?"
"Dalga geçme. Askerlerin en üstü olacaksın. Sana güvenmelerini sağlaman gerekiyor."
"Chan Yeol gibi yetenekli bir askeri alt etmem gerekiyor yani."
"Bir bakıma."
"Kılıçta o kadar iyi değilim."
"Saçmalıyorsun."
"Gidip ok atsam yetmez mi?"
"Yapabilirsin. Hatta yap. Ama yetmez."
Baek Hyun oflayarak tekrar yerine oturdu.
"Neden endişeleniyorsun? Chan Yeol seni asla rezil etmez."
"Askerler kör değil. Chan Yeol bana yenildiğinde bilerek yenildiğini biliyorlar."
"O zaman hilesiz kazan. Git ve Chan Yeol'u, komutanlarını, '16 yaşındaki bir çocuğa' rezil et."
Sehun sırıtarak söylediğinde Baek Hyun gülerek başını iki yana salladı.
"İmkansızı istiyorsun. Ama madem yapmam gerekiyor, gidelim."
"Ben gelemem. İşim var."
"Gündüz vakti jubinole mi gideceksin?"
"Sen de beni bağımlı ilan ettin. Medea'yı karşılayacağım."
"Nasıl yani?"
"Memleketine gitti iki hafta önce. Bugün dönüyor."
Baek Hyun kaşlarını çattı.
"En çok çalışmalarını söylediğim zamanda, en iyi askerlerimden biri memleketine gidiyor. Ne hoş."
"Sakin ol küçük Zevher. Annesini kaybetti ve cenazeye yetişemedi. En azından mezarına uğraması için ben izin verdim."
"Tamam o zaman. Normalde Jung Seo izin vermezdi ama kendisine aşık bir Fevder olmasının yararları var tabii."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL AYIN İNTİKAMI
FanfictionPark Chan Yeol; liderlerinin, beraber büyüdüğü arkadaşlarının bedenlerinin yanışını izlerken yumruğunu sıktı. Kucağındaki bebek ağlamaya başladığında gözlerini ona çevirdi. Gözünden damlayan yaş bebeğin yanağına düştü ve onun yaşlarına karıştı. Park...