Yeni bir güne gözlerimi açtığımda tül perdemden içeriye süzülen güneş ışınları bir bir hücum etmişti gözüme. Gözüm aniden gelen ışıkların etkisiyle kamaşırken kısarak bakmıştım etrafa. Derli toplu olan odamla karşılaşmak beni mutlu ettiğinde hızla ayağa kalkarak lavaboya ilerledim. Rutin işlemlerimi hallettikten sonra odama geçip üzerime giyineceklerimin kombinini yapmaya başladım.
Dolabımdan çıkardığım birkaç parça kıyafeti yatağımın üzerine koyduktan sonra üzerimdekileri çıkarıp kombinimin parçalarını giyinmeye başladım.
Siyah bol paça pantolonumun üzerine giyindiğim siyah boğazlı badim ve onun üzerine de en sevdiğim kahverengi kabanımı giyerek saçlarımı yapmaya başladım.
Tamamiyle hazır olduğum vakit çantama gerekli araç gereçleri koyarak evden çıktım. Ayakkabılarımın bağcığını bağlayıp binadan ayrıldıktan sonra üniversiteye doğru adımlamaya başladım.
Üniversitenin yakınlarında ev tuttuğumdan dolayı ulaşım benim için kolay gerçekleşen bir hadise olmuştu.
Yolda öylece yürürken gelen bildirim sesiyle adımlarımı durdurarak telefonumu cebimden çıkardım.
Bildirimde gördüğüm isimle hiç durmadan açtığımda uygulamayı gördüğüm mesajla gülümsedim.
Araf : Gözler onu göremez, O ise bütün gözleri görür; O, lütuf sahibidir, her şeyden haberlidir. (EN'AM/103)
Okuduklarımla rahatladığımı hissettim. Yaptığım herşeyden haberdar olan, beni benden iyi bilen biri vardı ve ben bunu daha yeni öğreniyordum. Herşeyden ama herşeyden geri kalmış olduğumu hissediyor olmam normal miydi?
053******** : Herşeyden geri kaldım, değil mi?
Araf : Size bunu düşündüren nedir?
053******** : Bilmiyorum, bu zamana kadar dinden uzak yaşamış olmamın verdiği huzursuzluk belki de.
Araf : Sizinle bu denli sık konuşmam dinimiz açısından da uygun değil. O yüzden şuan yazdıklarımı dikkate almanızı çok isterim.
053******** : Özür dilerim seni zora sokmak istemezdim.
053******** : Ama dediğim gibi, dinimizi öğrenip artık ona uygun yaşamak istiyorum.
Araf : Anlıyorum...
Araf : Lütfen bölmeyin beni bir elde söyleyip gideyim.
Okuduğum mesajıyla beraber dersimin başlamasına kalan yarım saati hiçe sayarak yolun kenarındaki kaldırıma oturdum.
