B.D.A | 10

224 18 3
                                    

Gözlerinin ev sahipliği yaptığı bakışları da gözleri gibi elaydı sanki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerinin ev sahipliği yaptığı bakışları da gözleri gibi elaydı sanki...

-----------------------------------------------------------


Huzur...

Son bir ay içerisinde çokça hissettiğim bir duyguydu. Rabb'ime yakınlaşıyor olmam beni dünyevi sorunlardan uzaklaştırırken günlerim sadece namaz kılıp tesbihat etmekle, Kur-an'ı Kerim'i okumayla, Araf'ın verdiği kitapları okuyarak dinimizi öğrenmeyle gelip geçiyordu. Her geçen gün Rabb'ime daha da yakınlaşmam için bana verilmiş bir imkan iken bunu en güzel şekilde değerlendirmeyi boynumun borcu olarak benimsemiştim.

Gittiğim sohbetler ve  Ayşe Teyze ile Kübra'nın anlattıklarıyla bir ay içerisinde yakınlaşmıştım dinimizle. Bunu bana nasip eyleyen Rabb'ime binlerce kez hamd olsun.

Şuan ise sabah namazımı eda etmiş  tesbihatımı yapıyordum. Tesbihimin boncukları ipten kayarken duyduğum bildirim sesiyle sıkı sıkı yumdum gözlerimi. Tesbihatımı bitirmeden kalkmayacaktım bu seccadeden ve büyük ihtimalle mesaj yine Araf'tan gelmişti.

Bir ay boyunca mesaj olarak bana attığı ayetlere görüldü atmaktan başka bi'şey yapmamıştım, yapamamıştım. Kendime hep engel olmuştum. Eğer engel olamasaydım şuan ki olduğum yerde olamazmışım gibi geliyordu. Çünkü o zaman kalbimde ona karşı olan sevgim beni onu düşünmeye iterdi ve odaklanma sorunu yaşayabilirdim.

Nihayetinde böyle bir husus gerçekleşmemişti ve ben bir ay içerisinde namazımı oturtmuş, kitabımızı okumayı öğrenmiş ve neredeyse çoğu şeyi de öğrenmiştim. Bunca zamandır dinimizden bu kadar uzak kalışım beni derinden üzdüğünden midir bilinmez sabah akşam demeden kendimi dinim ile bir bütün bilmiş o şekilde yaşamaya adamıştım.

Dün, Kur-an kursunun çıkışında Araf'ı gördüğümde şaşırmıştım. Gözlerinde gördüğüm bakışlarıyla da onunda şaşırdığını anlamıştım.

Gözlerinin ev sahipliği yaptığı bakışları da gözleri gibi elaydı sanki...

Ondan gözlerimi her ne kadar çekmek istemesem de çekmem gerektiğinin bilincindeydim ve çok bakmadan çekmiştim gözlerimi üzerinden. Tek isteğim Rabb'ime biraz daha yaklaşmakken bir yanlış yapmayı zerre istemiyordum. Yaptığım her yanlış beni geri adımlatacakmış gibi geliyordu.

Okulumu şimdilik askıya almıştım. Aslında bakarsak bir daha da devam edebileceğimi sanmıyordum. Berke yine rahat durmayacaktı. Bundan adım kadar emindim.

Tesettüre girdiğim ilk gün kendimi bir korunma kalkanıyla korunuyor gibi hissetmiştim ve anlamlandıramadığım bir şekilde aynanın karşısında saatlerce izlemiştim kendimi içimdeki kıpırtılara rağmen.

Sanki kelebekler göğüs kafesimin içerisinde kanat çırpıyor gibiydi. O denli güzeldi işte.

Tesbihatım bittiğinde ayağa kalkarak katladım seccademi ve çalışma masamın üzerine koydum. Tesbimi de katlı seccademin üzerine bırakarak koştur koştur mutfağa ilerleyip çayı üzerine koydum.

Bana Dinimizi Anlat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin