B.D.A | 9

213 17 7
                                    

Gönlüm gönlüne görünmez bir iple düğümlenmiş gibiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gönlüm gönlüne görünmez bir iple düğümlenmiş gibiydi...

-----------------------------------------------------------

(Araf Aydemir'in Anlatımıyla...)

Bir ay sonra...


Zaman su misali öylece hızlı akıp gitmişti ki ardı ardına kovalayamadığım anlar biriktirmiştim. Geçen süre beni iyice içime dönük biri haline getirmişti. Hakikatinde bunun apaçık nedeni su yüzeyinde belli oluyordu fazla derinlere açılmaya gerek yoktu. Bir ay boyunca yerden kaldırmadığım gözlerim het yerde karış karış aramıştı onu.

Gün geçtikçe kalbimdeki sızı ona karşı olan özlemimin artışıyla çoğalıyordu. Herşeye büyük bir dikkatle yanaşan beni bocalatan biri vardı. Bütün fonksiyonlarım onun varlığıyla ters tepki verirken kendimi kontrol altında tutmak oldukça güç oluyordu.

Üniversitenin üçüncü yılındayken yeni gelen öğrencilerin arasında görmüştüm onu ilk kez. Gördüğüm gibi gözümü çevirmiş olmama rağmen görüntü ne beynimden silinmişti ne de kalbimden.

Ağacın gövdesine sırtını yaslamış bir şekilde duruyordu. Üzerinde ayak bileklerine kadar uzanan bol, siyah renkte bir elbise vardı. Hâla ilk günki gibi hatırlıyordum.

Kendime engel olamıyordum ki bir türlü. Durup dururken bile beynimi ve kalbimi ele geçiriyordu ve kurtulmam hiçte kolay olmuyordu. Öylece oturarak gözlerimi yumuyordum kendime gelebilmek için. Ama nafile... Konu eğer o ise beni kendime getirebilecek olan yine ta kendisi olurdu.

Kendime hakim olmaya çalıştım hep. Yanımdan geçerken başımı bir kere bile kaldırmadım yerden çünkü biliyordum gözlerim ona değmeden duramazdı. Bir ay önceye kadar aniden görüş alanıma girmesi dışında gözümü çeviripte bakmamıştım hiç. Bir ay önce tamı tamına dört gez bile isteye değmişti gözlerim kendisine. Sonrasında her ne kadar tövbe edip kendime kızıyor olsam da...

Bakmadan edememiştim işte.

İşte geçen bu bir ay boyunca gözlerim her yerde onu aramıştı ama aradığı sonuca bir türlü varamamıştı dediğim gibi. Öğrendiğim kadarıyla okulu dondurmuştu. Nereye gittiğinden ve ne yaptığından zerre haberim yokken öylece dolaşmıştım boş sokaklarda.

İkindi namazını camide cemaatle kıldıktan sonra ayakkabılarımı da alarak giyindim ve çıktım camiden. Gözlerimi öylesine etrafta gezdirirken karşı binadan çıkan bedeni görmemle olduğum yerde donakaldım.

Kelimenin tam anlamıyla küçük dilimi yutmuştum.

Karşımdan gelen beden çarşafa girmiş bir Ahsen'den başkası değildi. Gözlerimi üzerinden çekememişken beklemediğim bit eylemi gerçekleştirerek gözleri gözlerime kenetledi. Ben kendime gelemeyişimin nedeniyle gözlerine bakmayı sürdürürken o çoktan başını çevirerek uzaklaşmaya başlamıştı.

Bana Dinimizi Anlat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin