B.D.A | 12

279 23 6
                                        

duygusallığımız gözlerimizden dolup taşacak raddedeydi adeta

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


duygusallığımız gözlerimizden dolup taşacak raddedeydi adeta...


-----------------------------------------------------------

Hayatımda tek başıma bir karar almıştım. Bu kararımda bana ilk destek çıkan sevdiğim kişinin kuzeni ve annesiyken kendi ailemin kararıma nasıl yaklaşacağından bi'haber yürüyordum asvaltın üzerinde. Adımlarımı her atışımda sanki geriye doğru gidiyormuş hissiyatı kaplıyordu bedenimi. Büyük bir ikilemin ortasında bulmuştum kendimi adeta. Ya ailem kararıma saygı duyacaktı ya da karşı çıkıp kapı dışarı edeceklerdi beni. Esasında ikinci seçenek daha bi olasıydı. Hakikatinde ailem fazla sosyeteydi ve islamdan uzaktı.

Her zaman kendimi o sosyeteliğe ait değilmişim gibi hissetmiştim bu yüzdendir belki de yeri geldiğinde ailem içindeki hor görülüyor oluşum. Aykırıydım aileme lakin bu aykırılık daha önceki islama olan aykırılığım kadar acıtmıyordu beni. Aileme aykırı olacak olmam zerre umrumda değildi. Ben asıl huzuru bulmuştum nasıl olsa...

Adımlarım istikametine vardığında duraksadı. Bakışlarımı karşımdaki ihtişamlı eve çevirdiğimde yutkundum. Bu kadar gösterişli bir evin içinde şu son bir aydır tattığım huzuru tadamamıştım. Dünyevi şeylerle bezeli olan yerlerde huzuru tatmak çok zordu. En azından benim anladığım ve gözlemlediğim kadarıyla öyleydi.

Karşımdaki iki katlı villanın bahçesinden içeriye girdiğimde yutkundum. Bedenim siyah çarşafımla tamamen örtülmüşken ailemin ifadelerini görmek istediğimden pek emin değildim fakat biliyordum ki sonsuza kadar onlardan saklanamazdım.

Evin kapısının önüne gelince öylece ayakta dikildim. Elimi kaldırmış zile basmak için bir hamle gerçekleştirecekken arkamdan gelen sesle eylemim gerçekleşemedi, elim havada asılı kaldı ve ben ne yapacağımı bilmeyerek sadece boğazıma dizilen tükürüklerimi yutmakla yetindim.

Ne yapacaktım zerre bilmiyordum!

"Teyze, siz kimsiniz?" Erkek kardeşim olduğunu anladığım ses tonuyla sevinsem mi üzülsem mi bilememiştim. Sırtım ona dönükken beni tanımasını elbetteki bekleyemezdim işte bu yüzden yavaşça bedenimi yüzümü görebileceği şekilde ona döndürdüm.

Bakışları yüzüme değince kocaman açtığı gözleri inanamıyormuşçasına bir süre üzerimde dolanmış, hızla kırpmıştı göz kapaklarını.

"Abla?" Sesinde hem şaşkınlık duygusu hem de özlem kendine yuva yaptığında dolan gözlerim görüş alanımı çoktan bulanıklaştırmıştı bile.

"Benim," dediğimde sanki bunu bekliyormuş gibi hızlı adımlarla bana yaklaşmış, hiç beklemeden sarmıştı kollarını bedenime. Sarılışı karşısında kaskatı kesilmiştim. Beni yargılamasını beklerken karşılaştığım bu tutumu bir hayli şaşırtmıştı beni.

Bana Dinimizi Anlat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin