Silent home~Hyunlix

Beyaz yıldızım

Merhaba üzgünüm fakat artık sınır koymak istiyorum. Çünki oylar gerçekten çok düşük:(

10+oy ve 100+ Yorum geldikten sonra yeni bölüm atacağım:)♡💗🌟

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Siz hiç travmanızı yeniden sevdiğiniz biri tarafından yaşadınız mı?
Ya da acı çekerken düşündüğünüz tek insan size acı çektirdi mi ?

Çilli çocuğun yüzü kanla boyandığı zaman gözlerini yumup sadece küçük çocuğu düşünmüştü. Elinde sıkıca tuttuğu tişörtü burnuna yaklaştırıp sadece sevdiği çocuğun kokusunu koklayarak rahatlamıştı çilli çocuk.

Yüzünün acısını umursamadan ayağa kalkmış sevdiği çocuğun odasına gitmişti acı çekse bile.
Odanı boş gördüğü an kalbi yüzünün acısını tamamen unutturmuştu çilli çocuğa. Kalbinde büyük bir boşluk hiss etmişti çilli çocuk o an.

Kalbi durmuştu sanki boş odayı gördüğünde.
Siz hiç kalbinizin durduğunu hiss ettiniz mi?
Ya da kalbinizde boşluk hiss ettiniz mi?

O gün kanlarla kaplı çilli çocuk odanın tam ortasına diz çökmüştü.
Yıllarla birlikte yaşadığı küçük çocuk gitmişti.

O odada sevinçten düşen göz yaşlarının yerini şimdi acı göz yaşları ve çilli çocuğun kanı alıyordu.

Bırakmıştı onu o gün küçük çocuk. Yıllarla yaşadığı,büyüdüğü,sevdiği çocuğu almıştılar elinden.
Zaten yalnız olan çilli çocuk o gün tamamen yalnız kalmıştı.

O gün çok korkmuştu yalnızlıktan çilli çocuk.
Siz hiç yalnızlıktan korktunuz mu?
Kim korkmadı ki zaten.
Ama o korkuyu en iyi yalnız kalanlar bilir.

O gün odanın ortasında kanlı yüzüne sevdiği çocuğun tişörtünü bastırmıştı sessizce ağlayan, içinde sessiz çığlıklarını atan çilli çocuk.
Peki ya şimdi ne yapacaktı?

Yerde kanlı yüzüyle öylece uzanmış çilli çocuğun şimdi elinde ne yüzüne bastıra bilecek bir tişörtü vardı ne de yardım isteye bilecek bir sevgilisi.

Nasıl rahatlayacaktı çilli çocuk? Sevdiği çocuğun kokusunu istiyordu yalnızca yüreği.
Ama onu bu hale getiren zaten sevdiği çocuk değil miydi?

Yerde yatan beden önündeki acı sahneyi izleye biliyordu sessizce ağlarken.
Gözünden yaşlar akıyordu kanlarla birlikte.
Elini yumruk yapmış bulanık şekilde karşısına bakıyordu sadece.

Her kes bir robot gibi ayakta Sam'den komut beklerken Sam elindeki kolyeyi Hyunjine yaklaştırıyordu ruhunu içine haps etmesi için.

Her şey bitmiş gibi gözüküyordu. Sam kazanmıştı diye düşünüyordu çilli çocuk.
Her kes onun tesiri altındayken ne yapa bilirdi ki?
Zaten içinde yıkılmış evi,paramparça kalbi ve kanlar akan yüzüyle ne yapa bilirdi ki?

Gözlerini yumdu ve aklına gelen anılarla gülümsedi.

Flashback.

"Hadi ama Lix'im çok kolay yapa bilirsin!" Diye bağırdı küçük çocuk sevinçle.

"Ya olmuyor Sam! Yapamıyorum!" Diye bağırdı çilli çocuk ve elindeki çiçekleri otların üzerine attı.

"Lix! Bak sana yardım edeceğim. Pes etme lütfen " dedi küçük çocuk elindeki çiçekten tacı otların üzerine bıraktı ve çilli çocuğun yanına oturup yerdeki çiçekleri eline aldı.

"Bak şimdi şunu şu taraftan geçirip sonra diğer taraftan çıkarıyorsun ama dikkat et çiçekler ölmesin sakın " dedi küçük çocuk ve elindeki çiçekleri bir birine bağladı.