Ne oy vermeyen mi varmış?
---
"Üç yumurta ve bir buçuk su bardağı şekeri güzelce çırpın." YouTube'dan bulduğum limonlu kek tarifini denerken ölçülere sinir olduğumu fark etmiştim. Tamam, bir bardak şeker ama ağzına kadar mı dolu olacak yoksa bir parmak kadarıyla eksik mi olacak, yarım bardak ama bu ne kadar yarım olacak gibisinden sinirlenip kafadan dolduruyordum. Ve yanımda her sinirli hareketimde bir adet sabır dileyen annem vardı. Ne yapayım anne, bardak ve kaşık ölçülerine sinir oluyorum işte!
"La havle!" Kısık sesle bunu bininci kez söylemesine aldırmadan videoyu oynatmaya devam ettim.
"Ardından bir bardak süt, bir bardak sıvıyağ ekleyip iki limonun kabuğunu rendeleyin." Rende ve limonu annemin eline tutuşturduğumda ters ters bakmış ama yinede rendelemişti. Yapamıyorsam bu benim suçum değildi, her seferinde parmağım takılıyordu. Bir keresinde annem evde yokken kullandığımda yedi parmağımı kesip yara bandı takmak zorunda kalmıştım. Şahsen rendenin bir suçlu olduğunu düşünüyordum, ben suçsuzdum her daim.
Kimin suçu Gökçe, Rafadan Tayfa Hayri'nin mi?
O ne alaka iç ses?
Anlamazsın sen.
"Bir limonun suyu, üç bardak un, bir paket kabartma tozu ve bir çay kaşığı karbonat ekleyip iyice karıştırın." Dediklerini harfiyen uyguladım, ölçü kısımlarını saymazsak tabi. "Ardından katı yağla tabanını iyice yağladığımız fırın kabına doldurup sosunu yapmaya başlıyo-" Tarifi burada kapatıp evdeki borcamı önce kağıt havluyla silip ardından iyice katı yağ ile yağladığım. Sosunu yapmadım çünkü önceden denediğim zaman şekeri sevmeme rağmen kötü bir tat bırakmıştı. Bende üstünü kesip alttaki keki yemiştim, kek enfesti. Başarılı olan tek kek tarifimdi.
Yalnız kadın fırın kabı dedi.
Ben borcama yaptım çünkü evde o vardı.
Neden?
Anlamazsın sen.
Kendi iç sesime lafı soktuktan sonra asla önceden ısıtmadığım fırına keki yerleştirip süre tutmadan başında beklemeye koyuldum. Annem benim ardımdan içten bir şekilde (!) mutfağı toplayıp içeri geçtiğinde telefonumu masadan alıp fırının yanına geri gelip yere oturdum. Bay Nokta yazmıştı ve benim fırının camına yansıyan görüntüm gülümsüyordu.
Sana acıyorum bazen.
Lan niye bana acıyorsun?
Yazık, hayatında bir erkek sinekle bile temasa geçmemişsin, sana yazan ilk kişiye sırıtıyorsun. Acıdım bir kez daha harbiden.
Sen benim iç sesim falan olamazsın ya! İç sesime bela okuduktan sonra sinirle mesajı açtım.
Aa: Bugün bir kedi sahiplendim.
Aa: Çok tatlı hareketleri var. (15.56)
Gökçe çevrimiçi
Gökçe: boşver kediyi kaç bacın var senin (15.59)
Aa: Ne?
Gökçe: bacın diyorum kaç tane
Gökçe: eğer benim iç sesim gibi konuşan dört bacın varsa bu iş olmaz şimdiden söyleyeyim
Gökçe: hayatta olmaz hayatta
Aa: Hey sakin ol, kim kızdırdı seni?
Gökçe: iç sesim boş boş konuşuyor
Aa: Ne diyor?
Gökçe: yok ilk konuştuğum erkeğe sırıtıyormuşum bilmem bana acıyormuş
Gökçe: bu iç sesi kovuyorum gitmiyor da
Aa: Nasıl yani, iç sesin sana acıyor mu?
Gökçe: ilk seninle konuştum diye burnumdan getiriyor resmen
Aa: Sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.
Aa: Demek benimle konuşurken gülümsüyorsun ve üstelik ilk konuştuğun erkeğim, öyle mi?
Gökçe: ananı avradını (Gönderilmedi)
Gökçe: ANANI AVRADINI BEN NE DEMİŞİM AMAN AMAN (Gönderilmedi)
Gökçe: ha yok öyle bir şey demedim
Gökçe: sen kafanda kuruyorsun ya
Aa: Ben anladım ne dediğini merak etme :)
Gökçe: elimi fırına sokup YANSIN BU ELLER YANSIN diye bağırmamak için zor duruyorum (Gönderilmedi)
Gökçe: şimdi gör nasıl kaçıyorum (Gönderilmedi)
Gökçe: LAN FIRIN
Aa: Ne fırını?
Gökçe: limonlu kek yapmıştım yandı yandı
Gökçe çevrimdışı
Aa: Yanmaz yanmaz merak etme.
Aa: Ve Gökçe,
Aa: Benim üç kız kardeşim var, sayıyı bir tanesi olmayınca kurtardım.
Aa: Yani, senin deyiminle bu işin olma olasılığı arttı :) (16.25)
Aa çevrimdışı
Gökçe çevrimiçi
Gökçe: kek yanmadı ama ben feci yandım bu sefer (Gönderilmedi)
Gökçe: birşeyyokbirşeyyokbirşeyyok (Gönderilmedi)
Üç kız kardeşim var mesajına hüzünle bakıp salaklığıma söylenen iç sesime söverken, hala aptalca gülümsemek benlik değildi. Ben yanmıştım, ben bu sefer kesin yanmıştım. Başka hiçbir açıklaması yoktu. Bu işten nasıl çıkacağımı bilmiyordum artık.
Ve ayrıca, kek çok güzel olmuştu.
---
İki üç bölümcük kaldı Bay Nokta'yı öğrenmeye..
Yazarınız olarak size mükemmel bir kek tarifi verdim, denemeniz tavsiye edilir, harika oldu.
Sevgilerle*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİÇ Mİ? | Texting
Teen Fiction054**: Bu kadar kör olman imkansız, derdim kendi kendime. 054**: Ama sonra bir şey fark ettim, 054**: Senin körlüğün sadece banaymış. (03.12) --- 01.05.2023 17.09.2023 Kısa hikayedir, texting ve düz yazı bölümleri bulunmaktadır. Aile ve mahalle konu...